• DOLAR 32.572
  • EURO 34.916
  • ALTIN 2427.42
  • ...
Üniversiteliler Dayanışma Platformu'ndan Suriye'ye Destek
Google News'te Doğruhaber'e abone olun. 

VAN- Basın açıklaması saat 12.30 sıralarında platform gönüllülerinin ve YYÜ öğrencilerinin katılımı ile gerçekleşti.

 

"Adalet ve Özgürlük Çağrısı Suriye'ye Ulaştı"
Basın açıklamasında konuşan Tayfur Bayraklı, Tunus'ta başlayıp daha sonra birçok Arap ülkesine yayılan özgürlük ve adalet çağrısının artık Suriye'ye de ulaştığını belirterek, "Esed Hanedanı'nın 43 yıllık hâkimiyetindeki mevcut rejim; darağaçları gölgesinde, kan, gözyaşı ve cesetler üzerinde hayatını zulümler devam ettiriyor. Buna rağmen kurulan baskı ve zulümlerden bıkan Suriye halkı, kanlar içerisinde adalet ve özgürlük çağrısını sürdürmeye devam ediyor." İfadelerini kullandı.

 

"Suriye Üzerine Derin Hesaplar Yapılıyor"
Şehirlerin tank ve füzelerle bombalandığı, erkeklerin katledilip kadınların tecavüze uğradığı Suriye'de şu ana kadar yaklaşık 10 bin insanın öldüğünü ve 100 binden fazla insanın da ülkelerini terk etmek zorunda kaldığını ifade eden Bayraklı, "Suriye sadece bir halkın destansı özgürlük mücadelesine sahne olmuyor, aynı zamanda bu halk ile rejim arasına konumlananların küresel hesaplaşmalarına da sahne oluyor. Soğuk savaş yöntemlerini farklı renk ve tonlarda sürdüren emperyalist vampir devletler, Suriye üzerinden derin hesaplaşma içerisine girmiş durumdular. İsrail'in güvenliğinin kırmızıçizgi olarak görüldüğü ve esasında ulusal çıkarların ön planda olduğu bu hesaplaşmada, kendilerinin kurtarıcı rollerini oynayabilmeleri için katliamların daha fazla sürmesi arzu edilmektedir." dedi.

 

"Gazeteciler İçin Somut Adımlar Atılmalı"
Suriye'ye gittikten sonra yakalanan gazeteciler Adem Özköse ve Hamit Coşkun'un 23 gündür Suriye istihbaratının elinde olduğunu ve bu durumu da gündemden düşürmeyeceklerini söyleyen Bayraklı, "Suriye'de yaşanan katliamları yerinde belgelemek ve bunu dünya kamuoyunun gündemine sokmak için Suriye'ye gizli yollardan giren gazeteci kardeşlerimiz, günlerdir Suriye rejiminin elindeler. Türkiye'deki kamuoyunun ve hükümetin bu konuyla ilgilendiklerini bilmekteyiz fakat bizler daha somut adımların atılmasını bekliyoruz." diye konuştu.

 

"Zulme Karşı Çıkmak Vicdani Bir Sorumluluktur"
Yaşanan zulümlerin karşısında durmanın kardeşlik hukukunun bir gereği ve vicdani bir sorumluluk olduğunu, yerli ve emperyalist zalimlerin, mezhepçi tutkuların karşısında duracaklarını ifade eden Bayraklı, "Bizler Üniversiteliler Dayanışma Platformu olarak bu işin peşini bırakmayacağımızı, mültecilerin zalim rejimlerin kucağına atılmasını kabul etmediğimizi ve ensar olma yolunda mülteci kamplarını ziyaret edeceğimizi dile getirmek istiyoruz. Baskıcı, zalim iktidarların zulümlerine karşı tüm Ümmeti ve insanlığı duyarlılığa, Müslüman halklarla dayanışmaya davet ediyoruz." dedi. (Serdar Anlamaz-İLKHA)

Bu haberler de ilginizi çekebilir