• DOLAR 32.536
  • EURO 34.78
  • ALTIN 2493.286
  • ...

İSTANBUL - Türkiye Un Sanayicileri Federasyonu (TUSAF) Başkanı Eren Günhan Ulusoy, un sanayicilerinin 95 liradan ekmeklik buğday ununu teslim etmeye hazır olduğunu belirterek, "Bugünkü şartlara göre bu fiyat sanayicilerimiz için de fırıncı için de makul. 175 lira diyerek piyasada bir tedirginlik, bir panik havası yaratılıyor. Biz bugün 1 milyon çuval unu 95 liradan temin etmeye hazırız." dedi.

AA muhabirine un fiyatlarına ve sektöre ilişkin değerlendirmelerde bulunan Ulusoy, Türkiye'de un fiyatlarında son dönemde bir fiyat artışı yaşandığını, bunun başlıca sebebinin bu yıl buğday mahsulünün kalitesindeki düşüş olduğunu söyledi.

Ulusoy, bu yıl Türkiye'de buğday miktarında sorun olmadığını vurgulayarak, "Ancak iklim şartlarından kaynaklanan bir sorun var. Bu sorun da özellikle daha üst gruptaki, kaliteli buğday fiyatlarının yüzde 30-35 artmasına sebebiyet verdi. Daha alt gruplarda, ekmeklik vasfı olmayan, düşük proteinli ürünlerde bu artış daha düşük. Dolayısıyla un fiyatlarında ortalamada yüzde 25-30 artış var." diye konuştu.

Yılbaşında bir çuval unun ortalama 75 liraya satıldığını hatırlatan Ulusoy, bugün aynı kalitede bir unun çuvalının 95 liraya satıldığı bilgisini verdi.

Ulusoy, fiyatların 95 liraya çıkmasında iklim kaynaklı nedenlerle buğday mahsulünde yaşanan kalite düşüklüğünün etkili olduğunu aktararak, dolar/TL'deki dalgalanmanın un fiyatlarına etkisine ilişkin şunları kaydetti:

"Doların etkisi var ama bire bir değil. Türkiye'de yıllık toplam 20 milyon kendi üretimimiz, ortalama 19 milyon ton da buğday tüketimimiz var. Bu ekmeklik, böreklik, bisküvilik, makarnalık, yemlik ve tohumluk üzere tüm alanlarda. Dolayısıyla üretim tüketimi karşılıyor. Yıllık beş milyon ton da buğday ithalatımız var. Bu da ihracatta kullanılmak amacıyla Rusya`dan getiriliyordu. Bu dönemde bahsettiğimiz kalite probleminden dolayı, iç piyasada da değerlendirildi. Dolayısıyla dövizin artışı bu 5 milyon tonluk kısımdaki maliyeti oldukça yukarı çekiyor ama 20 milyon tonluk yerli buğdayda bu kadar bir etkisi yok."

"(Un için) 175 lira rakamlarını telaffuz etmek mümkün değil"
Eren Günhan Ulusoy, bazı basın mecralarında "Normalde 95 lira olan un 175 liraya çıktı" yönünde haberlerin yer aldığını belirterek, şu değerlendirmelerde bulundu:

"Bugün Türk Gıda Kodeksi'ne uygun ekmeklik buğday ununun fiyatı kalitesine göre değişir ama 175 lira rakamlarını telaffuz etmek mümkün değil. Un sanayicilerimiz, fabrikalarından teslim ve peşin fiyatla 95 liradan ekmeklik buğday ununu teslim etmeye hazır. Bugünkü şartlara göre bu fiyat sanayicilerimiz için de fırıncı için de makul. 175 lira diyerek piyasada bir tedirginlik, bir panik havası yaratılıyor.

