ADANA- Dün akşam BDP`li korsan göstericilerin Kıbrıs caddesinde bulunan Mustazaf Der Adana Şubesine yönelik gerçekleştirdiği saldırı esnasında; haber verilmesine rağmen bir türlü gelmeyen ve nihayet dernek üyelerince saldırı püskürtüldükten sonra olay yerine intikal eden Adana Polisi, başka bir skandala daha imza attı.

Olayların yatışmasından sonra güvenlik önlemleri alarak nöbet tutmaya başlayan polis, yaralılar ve işyerlerindeki hasarlarla ilgili inceleme başlattı. İnceleme kapsamında Mustazaf Der yetkililerinden derneğin önünde bulunan güvenlik kameralarının görüntülerini istedi. Dernek yetkilileri kameranın çalışmadığını ve dolayısı ile görüntü bulunmadığını söylediler. Buna rağmen bilgisayar hardiskini almak istemeleri üzerine dernek yetkilileri bununla ilgili savcılıktan izin alınmasını talep etti.

Oradan ayrılan polisler kısa bir süre sonra savcılık izinlerinin olduğunu belirtip ellerindeki evrakı dernek yetkilisine gösterdi. Söz konusu evrakta; Mustazaf Der ibaresinin yanında ( Hizbullah Terör Örgütüne yakınlığıyla bilinen Mustazaf Der) şeklinde bir ibarenin yazılı yer alması üzerine dernek yetkilileri ile polisler arasında çarpıcı diyaloglar geçti.

Derneklerinin bu şekilde fişlenmek suretiyle savcılık ve hâkimlikte suçlu lanse edilmek istendiği belirtildi. Bu belgenin bir fotokopisinin kendilerine verilmesi istendi. Belgenin fotokopisini vermeye yanaşmayan polis, amaçlarının bu şekilde olmadığında ısrar etti.

Dernek üyelerinin ısrarlı soruları karşısında bocalayan ve cevap veremeyen polislerin ellerindeki belgenin, kanunsuz olduğu ortaya çıktı. Bunun üzerine özür dileyen polisler, resmi evrak dedikleri belgeyi yırtarak imha ettiler. Daha sonra da hardiski almadan dernekten ayrıldılar.

BDP`lilerin saldırılarının ardın bir de polisin düzmece belgeleri ile komplo kurmak istemesine anlam veremediklerini belirten Mustazaf Der yetkilileri; "Söz konusu bu sahte belgede yer alan ( Hizbullah Terör Örgütüne yakınlığıyla bilinen Mustazaf Der) yazılı ibare tamamıyla bizler için terör kelimesi kullanmak suretiyle bir yerlere suçlu gösterme ve derneğimizle ilgili ön yargı oluşturmaya yöneliktir. Geçmişte polisin bu işgüzar çabası ile birçok üyemiz yakalanmış ve oluşturulan bu sihirli sözcükle hâkimler yönlendirilmek suretiyle cezaevine atılmıştır.

Söz konusu bu belgenin işgüzar polislerin komplosu olduğunu bildiğimizden bir adet fotokopisini istedik. Ancak bu belgenin düzmece olduğunu bilen polis, buna yanaşmayarak vermemiş. Sonradan da savcının imzası olduğunu söylediği bu belgeyi bizden özür dileyerek, yırtmak suretiyle imha etmiştir.

Resmi bir belgenin ve özellikle savcının imzası bulunan bir evrakın, böyle kolayca yırtılamayacağını biliyor bu evrakın polisler tarafından savcıdan habersiz üretildiğini düşünüyoruz. Bunla ilgili Dernek avukatlarımız aracılığıyla girişimlerimiz olacak."dediler. Sahte evrak düzenleyen ve bunu imha eden polislerin ortaya çıkartılması için yetkilileri göreve çağırdılar.

İLKHA