• DOLAR 32.521
  • EURO 34.795
  • ALTIN 2419.836
  • ...
Kaymakam Safitürk"ün kardeşinden vahim iddia
Google News'te Doğruhaber'e abone olun. 

Derik Kaymakamı Muhammed Fatih Safitürk suikastına ilişkin 15 sanığın yargılandığı ve sanıklarından birinin kendini yakmaya çalıştığı davanın 8'inci duruşmasında konuşan Safitürk'ün kardeşi Ali Haydar Safitürk vahim iddialarda bulundu.

Mardin'in Derik ilçesinde belediye başkanvekili olarak görevlendirilen Kaymakam Muhammed Fatih Safitürk suikastına ilişkin açılan davanın 8'inci duruşmasında da karar çıkmadı.

Çok vahim iddiaların ortaya atıldığı duruşmada Siverek Cezaevinde tutuklu bulunan eski Yazı İşleri Şefi Şerif Mesutoğlu, kendini ateşe verdi. Tansiyonun yüksek olduğu dava duruşması, verilen aranın ardından 28 Mayıs'a ertelendi.

Mardin 3. Ağır Ceza Mahkemesi'nde görülen duruşmaya tutuksuz sanıklar Abdülkadir Deniz, Saime Ateş Mesutoğlu, Nursel Eser, Zinet Erdaş ve Zuhal Dalçin hazır bulundu.

Çeşitli cezaevlerinde tutuklu bulunan sanıklar Devran Aslan, Tahsin Erdaş, Şerif Mesutoğlu, Mehmet Deniz, Ahmet Deniz, Fikret Bağı, Fikret Deniz ve Vedat Erol ise Ses ve Görüntü Bilişim Sistemi (SEGBİS) aracılığıyla duruşmaya katıldı.

Kimlik tespiti ve iddianamenin okunmasının ardından sanıkların savunmaları alındı. Üzerlerine isnat edilen suçlamaları reddeden tutuklu sanıklar tahliyelerini, tutuksuz sanıklar ise beraatları yönünde karar verilmesini istedi.

İçişleri Bakanlığı müşteki avukatları, tutuklu sanıkların mevcut halinin devamını talep etti.

"Bana 'Ağabeyini emniyet müdürü öldürdü' dediler"

Duruşmada söz alan kaymakamın ağabeyi Ali Haydar Safitürk vahim iddialarda bulunarak, şunları söyledi:

"Ağabeyim şehit olmadan 3 ay önce eşini Konya'ya yerleştirme kararı aldı ve eşi Konya'ya gitmeden önce Sakarya'ya bize geldi. Dedi ki, 'Oradan kesinlikle çıkış yok, öldürecekler, siyasi olarak ne yapabiliyorsanız yapın.' Yine şehit olmadan sonra cuma günü bir kişi yanına gelmiş ve öldürüleceğini haber vermiş. Ama o kişi kim, hâlâ ortaya çıkartılmadı. Kim o kişi? Aslında herkes biliyor. Bir biz ve mahkeme heyeti bilmiyor. Mardin Milletvekili Ceyda Hanım'ın, 'O PKK"lıyı yanından çıkar' dediği kişi kim? (Ağabeyimin) Telefonu nerede, neden telefonu ortaya çıkartılmıyor? Olaydan sonra (ağabeyimin) koruma memuru Mehmet yanıma geldi ve 'Senin ağabeyini emniyet müdürü öldürdü' dedi. Biraz zaman geçtikten sonra tekrar yanıma geldi ve evimde bir gün kaldı. O zaman da, 'Benim ifademi almıyorlar, bu işin üzerinde dur! Senin kardeşini emniyet müdürü öldürdü, kanı yerde kalıyor. dedi. Koruma polisi Mehmet, sürekli Tahsin (Erdaş/tutuklu sanık) ile beraberdi, eğer Tahsin suçlu ise Mehmet de suçludur. Mehmet de emniyet müdürü de burada olması gerekir."

Baba Safitürk "ihmale" dikkat çekti

Daha sonra söz alan Baba Asım Safitürk ise yaralarının hâlâ kanadığını dile getirerek, duydukları ve yaşadıkları karşısında uykularının kaçtığını belirtti.

Saldırı sonrası yaşananları anlatan Baba Safitürk, "Benim çocuğum ilk olarak Derik'te bir sağlık ocağına götürülüyor. Yolda da kamyonlar ambulansın önünü kesiyor. Benim bildiğim bir vatan evladı yaralandığı zaman helikopter gelip hastaneye götürüyor. Şu an Afrin'de öyle değil mi? Ama benim evladım sağlık ocağına götürülüyor. Buradan da Kızıltepe Devlet Hastanesine götürülüyor. Bir müddet burada kaldıktan sonra Gaziantep'e sevk ediliyor. Gaziantep'te de eski devlet hastanesine götürülüyor. Bir buçuk yıldır mahkemeye devam ediyor ama bunlar sümen altı ediliyor. Eğer bu dünyada bu hesap sorulmazsa da ahirette mutlaka sorulacaktır. Benim çocuğum beklettikleri için şehit oldu. 'Adalet Mülkün Temelidir' deniliyor, inşallah adalet yerini bulacaktır." dedi.  

