M. ERKAN YAVUZ- DOĞRUHABER

Amerika ile Türkiye arasında başlayan krize Uluslararası Para Fonu da (IMF) dâhil oldu. Türkiye`nin uzun yıllar batağından kurtulamadığı IMF`nin yaşanan kriz üzerine açıklamalarda bulunması hiç de hayra alamet bulunmadı. Dolar/TL kurunun en son 5.42'ye ulaşması sonucu pusuda bekleyen IMF mail yoluyla Bloomberg News'in sorularına yanıt verdi, "Türkiye'nin IMF'ye fon başvurusuna dair işaret yok" dedi. Açıklamada şunlar kaydedildi: "Türkiye hükümetinden mali yardım isteme niyetinde olduklarına dair bir işaret almadık. Türkiye ile ilgili görüşlerimizi 4. bent raporu ile belirtmiştik."

Gelişmeleri gazetemize değerlendiren Yrd. Doç. Dr. Abdurrahman Babacan, IMF`nin Amerika`nın sopası olduğunun altını çizerek, “ABD`nin, IMF`yi bir sopa olarak devreye koyabileceğini düşünüyorum.” ifadelerini kullandı.

YAPILMAK İSTENEN TÜRKİYE`NİN DIŞA MAHKÛM EDİLMESİDİR

Yrd. Doç. Dr. Babacan, “Son günlerde dövizin yükselmesiyle beraber piyasalar farklı kriz haberleri ile çalkalanıyor. Bazı inşaat firmalarının iflas erteleme talebinde bulunduğu gibi haberler yayılmaya başlandı. İktisadın kuralında algılar ve yönlendirmeler çok önemli bir yer tutar. Bunlar bir şekilde bir panik havası oluşturursa olumsuz neticeler doğurur. Temenni ederiz böyle bir durum yaşanmaz. Burada yapılmak istenen Türkiye`nin dışa mahkum edilmesidir. Elbette dışa bağımlılık derken akıllara hemen IMF geliyor. Burada çok net bir şekilde küresel bir durum var. Bu küresel durumu görmek lazım. Türkiye, gezi olayları öncesi IMF`ye borcunu kapatmış bir ülke olarak bağımsız politikalar geliştirebildi. Şimdi Türkiye`nin doğrudan doğruya bağımsız politikalar geliştirmesinin önlenmesi olarak IMF devreye sokulmak isteniyor. Doğrusu IMF`den 40 veya 50 milyar dolar borç almak için IMF ile görüşülebileceği dedikoduları dolaşıyor piyasalarda. Hükümet, bu dedikoduların önüne şeffaf bir şekilde hareket ederek geçmelidir. Özellikle Maliye ve Hazine Bakanlığı ve Merkez Bankası başta olmak üzere yetkili kurumların toplumu ve piyasaları rahatlatacak adımlar atması gerekiyor.” diye konuştu.

IMF TUZAĞINA DÜŞMEMEMİZ GEREKİR

IMF`yi ABD`nin sopası olarak yorumlayan Yrd. Doç. Dr. Babacan, “Elbette son dönemlerde yaşanan ekonomik gelişmeler, ABD ile Türkiye arasında devam eden süreçten bağımsız değildir. Burada ABD, IMF`yi bir sopa olarak devreye koyabileceğini düşünüyorum. Bu sopayı da masada hazır tutuyor. Çünkü IMF`nin ipleri ABD`nin elinde. Burada aynı zamanda diplomatik bir savaş da yaşanıyor. Bu savaşta ABD`nin en büyük kozu IMF olarak göz önünde bulunuyor. Türkiye olarak ABD`nin üzerimizde oluşturduğu ve sopa olarak kullandığı IMF tuzağına düşmememiz gerekir. Bu tuzağa düşmemek için de öncesinde hükümetin hem iktisadi, yapısal önlemler alması, piyasalara ve topluma güven vermesi gerekir. ABD ile Türkiye arasında rahip Brunson meselesinde zirveye çıkan diplomatik gerginliğin beraberinde yeni durumlar da getirebilir. Türkiye bu noktada çok dikkatli hareket etmeli ve tuzaklara karşı gerekli tedbirleri almalıdır. Türkiye, bir yandan dışı onarırken bir yandan da içeriyi ihmal etmeyip burayı da onarmalıdır. Bu ikisini beraber yürütmek zorundayız. Aksi takdirde içte ve dışta ciddi anlamda sıkıntılarla karşılaşabiliriz.” dedi.