• DOLAR 32.387
  • EURO 35.06
  • ALTIN 2326.519
  • ...
Gazeteciler Türkiye`ye Getirildi
Google News'te Doğruhaber'e abone olun. 
Suriye`de serbest bırakılan Türk gazeteciler Adem Özköse ile Hamit Coşkun`u taşıyan Başbakanlığa ait uçak, Tahran`dan İstanbul`a geldi. Gazeteci Adem Özköse, ``Hayatımızın belgeselini çekmişiz onu fark ettik. Bu 2 ay içinde aksiyon filmlerine, romanlara konu olabilecek şeyler yaşadık`` dedi.

Başbakan Erdoğan`ın talimatıyla, Gerçek Hayat Dergisi Orta Doğu Temsilcisi ve Milat Gazetesi yazarı Adem Özköse ile kameraman Hamit Coşkun`u, Türkiye`ye getirmek üzere Tahran`a gönderilen özel uçak, Mehrabat Havaalanı`ndan İstanbul`a gelmek üzere saat 21.30`da havalandı.

Uçak, saat 00.35`te Atatürk Havalimanı`na indi. Özköse ve Coşkun`u, Atatürk Havalimanı`nda, Başbakan Yardımcısı Beşir Atalay ile Özköse ve Coşkun`un aileleri ve yakınları, İHH Başkanı Bülent Yıldırım ve vakıf yetkilileri karşıladı.

Özköse ve Coşkun, kendilerini karşılamaya gelen yakınlarına sarılarak hasret giderdi.

Adem Özköse ve Hamit Coşkun ile birlikte Atatürk Havalimanı VIP Salonu`nda düzenlenen basın toplantısında konuşan Atalay, iki gazetecinin, gazetecilik yapmak ve belgesel çekmek için Suriye`ye gittiğini hatırlattı. Atalay, şunları söyledi:

``Kaçırıldılar ve o günden bu yana da uzun bir süredir özgürlüklerinden mahrum kaldılar. Türkiye`de, gazetecilerimizin kaçırılmaları büyük olay oldu. Burada Cumhurbaşkanımızdan, Başbakanımızdan, Dışişleri Bakanlığımızdan değişik girişimlerde bulunuldu``

Sivil toplum kuruluşları ve basın kuruluşlarının da bu yönde çabaları olduğunu anlatan Atalay, bütün bu çabalar sonucunda iki gazetecinin özgürlüklerine kavuştuğunu söyledi.

Atalay, bu anlamda emeği geçen kişi ve kuruluşlar ile sivil toplum kuruluşlarına teşekkür ederek, şöyle devam etti:

``Ailelerine `geçmiş olsun` ve `gözünüz aydın` diyorum. Adem`in çocukları da buradaydı, babalarına kavuştular. 65 günlük bir mahrumiyette, insanlık dramımın yaşandığı Suriye`de birçok olaya da tanıklık ettiler. Dileğimiz, Suriye`de şiddetin bitmesi, bütün insanların huzura kavuşmasıdır. Ama biz, iki gazetecimiz burada olduğu için şükrediyoruz. Tekrar hoş geldiniz diyorum.``

“Yaşadıklarımız Roman Olur”

Basın toplantısında Türk gazeteciler Adem Özköse ve Hamit Coşkun, yaşadıklarını anlattı.
Gazeteci Adem Özköse, ``Hayatımızın belgeselini çekmişiz onu fark ettik. Bu 2 ay içinde aksiyon filmlerine, romanlara konu olabilecek şeyler yaşadık`` dedi.

Özköse Türkiye`den haber alamadıkları için neler olup bittiğini bilmediklerini belirterek, Suriye`ye hem belgesel çekmek hem de haber yapmak için gittiklerini hatırlattı.

