Kurbanlarımızdan önce mazlum bir Ümmetin kurban edildiği bir bayramı idrak etmiş bulunuyoruz. Tarih boyunca islam âlemi üzerine kan emicilerin zulüm, baskı, işkence ve eziyetleri süregelmiştir. . Her zaman olduğu gibi bu bayramda da Arakan müslümanları tüm dünyanın gözü önünde bir soykırım misali vahşice katledildi. Özellikle Ümmetin sesiz kalması firavunların iştahını dahada kabartmış vaziyette ne yazık ki. Bizler koçlarımızı kurban etmeye hazırlanırken; onlar ise kendi canlarını Rabblerine adadılar. Evet bu bayramı buruk bir şekilde karşıladık.  Lakin bize Rabbimiz tarafından hediye edilen bayramı en güzel şekliyle idrak etmeye çalıştık. Çünkü bayram kardeşliğin pekiştiği, küslüklerin bittiği, yeni dostluklarin başladığı gündür. Özellikle kurban bayramı  İslâm âlemi için bir adanış ve bir teslimiyet numunesidir. Hz. İbrahim'in Rabbinden aldığı emirle cigerparesini İsmailini tereddütsüz şekilde kurban etmesi; Hz. İsmail`in ise teslimiyeti ve nefsini Allah adına ayaklar altına alması, onu terbiye etmesi ne güzel bir teslimiyet ne güzel bir adanış ve ne muazzam bir kulluk örneği.  Filhakika kişi nefsini ayaklar altına alıp sadece Rabbi için adaması kulluğun gayesi ve en büyük hedefidir. Zaten her şey burda başlıyor. İnsanın kendini, nefsini sadece Yaratan Rabbine teslim etmesi. Kurban; bir adanış, bir teslimiyet ve Rabbine kulluğun en zirvesidir.  Müslüman kişi hakiki anlamda nefsini kurban edebilseydi bugün mümin kardeşleri belki de kurban edilmeyecekti. Evet bu kurban bayramında yine şunu anladık ki gerçek bir teslimiyet;  kendini sadece Rabbine adayış olmalıdır. Bu bayramın İslâm aleminin vahdetine ve uyanışına vesile olması temennisiyle. Bayramınız mübarek olsun. VESSELAM….

 

RABİA KÜLTER