• DOLAR 32.562
  • EURO 34.792
  • ALTIN 2491.739
  • ...
"Öğrencileri çok zorluyorlar"
Google News'te Doğruhaber'e abone olun. 

Ölçme, Seçme ve Yerleştirme Merkezi (ÖSYM) Başkanlığının takvimine göre 23-24 Haziran 2018 tarihlerinde yapılması planlanan ancak Cumhurbaşkanlığı ve 27'nci Dönem Milletvekili Genel Seçimleri nedeniyle bir hafta sonraya ertelenen Yükseköğretim Kurumları Sınavı'na (YKS), saat 10.15 itibariyle başlandı.

Sınava saatler kala kimi öğrenciler şehir içi minibüs duraklarında araçlara binerek, kimileri de aileleriyle birlikte özel araçlarıyla sınava girecekleri okullara gittiler. Yolda trafiğe takılmamak ve sınava gireceği okula erken varmak isteyen bazı öğrenciler, ticari taksileri tercih ettiler.

Sınav saatinden önce aileleriyle beraber okul bahçesine gelen üniversite adayları, sınav saatini heyecanla beklediler.

Üniversite sınavına ikinci defa gireceğini söyleyen İlhan Yıldız, sürekli değişen sınav sisteminden sitem ederek, "Sınava ikinci girişim. Geçen seneye göre az ama yine de heyecan var. Geçen sene YGS'ye girdikten sonra LYS'ye çalışmak için vaktimiz vardı. Bu sene ise iki gün üst üste sınava giriyoruz. Bugün sınav kötü geçerse yarın hiç kimse iyi yapamaz. Sınav sisteminin değişmesi herkesi etkiledi. Biz sınav sistemine odaklanırken, sınav sisteminin değişmesi hepimizi hayal kırıklığına uğrattı. Şimdi yeni bir sınava gireceğiz. Allah hayırlara vesile kılsın. İnsan on iki yıl okuyup, kendini iki saatte gösteremez. Bu yanlış bir şey ama Türkiye'nin sistemi budur. Biz de mecburen buna uyacağız." dedi.

"Allah emeklerini boşa çıkarmasın"

Oğlunu sınava getiren Selehattin Yıldız, zor şartlarda 5 öğrenci okuttuğunu belirterek, şunları söyledi: "Allah, kimsenin emeğini boşa çıkarmasın. Yaklaşık yirmi beş yıl okuyorlar. Bu süreden sonra atanamasalar başka bir işte de çalışamıyorlar. Biz de burada bekliyoruz. İnşallah emekleri boşa çıkmaz, kurtulurlar. Sınav için iki saat çok az. Bu sürenin daha fazla olması gerekir. İki saat gibi kısa bir sürede heyecan da yapsa zaten hiçbir şey yapamazlar. Bir yıl boyunca hazırlanıyorlar. Eğer sınavda yapamazlarsa emekleri boşa gidiyor. Ben yılın on iki ayı çalışıyorum. Beş öğrenci okuttum. Şimdi birini sınava getirdim. Allah emeklerini boşa çıkarmasın."

"Kırık ayağımdaki alçıyla sınava girince kopya mı çekeceğim?"

Ayağı kırıldığı için ayağındaki alçıyla sınava gelen ancak doktor raporuna rağmen bu alçının çıkarıldığını anlatan Oktay Yıldırım, bunun adil olmadığını savundu. Yıldırım, "Ayağımdaki alçıyı açtırmaları saçmalıktır. Kırık ayağımdaki alçıyla sınava girince kopya mı çekeceğim? Alçıyı çıkarmamaları gerekirdi ama dinlemediler. Doktorun verdiği rapor vardı. Raporu da kabul etmediler. Bizim de yapacağımız bir şey yok. İki yıldır hazırlanıyorduk. Mecburen bu şekilde gireceğim. Hayırlısıyla önümüze ne çıkarsa onu yapacağız. Öğrencileri çok zorluyorlar. Bildiğimiz şeye hazırlanıyoruz ama dönemin ortasında sistemi değiştiriyorlar. Böyle olunca kafamız çok karışıyor. Belli bir sistem yapsınlar." ifadelerini kullandı.

"Öğrenciler sistem değişikliğiyle altüst oluyorlar"

Sistem değişikliğinin kendileri için sürpriz olduğunu ve sabit bir sistemin getirilmesi gerektiğini kaydeden Cihat Cemiloğlu ise "Ben üç senedir sınava giriyorum. Sistemin sürekli değişmesi bizim için sürpriz oluyor. Öğrenciler motivasyon sağlayamıyorlar. Öğrenciler sistem değişikliğiyle altüst oluyorlar. Sınav süresinin iki saat olması adil değildir. Sistem her sene değişmesin. Geçen seneye göre daha değişik bir çalışma sistemimiz oldu. Eğitim alanında batı ile doğu arasında eşit şartlar yok. Doğudaki insanların maddi durumları ortadadır. Özel ders alma konusunda da eşitlik yok." şeklinde konuştu. (Ayetullah Tarhan - İLKHA)
















 

Bu haberler de ilginizi çekebilir