``Tahran`a indik, gelişmeleri takip ettik, konuştuk. Hayatımızın belgeselini çekmişiz, onu fark ettik. Bu iki ay içinde, aksiyon filmlerine, romanlara konu olabilecek şeyler yaşadık`` diyen Özköse, ``Özgürlüğe kavuşmamızda büyük emeği olan Cumhurbaşkanı Abdullah Gül, Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, Dışişleri Bakanı Ahmet Davutoğlu ve özellikle vicdani, insani diplomasi yürüterek çıkmamızda en büyük payı olan İHH İnsani Yardım Vakfı ve onun başkanı Bülent Yıldırım olmak üzere, tüm sivil toplum kuruluşları ve bizim için dua eden herkese çok teşekkür ediyorum`` şeklinde konuştu.

``Umudumuzu Kaybetmedik``

Adem Özköse ve Hamit Coşkun, Türkiye`ye doğru yola çıkmadan önce havaalanında AA`ya da konuştular.

Adem Özköse, belgesel çekmek için Suriye’ye gittiklerini ve sonrasında da kaçırıldıklarını hatırlatarak özgürlüğüne kavuştuğu için mutlu olduğunu söyledi. Uzun süre hücrede tek başına tutulduğunu belirten Özköse, ``Zorlu günler geçirdik, fakat özgür olacağımıza, bir gün o hücreden çıkacağımıza dair umudumuzu hiç kaybetmedik. Sonunda bu umudumuz gerçekleşti`` ifadesini kullandı.

Hamit Coşkun da zor günler yaşadıklarını belirterek, ``Çok şükür bugün özgürlüğümüze kavuştuk. Bizim özgürlüğümüze kavuşmamız için uğraşan herkesten Allah razı olsun. Allah herkese özgürlüğü nasip etsin`` diye konuştu.

58 Gün Hücrede Geçti

Esed yanlısı güçler tarafından gözaltına alındıklarında duydukları ölüm korkusunu aktaran gazeteciler, Şam`da geçirdikleri hücre günlerinde ise uzun yıllar boyunca Türkiye`ye dönemeyeceklerini düşündüklerini söyledi.

Türkiye`ye dönmenin büyük mutluluğunu yaşayan Adem Özköse ve Hamit Coşkun, gözaltında bulundukları süreçte uğradıkları kötü muameleyi, ``Bizi bir evin bodrumuna götürdüler. Gözlerimizi bağladılar, ellerimizi kelepçelediler, başımıza silah dayadılar. Kendi aralarında bizi ne yapacaklarını konuşuyorlardı... Öldürmekten bahsediyorlardı`` diyerek özetledi.

Suriye’ye 5 Mart’ta Giriş Yapmışlardı

Gerçek Hayat Dergisi Orta Doğu Temsilcisi ve Milat Gazetesi yazarı Adem Özköse ile İstanbul Üniversitesi Radyo Sinema Televizyon bölümü son sınıf öğrencisi kameraman Hamit Coşkun, Suriye`deki olayları yerinde görmek, belgesel çekmek üzere 5 Mart`ta Suriye`ye giriş yapmıştı.

Özköse ve Coşkun son olarak 10 Mart günü Milat Gazetesi ile irtibata geçerek,``Suriye`nin İdlip Kenti`nde olduklarını ve herhangi bir sorun yaşamadıklarını, sağlık durumlarının iyi olduğunu`` bildirmişti. Bu tarihten sonra 2 isimden de haber alınamazken, 13 Mart`ta ``Suriye`de iki Türk basın mensubu kayboldu`` haberleri üzerine Dışişleri Bakanlığı iki gazetecinin nerede olduklarının ve sağlık durumlarının tespitine yönelik çalışma başlattı.

15 Mart`ta Özköse ve Coşkun`un, rejim yanlısı milisler tarafından Suriye istihbaratına teslim edildiği ileri sürülmüştü.

İki gazeteciyle ilgili süreç yakından takip edilirken, 21 Mart`ta Dışişleri Davutoğlu, Suriye`de kendilerine ulaşılamayan gazeteciler Adem Özköse ile Hamit Coşkun`un aileleri ile telefonla görüştü ve endişeli ailelerine gazetecilerin akıbetlerinin belirlenmesi için çok yönlü girişimlerinin sürdüğünü aktarmıştı.

