• DOLAR 32.551
  • EURO 34.915
  • ALTIN 2435.08
  • ...
"Hiçbir beşeri ideolojinin kanunları insanlara huzur getiremez"
Google News'te Doğruhaber'e abone olun. 

18 yaş altı evliliklerin "cinsel istismar" kabul edilmesi ile Türkiye'de kurulmuş aileler dağılırken kadınlar kocasız, çocuklar babasız büyüyor.

Helal yollarla evlenen 18 yaş altı insanların kocaları ceza evlerine atılırken yetkililerin aynı yaşta zina yapanları şikâyet olmayınca görmezden gelmesine tepkiler gelmeye devam ediyor.

Konuya ilişkin İLKHA muhabirine değerlendirmelerde bulunan Zeynep-Der Başkanı Sabiha Ateş Alpat, hiçbir beşeri ideoloji kanunlarının insana huzur getiremeyeceğini söyledi.

Söz konusu kanunun aileyi dağıtmaktan başka bir şeye yaramadığını belirten Alpat, "İnsanı yaratan Allah'tır. İnsana yaşayış şeklini peygamber aracılığıyla vaaz ediyor. Dolayısıyla insana huzur verecek, mutluluk verecek ve hayat şeklinin ne olduğunu kitabı ile bildirmiştir. Beşer ideolojilerin, beşer kaynaklı yasaların insanın fıtratını bozmaktan, aileyi dağıtmaktan başka bir işe yaramadığını yaşayarak görüyoruz. Günümüzde de okullarda ilkokul çağına kadar inmiş olan flörtün önünün alınmaması, gençler arasında her türlü gayri meşru ilişkinin hiçbir ceza ile karşılanmaması ama bununla birlikte aynı yaşlardaki insanların birbirlerine gönül koyarak insana yakışır doğal yollarla evlenmesinin suç sayılması ciddi anlamda fıtrata aykırı ve ciddi anlamda bir zulüm kapsamındadır." şeklinde konuştu.

"Hiçbir beşeri ideolojinin kanunları insanlara huzur getiremez"

Bu sürecin yeni olmadığını, Türkiye'de modernleşme başladığından beri ve Avrupa uyum yasalarına uymak adına Türkiye'nin örf ve geleneğine, dinine aykırı yasalarla yönetildiği zamandan beridir devam ettiğini aktaran Alpat, "Geldiğimiz noktada gençlerin, ihtiyarların, ailenin ve çocukların mutsuz olduğunu da yaşayarak müşahede ediyoruz. Bu anlamda söyleyecek sözüm şudur; Hiçbir beşer ideolojinin kanunları insanlara huzur getiremez. Dolayısıyla Allah'ın ilkeleri ile yönetilmeyen yerlerde de fesadın yaygınlaşmasından başka herhangi bir sonuçla karşılaşmayız. Sadece bu kanun değil, zinanın suç sayılmasından çıkarılması da hakeza aynı şekilde aileyi parçalayan, erkeği erkekliğinden, kadını kadınlarından çıkaran bir yasadır. Dolayısıyla bir an önce yetkililerin bu konuda insan fıtratına uygun düzenlemelerin içine girmeleri gerekir." ifadelerini kullandı.

"Kişi ihtiyacını giderdiği zaman meşru yollara tevessül etme gereği duymuyor"

Karşı cinse karşı cinsel duyguların fıtrattan olduğunu söyleyen Alpat, konuşmasına şöyle devam etti: "Dolayısıyla bu duyguların, evliliklerin kolaylaştırılmaması gençlerin bu duygularını gayri meşru yollarla hiçbir zorluk çekmeden giderebiliyor olması maalesef bu noktada evlilik yaşını yükseğe çıkaran en önemli etkenlerden birisidir. Bunun için yapılabilecek düzenlemelerde gayri meşru ilişkilerin önüne geçilmelidir. Bu noktada kişi ihtiyacını giderdiği zaman meşru yollara tevessül etme gereği duymuyor. Çünkü yetişen gençlerde istisnalarımız vardır. Ama evlilik sorumluluğu ve baba olma sorumluluğu gibi sorumlulukların altına girmektense 'nasılsa ihtiyacımı karşılıyorum' diyerek bu noktada evliliğe sıcak bakmıyorlar. Evlilik konusundaki anlayışlarının bu kadar çürümesinin altında da yine kesinlikle beşeri ideolojilerden dolayı olduğunu düşünüyorum." (Ayetullah Tarhan-İLKHA)


 

Bu haberler de ilginizi çekebilir