• DOLAR 32.543
  • EURO 34.832
  • ALTIN 2426.432
  • ...

 

EKONOMİ SERVİSİ

Türkiye Beyaz Eşya Sanayicileri Derneği (TÜRKBESD) Türkiye`nin en önde gelen firmalarını bünyesinde barındıran ve dünyanın en büyük ikinci üreticisi olan beyaz eşya sektörünü temsil etmekte. Dernek bir basın toplantısı ile sektördeki ilk altı aylık gelişmeleri ve yıl sonu beklentilerindeki revizyonu açıkladı. TÜRKBESD Yönetim Kurulu Başkanı Ergün Güler “sektörün 4 beyaz eşyada (buzdolabı, çamaşır makinası, bulaşık makinası, fırın) 2017`de iç satışların itici gücüyle %7,3 büyüdüğünü, ancak 2018`in ilk yarısında ihracattaki %5,4 büyümeye karşın iç satışlardaki %15 daralma sebebiyle toplamda %1`e yakın oranda küçülme olduğunu” belirterek, üretim rakamlarının da küçülme gösterdiğini vurguladı.

İÇ PİYASADAKİ DARALMA ULUSLARARASI REKABET GÜCÜNÜ ETKİLEYECEK

Güler, “Büyüklük olarak 30 Milyar TL`lik bir sektör olan beyaz eşya sektörünün cirosunun %75'inin ihracat kaynaklı olduğu ve dünyada 100`ü aşkın ülkeye çoğunluğu AB pazarı olmak üzere ihracat yapıldığını” vurgulayan Güler “Doğrudan istihdamın 60.000 kişi olduğunu, ancak sektör olarak geniş bir ekosisteme sahip olduklarını, 500 tane KOBİ büyüklüğünde yan sanayi ve 15.000 tane perakende satış noktaları bulunduğunu, 3500 tane satış sonrası hizmet yerine getiren servis ağı bulunduğunu, dolayısıyla istihdamda 600.000 kişi civarında çok büyük bir rakamdan söz ettiklerini” dedi.

TÜRKİYE BEYAZ EŞYA SEKTÖRÜ ÜRETİM KAPASİTESİNDE DÜNYADA İKİNCİ

Çin`den sonra üretim kapasitesi olarak dünyada en büyük ikinci beyaz eşya sektörü olduklarını söyleyen Güler “Böylelikle Avrupa birliğindeki pek çok büyük ülkeyi geride bırakmış oluyoruz. Sektörümüzün büyüklüğü sadece üretim kapasitesinden meydana gelmiyor; ARGE, patent, uluslararası marka yönetimi, tedarik zinciri yönetimi anlamında da Türkiye ortalamasının üzerindeyiz. Ancak, Türkiye`nin bu avantajlı durumunun devam etmesi garanti bir durum değildir. Gerek gelişen teknolojinin bir parçası olmak için yapılan sanayi 4.0 yatırımları, gerekse dünyadaki ticari konjonktür kaynaklı girdi maliyetlerinde sürekli artış baskısı, uluslararası rekabet gücümüzün azalması endişesi oluşturmaktadır. ” dedi. 

TÜRKİYE`DE SATILAN BEYAZ EŞYANIN %95`İ TÜRKİYE`DE ÜRETİLİYOR

Türkiye`de satılan beyaz eşyanın %95`inin Türkiye`de üretildiğini söyleyen Güler, Türkiye sanayisine yapılan katkının dış ticaret rakamları ile gözler önüne serildiğini belirtti. Güler “Beyaz eşya sektörü net ihracat fazlası veren bir sektördür. Ülkemizin cari açığına yapılan katkı ortadadır. 2018 ilk 6 ayda yukarı giden tek rakam ihracattır. Burada en büyük ihracat pazarımız olan Avrupa Birliğinde, tüketici güven endeksinin yüksek seyretmesinin önemli etkisi olduğunu düşünüyoruz.” dedi ve “Üretim rakamı ise negatif seyretmektedir. 2018 itibariyle dayanıklı tüketim malları sanayi üretim endeksi, genel sanayi üretim endeksinin 10-12 puan altında seyretmektedir. Bu durum orta vadede istihdam açısından endişe vericidir. ” diyerek sözlerine devam etti.  

DÖVİZ KURU OLUMSUZ ETKİLİYOR

Güler, “Beyaz eşya sektörü başta çelik sac olmak üzere çeşitli hammaddeleri ithal etmektedir. Dolayısıyla büyük oranda döviz kuru ve kredi maliyetlerindeki artış sebebiyle oluşan ithal enflasyonu önümüzdeki günlerde fiyatlar üzerinde baskı oluşturmaya devam edebilir. Bunların sonucunda talep daralması yaşanması olasıdır. Ancak bu iki yönlü bir bıçaktır. Talep ister istemez üretim birim maliyetlerini etkilemektedir. Üretim birim maliyetleri ise sektörün en önemli gücü olan ihracat rekabeti açısından bizi çok yakından ilgilendirmektedir. Tüm bu bulgular bizi, beyaz eşya sektörünün ihracat gücüne rağmen, gelişimi garanti altında olan bir sektör olarak görülmemesi gerektiği sonucuna getirmektedir.” Dedi.