• DOLAR 32.51
  • EURO 34.783
  • ALTIN 2499.528
  • ...
Gayret mi slogan mı?
Google News'te Doğruhaber'e abone olun. 

    Kur`an`da emek, çaba, gayret, zorluk, sıkıntı, meşakkat, mücadele gibi kelimelerin karşılığı olarak “sa`y”, “amel”, “cihad”, “kadih” kavramları kullanılmıştır. Sa`y kelimesi s-a-y kökünden türemiş bir mastardır. Fiil; sözlükte koşmak, hızlı hareket etmek, ilerlemek, çalışmak, çabalamak, gayret etmek gibi anlamlara gelir. Kadih kelimesi k-d-h fiilinin ismi failidir. Çok sıkı çalışan, çabalayan, emek harcayan, gibi anlamlarda kullanılmıştır. Cihad kelimesi c-h-d kökünden türeme bir mastardır. Çaba, gayret, güç, kuvvet, emek, güçlük, zorluk, sıkıntı, meşakkat anlamlarında kullanılmıştır. Amel kelimesi ise a-m-l kökünden türemiş bir mastardır. Çalışma, çabalama, iş yapmak, emek, çok çaba ve gayret göstermek gibi anlamlarında kullanılmıştır.

   Kavramlarımız gayet nettir. Belki de bugün en çok eksik olduğumuz konu gayrettir. İş kelama gelince kimseye fırsat vermeden konuşmalarımız, tenkitlerimiz, sloganlarımız fazlasıyla ve karşımızdaki gerçek, hareketsizlik. İnsan hayatına kendi fiilleriyle yön verir. Hedeflerine ulaşma yönünde gösterdiği aktivite, başarıya götürebileceği gibi bu süreçte gösterilecek atalet de onu başarısızlığa ve yıkıma götürür. Bu bir sünnetullahtır, realitedir. Rabbimizin kâfir mümin ayrımı yapmaksızın tüm insanlar için bu dünyada geçerli olan değişmez yasasıdır. Rahman isminin tecellisiyle, bu dünyada bireylerin kimliklerine bakmadan bütün insanlara çaba ve gayretleri, emekleri doğrultusunda adilce verir. İçinde yaşadığımız devirde dünyevi iktidarın batının elinde olması buna delildir. Bu, onların dünyevi iktidarı ellerinde tutmak ve ona sahip olmak için müminlerin Allah`ın dinini dünyaya hâkim kılmak noktasındaki çaba ve gayretlerinden, harcadıkları emekten daha fazla bir emek ortaya koyduklarının bir sonucudur. Şüphesiz ki Allah başarıyı hak edene verecektir. Uğrunda bedel ödenmeyen bir mücadele başarıya ulaşamaz. Hele ki günümüzdeki Müslümanların tembelliği sanırsın cennetle müjdelenmiş havası onu tamamıyla tembelliğe atmıştır. İslam`ın bireysel ve toplumsal şahitliğini yapmak, gerçek anlamda Müslümanca yaşamak kolay bir iş değildir.   Müminlerin, doğruları bilmeleri, Kur`anî düşünmeleri ve ibadetlerini yaşamaları yeterli değildir. Kur`an hayata müdahale etmeyi, toplumsal yaşamdaki ifsadı gidermeyi amaçlar. Bununla beraber bu kitap, hayatla ve sosyal yaşamla ilgi kurarak maddi anlamda da insanı başarıya götüren bir kitaptır. Maddi düşünmemeliyiz, önemli olan manevi olandır ”gibi düşüncelerle geleneksel bir tevekkül anlayışı içerisine girmek, olumsuzluğu meşrulaştırma ve kendi tembelliğimize, ataletimize kılıf uydurmaktan başka bir şey değildir. İslam bu değildir. İslam`ın bizden istediği imanla beraber ameldir. Birçok ayette iman ve amel birlikte zikredilir. Küfrün karşısında kimliğimizle var olabilmek için başarıya ulaşmak için şu hasletleri barındırmak lazım: Mücadeleci olmak, kabul etmemek, kılıf uydurmamak, söz ve fiilde birlikte hareket halinde olmaktır. Sabırlı olmak: Başarıya ulaşmak bir süreçtir. Vadeli planlar yapmak. Eyyamcı olmamak. Feragat etmek: Şüphesiz ki fedakârlık inancın sonucudur, samimiyetin, adanmışlığın göstergesidir, zamanından vermektir. Ümit var olmak: Karamsarlık, başarı önündeki en büyük engeldir. İnsan ümit ettiği müddetçe hedefine ulaşma yolunda çaba sarf etmeye çalışır. Başarıya, kurtuluşa ulaşmak emeksiz olmaz. Dava ancak uğrunda yapılacak fedakârlıklarla yükselir. Hiç bir başarı, bilgi, emek ve inanç faktörleri olmadan gerçekleşmez. Kavramları anlayanlardan olmak temennisiyle...

FATMA ALTUNTOP

Bu haberler de ilginizi çekebilir