İHH Genel Başkanı Yıldırım, 24 Mart`ta, Suriye`de kaybolan Türk gazeteciler Adem Özköse ve Hamit Coşkun`un hayatta ve sağlıklı olduklarını kesin olarak bildiklerini açıklaması iki gazetecinin endişeli yakınlarını rahatlatmıştı.
Özköse ve Coşkun`a rehberlik yapan Suriyeli Bahaddin Şerm’in ise 29 Mart`ta yaptığı ``10 gün boyunca Adem Özköse ve Hamit Coşkun ile tutuklu kaldıklarını, Özköse ve Coşkun`un iyi durumda oldukları`` yönündeki açıklaması kamuoyuna yansımıştı.

Suriye`de kaybolduktan 56 gün sonra 7 Mayıs`ta Özköse ve Coşkun`un İnsan Hak ve Hürriyetleri (İHH) İnsani Yardım Vakfı Genel Başkanı Bülent Yıldırım ile yaptıkları görüşmeye ilişkin görüntü, basınla paylaşılmıştı.

Endişeli Bekleyiş Yerini Mutluluğa Bıraktı

İki gazetecinin serbest bırakılmasının ardından ailelerinin iki ayı aşkın süredir endişeli ekleyişi yerini mutluluğa bıraktı.

Hamit Coşkun`un Kocaeli`nin Karamürsel ilçesinin Akçat köyünde yaşayan babası Ali Coşkun, oğullarının geleceği haberiyle mutluluğa boğulduklarını belirterek, kendilerini Başbakan Recep Tayyip Erdoğan başta olmak üzere pek çok yetkilinin arayarak, mutluluklarına ortak olduğunu söyledi.

Coşkun, Hamit`in geleceği haberi üzerine oğullarına kiraz toplamak üzere Akçat köyündeki kiraz bahçelerine geldiklerini bildirerek, annesinin de evde Hamit`in sevdiği yemekleri yaptığını kaydetti.

Adem Özköse`nin babası Mustafa Özköse de ``Başbakanımız, Cumhurbaşkanımız, Dışişleri Bakanlığı, İHH, sivil toplum kuruluşları, baştan beri bizi yalnız bırakmadılar. Hepsine teşekkür ediyoruz. Allah hepsinden razı olsun`` dedi.

Başbakan Bizzat Takip Etti

Suriye`deki Türk gazeteciler Adem Özköse ve Hamit Coşkun`un serbest bırakılmasıyla ilgili süreç, Başbakanlık`ta oluşturulan özel birim tarafından yürütüldü.

Temaslarda bulunmak için gittiği Rize`de geceyi geçiren Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, oluşturulan özel birimin çalışmalarını bizzat takip ederek, gelişmelere ilişkin talimatlarını Rize`den verdi.

"Annelerine Hediye Oldu"

Başbakan Yardımcısı Bülent Arınç da konuyla ilgili olarak, ``En azından bir Anneler Günü`nde Hamit ve Adem`in annelerinin sevindiğini ve bu haberle adeta bir bayram günü kutladıklarını düşünüyorum. Arkadaşlarımıza, gazeteci kardeşlerimize hoş geldiniz diyorum. Onlara sağlıklar mutluluklar diliyorum`` dedi.

“Önemli Olan Netice Alınması”

Dışişleri Bakanı Ahmet Davutoğlu da ``Güzel bir netice hasıl oldu. Gerek Adem`e gerekse Hamit`e geçmiş olsun diliyorum. Allah bir daha böyle acılar göstermesin. Onları bir daha ailelerinden ayrı kılmasın ama her zamanki gibi bütün vatandaşlarımız şundan emin olsunlar ki Türkiye Cumhuriyeti devleti bütün gücüyle ve kudretiyle vatandaşlarının her zaman dünyanın her köşesinde yanında olmuştur ve olmaya da devam edecektir. Bu konularda netice alınıncaya kadar yapılacak açıklamalar veya sonrasında yapılacak açıklamalar en zor olaylarda takip edilecek yöntemi etkileyebilir. Önemli olan neticenin alınmış olması`` diye konuştu.

Bu haberler de ilginizi çekebilir