• DOLAR 32.347
  • EURO 35.103
  • ALTIN 2321.8
  • ...
O HALDE GEREĞİ DÜŞÜNÜLSÜN
Google News'te Doğruhaber'e abone olun. 

Mehmet Erkan Yavuz/DOĞRUHABER

Yeni Adli yıl açılış törenine Yargıtay Başkanı İsmail Rüştü Cirit`in, ‘Hakimlik ve savcılık mesleğini icra edenlerin yaklaşık 1/3'ünün terörist faaliyetlerin odağında yer alması` sözleri damga vurdu. Cirit`in bu sözlerinin ardından kamuoyu, başta Sivas davası, Hizbullah, Hizb-ut Tahrir ve diğer İslami davalardan ‘terörist` hakim ve savcılar tarafından mağdur edilip hayatları çalınanlar hakkında gereğinin derhal yapılmasını bekliyor.

Adli yıl açılış yıl dönümünde Adalet Bakanı Abdulhamit Gül ve Yargıtay Başkanı Yargıtay Başkanı İsmail Rüştü Cirit`ten, önemli ve çarpıcı açıklamalar geldi. Gül ve Cirit`in verdiği ortak mesajda, halkın yargıya olan güvensizliği dikkat çekti. Halkın yargıya duyduğu bu güvensizliğin nedeninin ise geçmiş dönemlerde hakim ve savcıların verdikleri haksız kararlarla oluşturduğu mağduriyetlere vurgu yapıldı.

“GÖREVİMİZ OBJEKTİF DELİLLERE GÖRE KARAR VERMEK”
Yargıtay Başkanı İsmail Rüştü Cirit, yeni adli yıl açılış töreninde yaptığı konuşmada, FETÖ yargılamalarına ilişkin, "Bizim görevimiz, duyguyla, coşkuyla, ön yargıyla davranmak değil, Türk hukuk sisteminin son yıllarda büyük bir başarı ile yükselttiği insan haklarına ilişkin standartlardan taviz vermeden objektif delillere göre karar vermektir." dedi.

“HAKİM VE SAVCILARIN 1/3'Ü TERÖRİST FAALİYETLERİN ODAĞINDA”
Yargıdaki FETÖ yapılanmasına ilişkin önemli değerlendirmelerde bulunan Cirit, şöyle konuştu: "Tamamen bir güven mesleği olan hakimlik ve savcılık mesleğini icra edenlerin yaklaşık 1/3'ünün terörist faaliyetlerin odağında yer alması, halkın gözünde yargıya olan güveni elbette sarsacak bir durumdur. Toplumun en çok güven duyması gereken meslek mensuplarının bir terör örgütünün amaçları doğrultusunda hareket etme ihtimali dahi, tek başına bir toplumun şaşkınlık ve sarsıntı yaşamasına yeterlidir."

"ADALETTEN BAŞKA BORCUMUZ YOK!"
Cirit, FETÖ'nün darbe girişiminin ardından görevden alınarak hakim karşısına çıkan eski yargı mensuplarına dair, şunları kaydetti: "Emanete ihanet ederek, kamu görevini ve özellikle yargı yetkisini belli bir örgütün amaçları doğrultusunda kullananlara adaletten başka bir borcumuz bulunmamaktadır. Bu kişilerin, adil bir şekilde yargılanması, hukukumuzda öngörülen cezalara çarptırılması ve sarsılan kamu düzeninin yeniden tesisi kuşkusuz sağlanacaktır."

“GEÇMİŞTEKİ BAZI KARARLAR SİSTEMİN MEŞRUİYETİNİ KEMİRMİŞTİR”
Yeni Adli Yılın başlamasıyla bir mesaj yayımlayan Adalet Bakanı Abdulhamit Gül ise, "Geçmişteki bazı yargısal karar ve tasarrufların, hukuk dışı amaç ve tasavvurlarla birlikte anılması sistemin üzerine düşen en büyük gölge, sistemin meşruiyetini kemiren büyük bir tehlike olmuştur." dedi.
Yargı sisteminin insana hizmet eden bir araç olarak işlevsel kılınması ve doğru işlemesini sağlamanın herkesin ortak gayesi olduğunu belirten Gül, "Birlik ve bekamızın, güvenlik ve özgürlüklerin, hak ve adaletin en güçlü teminatı hızlı ve etkin işleyen yargı sistemimizdir. Hukuku, ölçülebilir bir değer haline getiren yargı sistemimizi, insana hizmet eden bir araç olarak işlevsel kılmak ve doğru işlemesini sağlamak, hepimizin ortak gayesidir." diye ifade etti.

