• DOLAR 32.504
  • EURO 34.783
  • ALTIN 2499.528
  • ...
Sır saklamak bir erdemdir
Google News'te Doğruhaber'e abone olun. 

Farklı bir güven ve sorumluluk örneği de hiç şüphesiz ki sır saklamadır. Her insanın, her âilenin kendine ait sırları vardır. Hatta her hareketin, milletin ve devletin saklanması gereken sırları vardır. Adına sır denilmese bile her bilinen, her konuşulan şey başkalarına aktarılmaz. Sırlar başkalarına aktarıldığında duyguların yaralanmasına, acıların veya acı duyguların yaşanmasına, gönüllerin kırılmasına sebep olurlar.

Sır sayılan şeylerin bir bölümü de mahremiyet taşıyan veya şahsın kendisiyle ilgili, başkasının duymasından, bilmesinden hoşlanmayacağı sırlardır. Bu tür, kimsenin bilmediği fakat merak uyandırıcı bulacağı bilgileri, özellikleri, haberleri anlatmak, yaymak da bazıları için cezbedicidir. Bu duyguya karşı koymak da bir irade, bir şuur işidir. Sır saklayabilmek, kendisine güvenerek derdini açan sır sahibine ihanet etmemek de bir vefalılıktır, takdir edilmesi gereken bir haslettir.

Bizim burada ‘sır saklamak` derken kastettiğimiz, bir insanın kendi sırrını kendisinin saklayamayarak başkasına söyleyip ondan saklamasını istemesi değildir. Çünkü böyle bir davranış sır sahibi tarafından gösterilen iradesizliktir. Kendi yapamadığını başkasından istemektir. Bunun doğru olmadığını ifade için ‘İki kişinin bildiği, artık sır değildir` denmiştir.

Hz. Ali, ‘Sırrın senin esirindir. Eğer onu bir başkasına söylersen sen onun esiri olursun` diyerek bu gerçeğe işaret etmiştir. Elbette ki böyle olur, kendisine sakla diye söylenen bir sırrı saklayabilen insan da takdir edilmeye değer insandır. Ancak biz burada ‘saklanması gereken sır` derken şahid olunan, istişare için kendisiyle konuşulurken öğrenilen, aile içinde veya güven atmosferinin hâkim olduğu bir yerde konuşulan, duyulan, yaşanılan sırları kastediyoruz.

Abdullah İbn Mes`ûd (RA) çocuk denecek yaşlarda Allah Resulü (SAV)`ne hizmete başlamış ve çok geçmeden “Allah Resulü`nün Sırdaşı” olarak anılır olmuştur. Ondan Allah Resulü (SAV) ile ilgili sır manası taşıyan hiçbir rivayet bilmiyoruz.

Sır saklamayla ilgili bir hatırayı Abdullah İbn Ca`fer (RA) anlatıyor. Abdullah İbn Ca`fer şöyle diyor: “Bir gün Resûlullah (SAV) beni terkisine bindirdi ve bana bir şey söyledi. Ben onun bu söylediğini hiçbir insana söylemem.” (Müslim)

Çocuk yaşlarında Allah Resulü`nden bu sırrı duyan Abdullah`tan, sonraki yıllarda bu sırrın ne olduğuna dair herhangi bir rivayetin olmadığını biliyoruz.

 

Bu haberler de ilginizi çekebilir