Sakarya'nın Hendek ilçesinde işçileri taşıyan traktörün devrilerek dereye düşmesi sonucu yaşanan kazada eşi Çiçek Çapat'ı kaybeden ve kızı Songül ile oğlu Baver yaralanan İbrahim Çapat,  İLKHA'ya konuştu.

Aile bütçesine katkıda bulunmak için eşinin ve çocuklarının ilk kez fındığa gittiğini belirten İbrahim Çapat, yaşanan facianın şokunu üzerlerinden hala atlatamadıklarını söyledi.

"Aile bütçesine katkıda bulunmak için ilk kez gitmişlerdi"  

Çapat, "15 gün önce eşim, kızım ve oğlum fındık toplamaya gitmişti. Ben inşaatta çalışıyorum, evimiz kiradır ve aldığım ücret bize yetmiyordu. Eşim 'bu sene sana yardımcı olmak için fındık toplamaya gideceğim' dedi. Kızım ve oğlumda, 'baba okul harçlığımızı çıkarmak için fındık toplamaya gideceğiz' dediler. Ben gitmelerini istemiyordum. Günde 30-40 kazanıyorum ama yetmiyordu. Ayda 500 TL ev kirasını ödüyorum. 6 çocuğum var eşim le birlikte 8 nüfusa bakıyordum. Eşim, 'sana yardımcı olayım bu kış rahat rahat ev kiramızı ödeyelim' diye gitti. Çocuklarım da 'baba okul harçlığımız için fındık toplamaya gideceğiz' dediler. İlk kez gideceklerdi, bu yüzden 'fındık toplama nasıl bir şeydir?' diye soruyorlardı. Hiç gitmemişlerdi. İlk defa fındık toplamaya gittiler. Eşim vefat etti, kızım Songül Çapat yoğun bakımda hâlâ gözlerini açamadı. Oğlum Yusuf çok şükür bugün taburcu oldu. Kızım Songül 8'inci sınıfa, oğlum Yusuf da 6'ıncı sınıfa gidiyordu. İnşatta işimiz az kalmıştı, bitince ben ve diğer oğlum da bayrama yakın onların yanına fındık toplamaya gidecektik. Biz gitmeden bu facia yaşandı." dedi.

"Fotoğrafına bakıp ağlıyorum"

Eşinin emanetleri olan çocukları sayesinde ayakta durduğunu söyleyen Çapat, konuşmasına şöyle devam etti: "Eşimin öldüğüne hâlâ inanamıyorum. Her akşam onun fotoğrafına bakıp ağlıyorum. Bir türlü eşimin öldüğüne inanamıyorum. Bazen odalara, mutfağa gidiyorum kapı çalındığında acaba o mu geldi diyorum. Öldüğüne hiç inanamıyorum. O benim her şeyimdi, benim canımdı. Kızlarım annelerinin emaneti baş tacımdır, onların sayesinde ayaktayım. Onlarda olmasaydı yıkılırdım. Allah'ın izniyle Songül kızımda gözünü açar evine döner inşallah. Allah onu bize bağışlar. Bütün yetkililere seslenmek istiyorum; Ciğerimiz yandı başka kimsenin ciğeri yanmasın. Bu olayın kapanmamasını istiyorum. Buradan Başbakanımıza sesleniyorum; Bize sahip çıksınlar, bizim canımız yandı başka kimsenin canı yanmasın. Biz bu acıyı çektik başkaları bu acıyı çekmesin. Çok zor bir şey..."

"Kapısız, penceresiz barakalarda kalıyorlar"

Çapat, fındık toplamaya giden işçilerin çok zor şartlarda çalıştığına dikkat çekerek, "Buralardan fındık toplamaya giden ailelerin bir kısmı çadırda yaşıyor, bazıları barakada yaşıyor, bazıları kapısız, penceresiz yerlerde yaşıyor. Lavabo yok, çatı gibi bir şeydir. Bende 10 seneden beri fındık toplamaya gidiyordum, bende oraları gördüm. Hep yamaç, ev yok ama fakirlikten çaresizlikten gidiyordum." diye konuştu.

"Yetkililerden bir iş istiyorum"

Eşinin vefatından sonra yükünün daha da ağırlaştığını belirten Çapat, son olarak şunları söyledi: "Devletten isteğim; çocuklarım okuyor, masrafları var, kirada oturuyorum. Eşimde vefat ettiğinden dolayı bu yükün altından kalkamam çocuklarımın geleceği için devletin bize sahip çıkmasını bekliyoruz. Devlet bana bir iş imkânı sağlarsa çok iyi olur. Ne iş olursa çocuklarım için çalışırım. Yeter ki bir iş olsun. Sadece bunu istiyorum."

"Annemi çok özledim"

Vefat eden Çiçek Çapat'ın 9 yaşındaki kızı Halise ise annesini çok özlediğini söyledi. Annesinin her an eve geleceğini hayal ettiğini söyleyen Halise, "Annemi çok seviyordum, annemi çok özledim. Annemin öldüğüne inanamıyorum, her an eve geleceğini düşünüyorum. O hayalle yaşıyorum." diye konuştu.

"Geceleri uyuyamıyorum"

7 yaşındaki kızı Selma Çapat da annesinin çok özlediğini ve onu görmeden uyuyamadığını söyledi. Selma, "Geceleri uyuyamıyorum, öldüğüne inanamıyorum, çünkü annemi çok seviyordum." dedi.

"Okuluma devam etmek istiyorum"

Her kapı çaldığında kardeşleri ile birlikte 'annemiz geldi' diye kapıyı açtıklarını söyleyen Sedat Çapat da "Annem bizim için sefaletten, yokluktan dolayı fındık toplama gitti. Annemiz vefat etti, ne yapacağımızı bilmiyoruz. Devletten iş imkânı, yardım istiyoruz, bize sahip çıksınlar. Ben okumak istiyorum, okula devam etmek istiyorum. Maddi durumumuzdan dolayı aileme destek olmak için okulu bırakmıştım. Annemizin yanına gidecektik ama annemizin cansız bedeni geldi. Her kapı çaldığında kardeşlerimle beraber annemiz geldi diye kapıyı açıyoruz." ifadelerini kullandı. (M. Salih Keskin, Mehmet Aslan - İLKHA)