Tecessüs
Herhangi bir şeyin iç yüzünü, gizli tarafını, kusurunu araştırma, merak etme manasındadır.
Casus kelimesi de aynı kökten türetilmiştir.
Tecessüs kelimesi Kur’an-ı Kerim’de sadece bir ayette geçmektedir:
“Ey iman edenler! Zandan çok kaçının. Çünkü zannın bir kısmı günahtır. Tecessüs etmeyin (birbirinizin gizli yönlerini araştırmayın). Kiminiz de kiminizin gıybetini yapıp arkasından çekiştirmesin. Biriniz, ölmüş kardeşinin etini yemekten hoşlanır mı? İşte bundan tiksindiniz. O halde Allah ‘tan korkun. Şüphesiz Allah, tövbeyi çok kabul edendir, çok esirgeyicidir” (Hucurât,12).
Resulullah (s.a.s) şöyle buyurmuştur: “Zandan kaçının. Çünkü zan, sözlerin en yalanıdır. Tecessüste bulunmayın, birbirinizin içyüzünü araştırmayın, birbirinizin sözlerine kulak kabartmayın, birbirinizle yarışmayın, birbirinizi çekememezlik etmeyin, birbirinize karşı buğzetmeyin, birbirinize sırtınızı dönmeyin ve ey Allah’ın kulları kardeşler olun” (İbn Kesir, Tefsir VII, 357).
İnsanların ayıplarının peşine düşersen, şüphesiz onları fesada uğratırsınız” (İbn Kesir, Tefsir, VII, 358).
“Ey dili ile inanıp, iman kalbine işlemeyenler topluluğu! Müslümanları gıybet etmeyiniz. Onların ayıplarını araştırmayınız. Kim onların ayıplarını araştırırsa Allah da onların ayıplarını araştırır. Allah kimin ayıbını araştırırsa onun evinin içinde dahi ayıbını açar, perişan eder” (Ebu Davûd, Edeb, 40; Ayrıca bk. Tirmizî, Birr, 84).