ENES DURMAZ - İSTANBUL

İstanbul'da Beytülmakdis Öncüleri Derneği ile Uluslararası Kudüs ve Filistin'e Destek Birliğince "Direnen Halk Fedakar Ümmet" başlığıyla 9. Beytülmakdis Kanaat Önderleri Forumu düzenlendi. İslam dünyasından birçok alim ve kanaat önderinin katıldığı forumda "İsrail'le olan ilişkileri normalleştirmeye karşı direniş" çalıştayı sonrası okunan sonuç bildirgesinde "Filistin toprakları İslam'ın kutsal topraklarındandır. Kimsenin herhangi bir bahaneyle onun bir kısmından veya en ufak bir parçasından taviz vermeye hakkı yoktur." ifadelerine yer verildi. Programa Siirt Milletvekili Yasin Aktay ve İstanbul Milletvekili Nurettin Nebati de katılarak birer konuşma gerçekleştirdi. Programı takip edenler arasında bulunan HÜDA PAR Genel Başkan Yardımcısı Sait Şahin, program sonunda yaptığı değerlendirmede, “Özellikle Suriye`deki iç savaş sonrası ümmetin diğer unsurları gibi zarar gören HAMAS`ın arayış adına attığı adımlar, kendi şartlarında değerlendirilmeli ve anlayışla karşılanmalı. Ümmet olarak bu süreçte HAMAS`a omuz verilmeli ve arkasında durulmalı.” şeklinde konuştu.

FİLİSTİN`DE TÜM GRUPLAR İŞGALE KARŞI MÜCADELEDE BEDEL ÖDÜYOR

Hamas diaspora başkanı Mahir Salah, Kudüs öncüleri 9. İstanbul forumuna katılarak burada bir konuşma yaptı. Mahir salah, Filistin uzlaşısı le ilgili olarak şunları söyledi; “Biz bu uzlaşmayı iç barışın sağlanması amacıyla yaptık. Hamas bu konuda üzerinde düşen her şeyi fazlasıyla yaptı. Filistin`de tüm gruplar işgale karşı mücadelede bedel ödüyor. Tüm grupların İsrail zindanlarında mensupları vardır. Binaenaleyh Filistin davası sadece Hamas`ın davası değildir. Biz bu konuda iç barışın sağlanmasını ve Filistin halkının hayatı zorlaştıran ekonomik sosyal bazı sorunlarının çözülmesini hedefliyoruz.”

DİRENİŞ, HAMAS`IN İSMİNDE VARDIR

Mahir Salah, “Hamas direnişi bıraktı mı?” yönündeki bir soru üzerine Salah; “Direniş, Hamas`ın isminde vardır. Özünde vardır. Hamas`ın açılımı “Filistin İslami Direniş Hareketi” şeklindedir. Bizim ismimizi değiştirdiğimizi duydunuz mu? Biz ismimizi değiştirmedikçe böyle bir şey olmayacak demektir. Nitekim biz uzlaşı da her şeyi konuştuk ama silahların bırakılmasını konuşmadık. Çünkü bu, söz konusu bile değildir. Fakat zaman zaman şartlar, hassas merhaleler bazen farklı seçenekleri dayatıyor. Bütün mesele budur.” diye konuştu.

HAMAS NE YAPMAK İSTİYOR?

İstanbul`da gerçekleştirilen programın üç açıdan önemli olduğunu söyleyen HÜDA PAR Genel Başkan Yardımcısı Sait Şahin, “Birincisi; 50`den fazla ülkeden heyetler düzeyinde katılımcı ile bir istişare programı oldu. Programda, ümmetin içinde Filistin Davasına ilginin canlılığı ve direniş ruhunun varlığı sergilenmesi ümitlerimizi tazeledi. İkincisi; son dönemlerde HAMAS ile ilgili farklı gelişmeler yaşanıyordu. Önce yeni siyaset belgelerini yayınladılar. Sonra Gazze`nin yönetimini El-Fetih hükümetine devretmeye hazır olduklarını açıkladılar. Bu kapsamda Kahire`de Mısır`ın arabuluculuğunda görüşmeler gerçekleştirildi. Tabi bu gelişmeler dışarıda; ne oluyor, HAMAS ne yapmak istiyor, direnişin geleceği ne olacak gibi sorulara ve meraklara sebebiyet verdi. Programa katılan HAMAS`ın dış sorumlusu Mahir Salah, sunumunda ve sonrasında sorulara verdiği cevaplarla, bu konulara açıklık getirdi. Filistin içinde bir bütünlük sağlayarak israil karşıtı cepheyi güçlendirmek ve uzun zamandır şiddetli bir ambargo ve abluka altında kalan Gazze`ye nefes aldırmak istediklerini söyledi. Fakat tavizler vermediklerini ve sadece kendi yönetim haklarından vazgeçtiklerini açıkladı. HAMAS`ın varlığının silahlı direniş olduğunu, bundan vazgeçmedikleri gibi, bunu pazarlık konusu dahi yapmayacaklarının altını özellikle çizdi.” ifadelerini kullandı.

