• DOLAR 34.7
  • EURO 36.773
  • ALTIN 2961.825
  • ...
Mustazafların Rabbi, Zulümlerin Hesabını Soracaktır
Google News'te Doğruhaber'e abone olun. 

BATMAN - Dünya Mustazaflar Haftası nedeni ile Hür-Der (Gençlik Eğitim Ve Dayanışma Derneği) bugün kitlesel basın açıklaması düzenledi. Bugün saat 12.30 da Gülistan Caddesi İnsan Hakları Anıtı önünde gerçekleşen basın açıklamasına çok sayıda sivil toplum kuruluşu yöneticileri, üyeleri ve binlerce vatandaş katıldı. Hür-Der (Gençlik Eğitim Ve Dayanışma Derneği) Başkanı M. Ali Rüzgar tarafından yapılan açıklamada, Mart ayının üçüncü haftasının "Dünya Mustazaflar Haftası" olarak kutlandığını ve bu vesile ile Halepçe katliamının yıl dönümünde, Halepçe ve şu ana kadar dünyanın dört bir tarafında zulme ve haksızlıklara uğrayan insanların mazlumiyetlerine dikkat çekmeyi amaçladıklarını söyledi.


Batı ve Yerli Yandaşları Milyonlarca Müslümanı Katletti

Yapılan katliamların en unutulmazlarından birinin Halepçe Katliamı olduğunu söyleyen Rüzgar, katliamın 16 Mart 1988 tarihinde, batılı emperyalist devletlerin desteğiyle, yerli işbirlikleri Saddam ve avanesi tarafından gerçekleştiğini söyledi. Müslüman coğrafyasında yapılan zulümlerin bu kadar ile sınırlı olmadığını söyleyen Rüzgar, Hama katliamında değinerek, Hama`da 30.000 ile 40.000 arasında insanın katledildiğini hatırlattı. Açıklamasının devamında Rüzgar, "Cezayir`de evlere yapılan baskınlarda insanlar vahşice öldürülüyor, başları, bacakları kesiliyor, bebekler kurşunlanıyordu. Tunus`ta Zeynelabidin bin Ali de, Müslüman halka zulüm ve baskı uyguladı. Tunus halkının Yüzde 99`u Müslüman olmasına rağmen, 23 yıl boyunca ezan-ı şerifi televizyon ve radyo kanallarında yasakladı. Cuma namazının camiler dışına taşıp kılınmasına ağır cezalar getirdi. 1981`de başörtüsünü yasakladı. 2006`da sokaklarda bile başörtüsü yasaklandı." dedi.

Çağdaş Firavunlar olan Cemal Abdunnasır, Enver Sedat ve Hüsnü Mübarek dönemlerinde; İhvan-ı Müslimin mensuplarına ve Mısır halkına akıl almaz işkenceler uygulandığını ve binlerce kişinin cezaevlerinde ve polis merkezlerinde işkenceden öldüğünü söyleyen Rüzgar, 1994 -2005 yılları arasında toplam nüfusu ancak 1 milyon olan Çeçen halkının 260.000`i katledildiğini, 500 bine yakın Çeçen ise mülteci durumuna düşürüldüğünü ifade etti. Bağımsızlıklarını isteyen Keşmirli Müslümanlara karşın Hint güçlerinin, 1947 yılında üç büyük katliam gerçekleştirdiğini söyleyen Rüzgar, "On binlerce Keşmirli Müslüman öldürüldü, 4.000`den fazla kadın işkenceye ve tacize uğradı. 1990 yılından sonra soykırım hareketi en acımasız şeklini aldı. İnsanlar işkence altında öldürüldüler. Evler kundaklandı, camiler bombalandı. Hint yönetimince yapılan zulümlerde binlerce insan hayatını yitirdi." dedi.

İslami bir çizgiyi benimsemiş olmasından dolayı Sudan`ın Amerika`nın hedefi haline geldiğini söyleyen Rüzgar, " Sudanı Amerika uçaklarla bombaladı. 2003 yılından bu yana süren çatışmalarda en az 200 bin kişi öldü. Halen 2 milyonu aşkın insan çöldeki kamplarda mülteci konumunda yaşamaya mahkûm edildi." dedi.

 

ABD Müslümanlara Karşı Haçlı Seferi Düzenledi

Saddam`ın elinde kitle imha silahları olduğu bahanesiyle Mart 2003`de, Amerika ve İngiltere Irak`a saldırdığını ve dönemin Amerika başkanının değimiyle Müslümanlara karşı "Haçlı Seferi" başlatıldığını söyleyen Rüzgar, "Amerika, tüm Irak`ta özellikle Bağdat ve Felluce`de büyük katliamlar yaptı. Sivil halka karşı fosforlu mermiler ve napalm bombaları kullanıldı. Dünyanın gözü önünde yapılan bu vahşette ölen Irak`lı Müslüman sayısı 1 milyondan fazladır." ifadelerini kullandı.

