• DOLAR 32.514
  • EURO 34.573
  • ALTIN 2490.27
  • ...
Şubat`tın bir diğer adı Şehadet`tir
Google News'te Doğruhaber'e abone olun. 

MÜMİNE MELEK DENİZ/DOĞRUHABER

Yine Şubat ayındayız... Şubat sadece kış aylarından bir ay değildir. Şubat demek şehadet demektir. Allah yolunda can veren azîz şehitlerin mübarek kanlarının döküldüğü aydır. Hasan El- Benna'dan İskilipli Atıf Hoca`ya, Metin Yüksel'den Malcolm X'e, Abbas Musavi'den Zelimhan Yardarbiyev'e kadar birçok sembol ismin şubat ayında şehit edilmesi nedeniyle "Şubat Ayı Şehadet Ayı" olarak tanımlanıyor. Peki, kimdir bunlar? Neler yaşadılar? Niçin şehit oldular? Eminim ki birçok kardeşimiz bu soruların cevaplarını biliyor, fakat yine eminin ki bazı kardeşlerimiz ise bunlardan bihaber olarak yaşıyor... İslâm davası bu günlere kadar geldiyse birilerinin mücadelesi sayesinde gelmiştir. İslam'ın yok olması, Müslümanların dinlerinden bihaber yaşaması İslam düşmanlarının en çok istediği konuların başında geliyor, onlar bunun için çalışırken azîz şehitlerimiz ise bunları önlemek, İslam dinini insanlara anlatmak için büyük çalışmalara imza atmışlardır. O zamanın zor şartları onları asla yıldırmamış, aksine büyük bir aşk ile çalışmalarda bulunmuşlardı. Şehit Metin Yüksel "En büyük ibadet hakkı müdafaa etmektir." Diyerek İstanbul'un Fatih ilçesinde büyük bir mücadele vermiş ve İslam düşmanlarının karşısında durarak onları büyük bir hezimete uğratmıştı. Malcolm X ise "Allah dilediği kimseye hidayet eder"((Bakara/272) âyetinin bizlere fiili olarak bir göstergesidir. Bulunduğu bataklıktan çıkarak İslâm dini ile tanışmış ve hidayete ermişti. Amerika'da İslam dinini yaymak, hakkı, hakikati insanlara anlatmak için büyük bir mücadele vermiş ve yoğun bir kitlenin İslam ile buluşmasını sağlamıştı. Kendisi " Bütün uyuyanları uyandırmaya bir tek uyanık yeter." Diyerek tek başına yürüttüğü çalışmalar ile Amerikan halkının kurtarıcısı olmuştur. Bizler yaptığımız yahut yapacağımız bütün işlerde samimiyet olmasının gerekliliğine vurgu yaparız ve bunun en büyük örneklerinden biri de Hasan el Benna'nın başını çektiği "İhvan-ı Müslimin" hareketidir. Bu hareket sadece 6-7 kişi ile başlamış ve zamanla büyük bir devlet hâline gelmiştir. Sadece samimiyet, kararlılık ve mücadele ile birlikte Allah'ın yardımıyla büyük başarılar elde etmişlerdir. Üzerinde durup tefekkür ettiğimizde ise "Şehadet" mertebesinin herkese nasip olamayacağını anlayabiliyoruz. Yapılan bütün mücadeleler İslam dininin yeryüzünde hâkim olması adına yapılmış ve yapılmaya da devam edecektir. Hepimiz birer İslam temsilcisi olmalıyız, büyük bir davanın bayraktarlığını yapmaya gayret göstermeliyiz. Kendimizi bu şekilde yetiştirmeli ve bu bilinç ile hareket etmeliyiz, yapılan büyük mücadeleler bizler için yapılmış ve bizler de bunu devam ettirmekle meşgul olmalıyız. Hakkın yanında bâtılın karşında her daim durarak onları yenilgiye uğratmak, bu uğurda mücadele vermek her Müslüman bireyin üzerine farz olan bir şeydir. Bizler İslam`ın öngördüğü bir hayat istiyorsak hiç şüphesiz ki bunu kazanmak içinde çokça çalışmamız gerekecektir. "Siz evlerinizde İslam devleti kurun ki, Allah sokaklarınızı İslamlaştırsın." Diyen Hasan El-Benna'ya kulak vererek hareket edelim. Allah`u Teâla aziz şehidlerimizin şehadetlerini kabul buyursun ve bizleri de onların yolundan giden fertler kılsın inşaAllah
 

Bu haberler de ilginizi çekebilir