Birileri çıkıp yarın 'Bakın 175 liraya un aldık' diyecektir. Ben de şunu diyorum, 'O unun kullanım amacı nedir?' Başka bir kullanım amacı olan lüks un olabilir. Bunu speküle etmek isteyen bir aracı, satıcı bunu yapabilir. Biz bugün 1 milyon çuval unu 95 liradan temin etmeye hazırız. Türkiye Un Sanayicileri Federasyonu'nun web sitesi olan tusaf.org adresinde listelerimizi yayınlayacağız. Yüzlerce firmamızın kamuoyuna ne kadar unu hangi fiyattan vermeye hazır olduğunu bugün web sitemizde liste olarak yayınlayacağız."

"Sadece TMO'nun elindeki buğday 2,5 ay yeterli"
TUSAF Başkanı Ulusoy, Toprak Mahsulleri Ofisi'nin (TMO) önceki günlerde, "Elimizde 2,5 milyon ton ekmeklik buğday var. Bunu piyasaya sürmeye devam edeceğiz. Her türlü önlemi alacağız" açıklaması yaptığını hatırlatarak, "TMO bu önlemleri almaya devam ederse zaten fiyatlarda bundan sonra herhangi bir şey olmaz. Dövizin bu seviyesi ve TMO'nun müdahaleleri devam ederse bundan sonra fiyat artışı olmaz, ama dövizde yükseliş olursa ithal ettiğimiz 5 milyon tonluk buğdaya ve o buğdaydan imal edilen un fiyatlarına etkisi olur." ifadelerini kullandı.

Türkiye'nin aylık buğday tüketiminin ortalama bir milyon ton seviyesinde olduğunu aktaran Ulusoy, "Sadece TMO'nun elindeki buğday 2,5 ay yeterli." dedi.

Kamuoyundan ve esnaftan panik yapmamalarını isteyen Ulusoy, "Esnafımızın bakanlıkların ve bizim gibi sektörel derneklerin açıklamalarını baz almalarını istiyoruz. Ortamı speküle etmek isteyenlere izin vermeyin. Türkiye'deki üretim rakamına baktığımızda bir kıtlık söz konusu değil. Yani panik olacak bir durum yok. Dünyada üretimde biraz azalma olmasına rağmen hala stoklar yeterli." diye konuştu.

"Dövizdeki artış, Türkiye'deki ham maddeyi ucuzlattı"
Eren Günhan Ulusoy, Ticaret Bakanlığı'nın, Dahilde İşleme Rejimi dışında gerçekleşen un ihracatına sınırlama getirdiğini anımsattı.

Söz konusu düzenleme yapılırken kendilerinin de federasyon olarak görüş ve destek verdiklerini anlatan Ulusoy, şöyle devam etti:

"Şu anda döviz fiyatı çok hızlı yükseldiğinden Türkiye'deki buğday fiyatı 20 yıldır ilk kez dünyadaki buğday fiyatının altına indi. Bizim ham maddemiz hep pahalıydı. Neden? Girdilerimiz pahalı, gübremiz, mazotumuz pahalı. Çiftçimizi sübvanse etmek istiyoruz, çiftçimiz küçük ölçekli… Verim olarak Avrupa'yı, Amerika'yı yakalayamadığımızdan tarımsal üretimimiz dünyaya göre daha maliyetli oluyordu. Bu nedenle de içeride buğday ve dolayısıyla un yurt dışına göre daha pahalı satılıyordu.

Bunu nasıl koruyorduk biz? Gümrük vergisiyle. Buğdaya, mısıra, arpaya iki sene öncesine kadar yüzde 130 Gümrük Vergisi vardı. Geçen sene yüzde 45-35-25'e çekildi. Yani dünyadan her zaman fiyatımız pahalıydı ama dövizin bu ani yüzde 50'yi aşan artışı Türkiye'deki ham maddenin, buğdayın, mısırın, arpanın ucuz olmasına sebebiyet verdi. Biz de diyoruz ki bu ham maddenin değerinde satılması lazım. Böyle ucuz haldeyken yurt dışına ihraç etmemiz düşük değere vermek anlamına gelir."