İsrail katliamlarına da değinen Rüzgar; Sabra Ve Şatilla Katliamı, Kral Davut katliamı, Deyr Yasin katliamı, Batı Beyrut katliamı, Hz. İbrahim Camii katliamı, Lübnan katliamı, Cenin Mülteci Kampı katliamı, tüyler ürperten Gazze katliamı. Ve son olarak da tüm dünyanın gözleri önünde, insanlığın en büyük ayıplarından biri olan Mavi Marmara Katliamı Siyonist İsrail tarafından gerçekleştirildiğini söyledi.


Müslüman Kürdler Bu Topraklarda İnanılmaz Zulüm Gördü

Havasını teneffüs ettiğimiz bu topraklarda da benzer zulümlerin yaşandığını söyleyen Rüzgar, "Şapka inkılâbı yapılıp şapka takmayanlar darağaçlarında asıldılar. Harf inkılâbı yapılıp Kur`an ve Arapça kitaplar yasaklandı. Kur`an-ı Kerim`ler toplatılıp yakıldı. Camiler ahır olarak kullanıldı. Yüz binlerce insan idam edildi. Ezan on sekiz sene Türkçe okutuldu. Mütedeyyin insanların bulunduğu yerlere fahişeler getirildi, ahlaksızlık yaygınlaştırılmaya çalışıldı. Güneydoğuda Müslüman Kürdün anadili yasaklandı. 12 Eylül döneminde gözaltılar da ve cezaevlerinde akıl almaz işkenceler yapıldı. Pek çoğu işkencelerde veya cezaevlerinde öldü. Müslüman Kürdler, dinlerinden ötürü inanılmaz zulümlere maruz kaldılar. Camilerde Kur`an dersi veren ve alan binlerce kişi örgüt üyesi suçlamasıyla cezaevlerine konuldu. Mahkemeler binlerce Müslüman`a hukuksuz bir şekilde beşer, onar sene veya müebbet hapis cezaları verdi. İslami inancından dolayı cezaevlerine düşen hasta mahkûmlar ölüme terk edildiler. Vücudunun yüzde doksanı felçli insana yüzde doksan sağlam raporları verildi. Kısacası Mütedeyyin insanlara adeta bir linç kampanyası başlatıldı. Tüm Türkiye`de 2011 yılında Kutlu Doğum mevlitleri düzenleyen, fakir ve muhtaçlara yardım dağıtan ve İslami hizmetlerde bulunan sivil toplum kuruluşlarına operasyonlar düzenlendi." dedi.

Herkes Yaptığının Hesabını Verecek

Hür-Der Genel Başkanı M. Ali Rüzgar Basın açıklamasının devamında, Herkesin dünyada yaptıklarının hesabını vereceği Kıyamet gününü hatırlatarak, "O gün olmasaydı, bu hakları yenmiş olan mustazaf insanların "ah" ları tarih selinin diplerinde kaybolup gidecekti, unutulacaktı." ifadelerini kullandı.


Hesap günü olmazsa, dünyada ezilmişlerin, Kuran`ın tabiriyle "Mustazafların" hakkını kim soracaktı? diyen Rüzgar, "Elbette hesap soracak olan Mustazafların Rabbi olan Allah (cc) olacaktır! Müjdeler olsun yeryüzünün mustazaflarına, kendilerine güç ve kuvvet veren, düşmanlarını alaşağı eden, gönüllerine su serpen Allah`ın yardımı sizinledir. Allah`ın yardım ile bugün de, zalim Amerika ve Avrupa`nın desteklemesiyle İslam coğrafyasında kurulan kukla zalim rejimlerinin zulümlerinden dolayı nasıl birer birer devrildiklerini gözlerimizle müşahede ediyoruz." dedi.


Vicdan sahibi herkesi, zalimleri ve katliamcıları tanımaya ve tanıtmaya, mazlum ve mustazafların yanında yer almaya davet eden Rüzgar, basın açıklamasını "Ey Peygamber! Sakın zalimlerin yaptıklarından Allah`ın gâfil olduğunu sanma! Ancak Allah, onların cezalarını, gözlerin dışa fırlayacağı güne erteler. " (İbrahim suresi 42.Ayet) ayetiyle bitirdi.

Molla Beşir Şimşek`in okuduğu Kürtçe dua kalabalığa duygulu analar yaşattı. Toplanan kalabalık "Üzülme Gevşeme Allah Bizimle. Nice Zalimlerin Sonunu Gördük. Allah`ı Zalimlerin Yaptıklarından Habersiz Sanma. Görmedin Mi Zulmedenlerin Akıbetini." yazılı dövizler taşıdı. Açıklama sonrası toplanan kalabalık sessiz bir şekilde dağıldı.

M. Salih Özcan - Muhyeddin Beyca - M. Sait Çelik - İLKHA

Bu haberler de ilginizi çekebilir