SUSA KATLİAMI VE PKK İDEOLOJİSİ - 3

YÜREK YANGINI: SUSA KATLİAMI

Mustafa Karakaş / Doğruhaber

Kuruluş aşamasında Kürdistan`daki tüm sol örgütleri tasfiye eden PKK 90`lı yıllara gelindiğinde gücünün zirvesine ulaşmıştı. Güç sarhoşluğu ile bölgede İslami çalışmalar yürüten Hizbullah Cemaatini hedef almaya başladı. Örgütün şehir yapılanması Hizbullah yanlısı olduğunu düşündüğü şahıslara hakaret etmeye, tacizlerde bulunmaya başladı…

Sonraki süreçte özellikle liselerde, üniversitelerde dindar öğrencilerin çalışma yapmasını engellemeye yönelik saldırganlık başladı.

PKK`nin saldırıları sadece Hizbullah çevresine değildi… Milli görüşçü, tarikatçı ya da nurcu… Herhangi bir grup çalışması gördükleri an imha etmeye girişiyorlardı.

PKK`nin kendisinden başkasına hayat hakkı vermeyen saldırgan tavrı sonraki süreçte Hizbullah-PKK çatışmasına dönüştü.

Hizbullah`ın savunma duygusu ile hareket etmesi ve çatışmayı dar bir zeminde tutması, örgütün kilit isimlerini hedef alan bir strateji ile hareket etmesi bu çatışmada PKK`nin zaafa düşmesine, şehirlerde denetimini kaybetmesine neden oldu…

Denetimin kaybedildiği bu süreçte, PKK köy baskınlarına başladı. Elbette o süreçte onlarca köy basıldı ama bunlardan en acısı 10 Müslümanın şehid düştüğü Susa Camii katliamıdır… Neden en acısıdır? Çünkü islam tarihinde cami basma kültürü yoktur… Mescitlere, kiliselere, havralara kısacası mabetlere sığınanlar hep eman altında yaşamıştır… Ama Susa böyle mi!!

1992`nin 26 haziranın`da asker elbisesine bürünen karanlığın askerleri akşama doğru köyü kuşattı. Köyden işbirlikçilerin de destek verdiği katiller yatsı ezanı sırasında camiyi bastı…

Camiye kuran öğrenmeye gelen cemaati silah zoru ile dışarı çıkartan PKKliler propagandaya girişti. bu sırada köyün sevilen ismi Şehid Hüseyin Çetinkaya`nın örgüt üyeleri ile olan diyaloğu ve tavizsiz tutumu aradan geçen 25 yıla rağmen unutulmamıştır

Evet, susa bir ağıttır… ama baş eğme değildir

Susa gözyaşıdır ama teslimiyet değildir

Susa caminin ve içindekilerin hedef alınmasıdır ama asla yenilme değildir…

Ve onlar yenilmediler, onurlu bir hayat yaşadılar…

Kimler can vermedi ki orada Hacı Ahmet ve oğlu Emin Kantar

Aynı aileden tam dört kardeş… bir anne yüreğine elbette zordur 4 yerinden dağlanmak…  Zeki, Medeni, Said ve Meki fidancı

Muhammed Ali vardı şehidler arasında cami imamı Abdulhalik Ugaş,  Adnan Kantar ve direniş öğretmeni Hüseyin Çetinkaya…

Onlar Allaha verdikleri sözü tuttular, sadıklardan oldular