“YARGI TARAFSIZ HAKEMLİK VASFINI KORUMALI”
"Tarihi tecrübelerle sabittir ki yargı erki, toplumdaki ihtilafların tek elden çözümünü sağlayan hakemlik vasfını koruyabildiği ölçüde toplumsal barış, huzur ve ilerlemenin itici gücü olmuş, bu vasfından uzaklaştığı ölçüde ise sosyal ve siyasal çatışmaların tarafı, hatta sebebi ve kaynağı haline gelmiştir." diyen Gül, mesajının devamında, "Milletimiz yargının hakemlik vasfını kaybederek ideolojik bir aygıta dönüştüğünde, adalet terazisinin nasıl şaştığını; 27 Mayıs`ta, 12 Eylül`de, 28 Şubat`ta görmüş, yaşamıştır. Çok daha vahimi ise 17-25 Aralık darbe girişiminde görüldüğü üzere, cüppelerini örgüt rütbelerini gizleme aracı kılan, temel karakteri yalan, iftira ve kumpas olan bir örgütün mensuplarının yargıda varlık göstermesi olmuştur." ifadelerini kullandı.

Geçmişteki bazı hukuk dışı yargısal kararların sistemin meşruiyetini kemiren büyük bir tehlike olduğunun altını çizen Gül, şu ifadeleri kullandı: "Bireysel aklı ve vicdanı pusula olarak kendisine yetmeyenler, istikameti başkalarından alarak adalet mekanizmasını araçsallaştırmış ve bizzat kendi varlık nedenine yabancılaşmıştır. Geçmişteki bazı yargısal karar ve tasarrufların, hukuk dışı amaç ve tasavvurlarla birlikte anılması sistemin üzerine düşen en büyük gölge, sistemin meşruiyetini kemiren büyük bir tehlike olmuştur."

“İYİLEŞTİRİCİ UYGULAMA VE ÖNLEMLER ÜZERİNDE ÇALIŞIYORUZ”
Adalet sisteminin güçlenmesi doğrultusunda son 16 yılda önemli reformlar hayata geçirdiklerini ifade eden Gül, "Yeni adli yılda, yargı sistemimizin geride bıraktığımız dönemlere nazaran daha hızlı ve etkin çalışması amacıyla birçok iyileştirici uygulama ve önlemler üzerinde çalışıyoruz. Hakkını arayan vatandaşlarımız için yargı süreçlerinin tatmin edici ve hızlı olması birinci önceliğimizdir. Nitekim hak ve özgürlüklerin genişletilmesi, hukukun üstünlüğünün sağlanması ve adalet sisteminin güçlenmesi doğrultusunda son 16 yılda birçok önemli reformu hayata geçirdik." dedi.

“YARGIDA REFORM ÇALIŞMALARIMIZ DEVAM EDECEK”
Adalet Bakanı Gül, yapılan çalışmaları şöyle özetledi; "Bu kapsamda işkenceye sıfır tolerans anlayışı, çocuk haklarının geliştirilmesi, kişisel verilerin korunması, kadınlara yönelik pozitif ayrımcılık, Anayasa Mahkemesi`ne bireysel başvuru hakkı, Kamu Denetçiliği Kurumu ile idarenin demokratik denetimi, bilgi edinme hakkı, Devlet Güvenlik Mahkemelerinin kaldırılması, Hâkimler ve Savcılar Kurulunun yeniden yapılandırılması, askerî yargı ayrımına son verilmesi, bilirkişilik kurumunun ıslahı, lekelenmeme hakkının güçlendirilmesi, alternatif çözüm yöntemlerinin geliştirilip çeşitlendirilmesi; istinaf mahkemelerinin faaliyete geçirilmesi gibi birçok yenilik ve iyileştirmeye imza attık; milletimizin hakkını aradığı yeni ve modern adliye binalarını inşa ettik ve pek çok konuda kayda değer ilerlemeler kaydettik. Adalet sisteminin etkin işleyişine yönelik reform çabalarımızı, bundan sonra da artan bir tempoyla sürdüreceğiz."

Bu haberler de ilginizi çekebilir