Sanık Mesutoğlu kendini ateşe verdi

Ses ve Görüntü Bilişim Sistemi (SEGBİS) üzerinden tutuklu bulunduğu Siverek Cezaevinden Mardin 3. Ağır Ceza Mahkemesine ifade veren eski Yazı İşleri Şefi Şerif Mesutoğlu, mahkeme heyetine önemli bir bilgi vermek için odada yalnız kalmak istediğini söyledi.

Mesutoğlu, mahkeme heyetinin oy birliği ile kabul ettiği talep sonrası boşaltılan odada kendisini ateşe verdi. Ceza İnfaz Koruma memurlarının müdahale ettiği Mesutoğlu'nu olay yerine gelen ambulansla hastaneye kaldırdığı öğrenildi.

"Katiller dışarıdadır"

Duruşmaya katılan Mesutoğlu'nun eşi Saime Ateş Mesutoğlu, dışarıda yaptığı açıklamada eşinin suçsuz olduğunu öne sürdü.

Mesutoğlu, "Katiller dışarıda dolaşıyor ama içeride olan Şerif Mesutoğlu kendini yaktı. 'Ben yapmadım' demesine rağmen her seferinde onun üzerine gidiyorlar. Katiller şu an dışarıda dolaşıyor, Kaymakamın kanı yerde şu anda. Telefonu ortada yok. Telefonu kırıyorlar, su ile temas ettiriyorlar. Bu telefonu kim kırdı, nerede bu telefon? Bu telefonu kim kırmışsa bu işi onlar yapmıştır. Aile diyor ki, 'Bunu emniyet müdürü yaptı.' Madem emniyet müdürü yaptıysa nerede bu emniyet müdürü, niçin çağırmıyorlar?" diye konuştu.  

"Hepimiz kendimizi yakacağız"

Bir başka tutuklu yakını ise şunları söyledi: "Cumhurbaşkanı Erdoğan"a sesleniyoruz: Katilleri çıkartın, biz katil değiliz. Hepimiz kendimizi yakacağız. Ailesi mahkemede her şeyi ortaya çıkardı, her şeyi söyledi. Katilleri ortaya çıkarsınlar, katiller dışarıdadır." 

"Adalet yerini bulsun diye kendini yaktı"

Sanık Şerif Mesutoğlu'nun annesi Hamşe ise "Mahkemeyi geciktiriyorlar, üstünü kapatmak istiyorlar. Ben Şerif Mesutoğlu"nun annesiyim, hapiste kendini yaktı. Adaletsizlik için adalet yerini bulsun diye... Kaymakamın katili oraya çıkmasını hepimiz istiyoruz." dedi.

Sanık Şerif"in Mesutoğlu'nun  babası Mesut de "Kaymakamı, Gaziantep"te sağlık ocağı gibi bir yere götürmüşler.  Gaziantep Emniyetinin raporuna göre, orada bir kişi yoğun bakıma girip çıkmış. Sonra Kaymakam vefat etmiş.  Televizyonlar şehit haberini altyazı geçince Derik güvenlik güçleri ve bu işi yapanlar silah patlatarak kutlama yaptılar." ifadelerini kullandı.

İstenilen ceza

İddianamede, Kaymakam Muhammet Fatih Safitürk"ün katledilmesi ile ilgili 15 şüpheli hakkında 3"er kez ağırlaştırılmış müebbet ve 54 yıla kadar hapis cezası isteniyor.

İddianamenin "önemli tespitler" kısmında, "Olay yerinde yapılan incelemelerde Safitürk"ün makamının karşısında bulunan tuvalet giderinde 10 santimetre altta ışığı yanar vaziyette dışarıdan çok düğmeli olduğu görülen kumanda (verici) olduğu değerlendirilen antenli cihaz bulunmuştur. Güvenlik kameraları görüntülerinde yapılan incelemede binanın arka kısmını çeken kameranın güncel saatten 4 dakika kadar geri olduğu tespit edilmiştir. Makam odasının bulunduğu katın tuvaletinden patlamadan yaklaşık 10 saniye sonra bir çift eldivenin atıldığı görülmüştür. Suikast eylemini gerçekleştiren kişi veya kişilerin saldırının hemen sonrasında tuvaletin camından attıkları eldivenler incelenmek üzere Adli Tıp Kurumuna gönderilmiştir." ifadeleri yer alıyor.

PKK adına asıl üst kontrol görevini zabıta görevlisi Vedat Erol"un yaptığı ifade edilen iddianamede, saldırıya ilişkin şüphelilerin birbirini psikolojik olarak motive ettiği vurgulanıyor. (M. Salih Keskin, Mehmet Aslan - İLKHA)






















 

Bu haberler de ilginizi çekebilir