BİTLİS - İHH ve Tatvan İnsan-Der organizatörlüğünde "İnsanlık İçin Suriye İçin" adıyla düzenlenen konferansta Suriye'deki son gelişmeler ele alındı. Tatvan Kültür Merkezinde Kur'an-ı Kerim tilaveti ile başlayan konferansa katılımcı olarak; Suriye İhvan-ı Müslimin Teşkilatı Yönetim Kurulu Üyesi Dr. Amir Ebu Salame, İslam Dünyası STK'ları Birliği Koordinatörü Cihangir İşbilir, Sivil Dayanışma Platformu Başkanı Ayhan Ogan katıldı.

Konferansı yöneten katılımcı Cihangir İşbilir, bu toplantının Suriye'deki mazlumların sesinin daha iyi duyulmasına vesile olması temennisiyle başladığı konuşmasında, "Ümit ediyoruz ki, bu toplantımız İslam dünyasının özlediği birlik ve beraberliğin basamaklarından biri olur. Allah'ın nusretini, inayetni celbeden bir vesile olur. Zulme karşı canıyla, malıyla mücadele edenlere Allah sabır, izzet ve muvaffakiyet nasip etsin. İslam dünyası Suriye ile imtihan ediliyor. Onüçbin şehit, sekizyüzü çocuk, yediyüzü kadın olmak üzere sistemli bir katliam var" dedi.

Konuşmasında Suriye'deki son durumu değerlendiren ve İslam dünyasından yardım talep eden Dr. Amir Ebu Salame kısaca şunlara değindi:

Suriye Sorunu Kırk İki Yıl Önce Başlayan ve Hala Devam Eden Bir Sorundur
"Türkiye halkının ve Türkiye hükümetinin Suriye halkının yanında duruşundan dolayı teşekkür ediyorum. Kardeşlerim Suriye halkının yaşamış olduğu bu sorun kesinlikle bir yıl önce başlayan bir sorun değil. Suriye sorunu kırk iki yıl önce başlayan ve hala devam eden bir sorundur. Suriye halkının yaşadığı zulüm Hafız Esad'ın kırk iki yıl önce yönetici olması ile başladı. Onun getirdiği sistem sadece Hafız Esad'ı kabul eden diktatörlük sistemi idi. Kendisinin yarım cümlesine bile muhalefet edenin cezası öldürülmekti.

Hama'da Kürtler de Araplar da Öldürüldü
Hafız Esad'a itiraz eden en büyük yapı İhvan-ı Müslimin idi. 1980 yılında çıkan 49 numaralı kanuna göre bir vatandaşın İhvanı Müslimin'e üye olması idam cezası alması için yeterli idi. İstatistiksel verilerin an düşük olanına göre onyedibin kişi idam edildi. Tanklar hama şehrine girdi ve elliüçbin kişi katledildi ve bu olay birkaç gün içinde oldu. Hama'da Kürtler de Araplar da öldürüldü.

Sistem Halkın Önde Gelen Âlimlerini ve Fikir Adamlarını Öldürüyordu
Hafız Esad'tan sonra yerine geçen oğlu Beşşar Esad da devlet terörü olarak hiçbir şeyi değiştirmedi. Babasının yolunda gitti. Bölgede, Arap ülkelerinde başta Tunus'ta gerçekleşen devrimler Suriye halkını da etkiledi. Dara'da başlayan özgürlük talebine devletin tek bir dili vardı o da terör ve baskı dili idi. Dara'da halk sokaklara çıkarak reform istiyoruz dediler. Devlet olayları silahla karşıladı. Böylece diğer şehirlerde de zulme karşı halk beraberce ayağa kalktılar. Yönetim barış ve özgürlük talebinde bulunanların kafalarını hedef alarak öldürüyordu. Sistem halkın önde gelen âlimlerini ve fikir adamlarını öldürüyordu. Bu öldürülenlerden biri de Kürtlerin önde gelenlerinden olan Meşal Temmo idi. Ve bugün onüçbinden fazla şehidimiz var. Bunların yüzlercesini kadın ve çocuklar oluşturuyor. Yaklaşık ikiyüzellibin kadar göçmenimiz var. Devrim için yola çıkan Suriye halkı zafere ulaşana kadar bu yolda devam edeceklerdir.

Suriye Halkının ve Muhacirlerin Umudu Allah'tan Sonra Sizlersiniz
Sizlerden ricamız Müslüman kardeşlerimiz olarak bizlere Suriye halkına ellerinizi uzatın ve onlardan yardımı esirgemeyin. Allah'u Teala buyuruyor; "Tüm müminler kardeştir." Ve peygamberimiz bildiriyor; "Kim bir kardeşinin sıkıntısını giderirse Allah da onun sıkıntısını giderir." Türkiye ve Suriye birbirine komşudur ve komşunun komşusu üzerindeki hakkı çoktur. Suriye halkının ve muhacirlerin umudu Allah'tan sonra sizlersiniz. Türkiye'nin Gazze'ye yardımlarını gördük. Bugün Suriye'nin her bir şehri Gazze'dir. Bizler Suriyeliler olarak tüm kardeşlerimizin yardımına muhtaç durumdayız" dedi ve teşekkür ederek konuşmasını sonlandırdı.

Konferansta Suriye'de yapılan zulümleri tarihsel süreci içinde konu alan bir sinevizyon gösterimi yapıldı. Program sonunda izleyicilerin konuşmacılara yönlendirdiği Suriye ile ilgili sorular cevaplandırıldı. Tatvan Saadet Camii İmam Hatibi Mesut Dağdağan hocanın yaptığı kapanış duası ile konferans sona erdi. (Erkan Yürek - İLKHA)