Suudi Arabistan'da krallık için bir numaralı aday pozisyonunda olan Muhammed bin Salman ABD'ye gerçekleştirdiği ziyaret ve Trump ile yaptığı görüşmeyle gündemde.

Selman bir dizi ekonomik anlaşma yaptığı Trump ile bir de silah/mühimmat anlaşmaları yaptı. Hem de tam 12,5 milyar dolar değerinde...

ABD İHRACATI VE ORTA DOĞU
Dünyanın en çok silah, mühimmat ve ekipman satan ülkesi konusunda olan ABD bu alanda yaklaşık olarak elde ettiği 30 milyar dolarlık gelir ile askeri ihracatın dünyadaki en önemli temsilcilerinden biri. Özellikle kendileri için para kazanmanın en kolay yolu olan silah satışında Orta Doğu en büyük müşteri konumunda.

Orta Doğu'ya her yıl milyarlarca dolar değerinde satış gerçekleştiren ABD, bu konuda paraya olan düşkünlüğünü mevcut coğrafyalarda uyguladığı savaşçı politikalar ile gösteriyor. Her ne kadar ABD gelirinin büyük bir kısmı Orta Doğu'dan akan parayla kazanılırken, ABD bu noktada bölgedeki hedeflerinden de şaşmıyor. Örneğin satış yaparken uyguladığı bir "İsrail dengesi" bulunuyor...

KANUN İLE SABİT İSRAİL AYRINTISI
ABD Orta Doğu'ya daha çok silah satarak, daha pahalı ekipmanlar üzerinden daha da büyük paralar kazanabilir. Bu gelir şimdilik ABD için küçük çaplı füzeler/roketler, silahlar ve eski tip uçaklardan elde ediliyor. Bu durumun tek sebebi ise İsrail.

Orta Doğu'daki Arap devletleri her ne kadar ABD için sadık bir müşteri olsa da kendilerine bağlı olabilecek bir stratejik ortak konumunda değil. Bu yüzden ABD'nin değişmez müttefiki olan İsrail'e yönelik denge politikası burada önemli bir etken. Washington, Orta Doğu'da bir ülkeye silah satarken, o silahların İsrail'in teknolojisinden, donanımından üstün olmamasına dikkat ediyor.

Buna en yakın örnek ise, ABD'nin yeni nesil savaş uçağı olan F-35'in Orta Doğu'da yalnızca İsrail'e verilmesi olmuştu. Bu durum yalnızca bir ticari ayrıntıdan ibaret de değil. ABD'nin kendi kanunlarında yer alan bir maddeye dönüşen bu ayrıntı, ABD'nin "Silah İhracatının Kontrolü Kanunu"nda resmileşmiş, İsrail`in komşularına yapılacak her türden silâh satışının “İsrail`in elindeki niteliksel açıdan güçlü askerî yönü”nü olumsuz yönde etkilememesi gerektiği şeklinde madde olarak yer almıştır.

SUUDİ ARABİSTAN İLE YÜKSELEN ORTAKLIK
Özellikle 11 Eylül olayları sornasında gerilen ABD-Suudi Arabistan ilişkileri Kral Selman'ın tahta çıkması ve Veliaht Prens'in Selman olarak ilan edilmesiyle farklı bir yola girdi.

Özellikle ılımlı İslam modeline örnek gösterilen ülke haline gelen Suudi Arabistan, Veliaht Prens Selman ile yakın gelecekte ABD'nin en yakın ortaklarından biri olmaya hazırlanıyor. Öyle ki 6 milyar dolarlık iki ülke arasındaki silah anlaşmaları bu ziyarette iki katına çıkmış, alınacak silah ve mühimmatın da İsrail'e verilenden aşağı kalmayan yeni nesil donanımlar olduğu gözleniyor.

Kaynak: Haber7