ÜMMET OLARAK BU SÜREÇTE HAMAS`A OMUZ VERİLMELİ VE ARKASINDA DURULMALI

Şahin, son olarak şunları söyledi; “Üçüncüsü; İslam ülkelerinin israil ile “normalleşme” amaçlı geliştirmeye çalıştıkları ilişkilere karşı sert bir duruş ortaya kondu. HÜDA PAR olarak biz; Mescid-i Aksa`yı ve Filistin Davası`nı, ümmeti birleştirecek olan siyasi kıble olarak görüyoruz. Bütün ihtilaflar ve iç çatışmalar terk edilerek bu zemin güçlendirilmeli ve ümmet, bu zeminde buluşmalı. Özellikle Suriye`deki iç savaş sonrası ümmetin diğer unsurları gibi zarar gören HAMAS`ın arayış adına attığı adımlar, kendi şartlarında değerlendirilmeli ve anlayışla karşılanmalı. Ümmet olarak bu süreçte HAMAS`a omuz verilmeli ve arkasında durulmalı. Ayrıca başta Suudi Arabistan olmak üzere bazı İslam ülkelerinin israil ile normalleşme çabalarını İslam`a, Müslümanlara, Kudüs`e büyük bir ihanet olarak görüyoruz.”    

KUDÜS ÖNCÜLERİ 9. İSTANBUL FORUMU SONUÇ BİLDİRİSİ

Program sonunda Lübnanlı Müslüman Alimler Heyeti Başkanı Raid Huleyhil tarafından sonuç bildirgesi okundu. Bildirgede şunlar ifade edildi;

-İsrail`le normalleşme sürecinde İslam âlimlerinin bir bildirge hazırlaması kararlaştırılmış, bu amaçla İslam âleminin farklı bölgelerindeki âlimlerin görüşlerinin alınması için bir komite oluşturulmuştur.

-Âlimler Siyonist rejimle yapılacak ekonomik, siyasi, sosyal, kültürel, sportif her türlü normalleşmenin İslam`a göre haram olduğunu vurgulayarak İsrail`le normalleşme yönünde yapılan her çağrının özelde Filistin için genelde tüm İslam ümmeti için tehlike arz ettiğini dolayısıyla reddedilmesi gerektiğini ifade etmektedirler.

-Âlimler, Filistin topraklarının İslam toprakları olduğunu binaenaleyh bu konuda ödün vermenin mümkün olmadığını ilan ediyorlar.

-Âlimler İsrail`le normalleşme savunucuları üzerindeki fıkhi meşruiyetin kaldırılması gerektiğini zira İslam fıkhına göre bunun izahının mümkün olmadığını deklare ediyorlar.

-İslam âlimleri İsrail`le normalleşmeye karşı çıkan İslam topluluklarını, sivil toplum kuruluşlarını, tanınmış şahsiyetleri, bireyleri takdir etmekte bu konuda çalışmalarının azimle devam etmesini istemektedir. Bu bağlamda İsrail`le yapılan her türlü gizli anlaşmanın deşifre edilmesi gerektiği çağrısında bulunmaktadırlar

-İslam âlimleri Siyonist İsrail`le her türlü normalleşme girişimlerinin önünde durulması gerektiğini, bunun için her türlü gayretin gösterilmesinin İslami bir zorunluluk olduğunu hatırlatıyorlar.

-İslam âlimleri, İslam âlemindeki hükümetleri, sivil toplum kuruluşları ve herkesi Filistin davasına sahip çıkmaya Filistinlilerle her türlü desteği vermeye çağırmaktadır.  

FORUMA KATILAN ALİMLER HEYETİ

Beytülmakdis Öncüleri Derneği ile Uluslararası Kudüs ve Filistin'e Destek Birliğince 2 gün süreyle düzenlenen foruma, "Âlimler ve Medreseler Birliği (İttihad'ul- Ulema), Dünya Müslüman Alimler Birliği", "Müslüman Alimler Birliği (Rabıta)", "Yurt Dışındaki Filistinli Alimler Heyeti", "Sudanlı Alimler Heyeti", "Libya Alimler Heyeti", "Irak Davetçi ve Hatipler Derneği", "Suriye Alimler Birliği" ve "Mağrip Arap Alimler Birliği" gibi oluşumlar katıldı.