• DOLAR 32.504
  • EURO 34.783
  • ALTIN 2499.528
  • ...
Buz gibi eriyen sermaye
Google News'te Doğruhaber'e abone olun. 

RABİA KÜLTER / DOĞRUHABER

1-2. Andolsun zamana ki, insan gerçekten ziyan içindedir.

3. Ancak, iman edip de sâlih ameller işleyenler, birbirlerine hakkı tavsiye edenler, birbirlerine sabrı tavsiye edenler başka (Onlar ziyanda değillerdir).  (Asr süresi)

Ömür, doğum ile ölüm arasında geçen zaman dilimidir. Rabbimizin insanoğluna bahşettiği en büyük nimet ömür sermayesidir. En kıymetli hazine, en değerli birikim ve paha biçilemeyen nimettir. Ama ne yazık ki en kolay harcanan, boş yere heba edilen ve fütursuzca sarf edilen zamanımızdır. Modern hayatın kendisiyle beraber getirdiği türlü türlü melanetler ne yazık ki âdemoğlunun hayatını işgal etmiş durumdadır. Teknolojinin altın çağını yaşadığı, medyanın ve sosyal iletişimin en üst safhaya çıktığı asrımızda maalesef ömür sermayemiz olan zaman buz misali eriyip gitmektedir.  Acı gerçek şu ki geçen zamanımızın farkında bile değiliz. Bilakis bir bataklığa sürüklenmiş ve her geçen gün batmaya yüz tutmuş bulunmaktayız. “Vakit Nakittir” sözünü hayatımızdan çıkarmış onun yerine zamane insanının "Vakit Öldürüyorum” tabiri yaşantımızda yer almıştır. Zaman hızla akıp gitmekte geçen her saniye, dakika, saat bizi hakikat olan ölüme yaklaştırmaktadır. Dünya hayatını bitmez, tükenmez görmekte ve ahiret azığımızı hazırlamakta kendimizi geri çekmekteyiz. Devamlı yüz tutan ömür sermayesini en iyi şekilde, bize bu nimeti veren Yüce Allah`a kulluk yolunda değerlendirmeliyiz. Ebedi yurdumuz dünya olmadığı gibi son durağımız da dünya değildir. Dönüş ancak Ebedî olan Rabbimize olacaktır. Bundan dolayı ömür sermayemizi Kur`an ve Sünnet istikametinde, Allah`a kulluk yolunda sarf etmeli ve pişman olanlardan olmamalıyız. Şurası bir gerçektir ki Zaman kimseyi beklemez. Dün mazi olup geçmiştir. Yarın muammadır, bugün ise avuçlarımızın içinde bize sunulmuş bir armağandır. Geçmişten günümüze baktığımızda İslam alimleri zamanın kıymetini idrak edebilmiş ve en iyi şekilde zamanı kullanmışlardır. Geçmiş zamanlardan bir alım sıcak bir yaz günü pazar yerinde dolaşırken bir buz satıcısına rastlar. Satıcı: "Sermayesi eriyip giden bu şahsa acıyın, merhamet edin!” diye bağırıyordu. Satıcının bu bağırmasını duyan alim birden fenalaştı. Kendine gelince: “Bu satıcı bana asr süresinin manasını öğretmiş oldu.”  İşte insan ömrü de bir buz misali devamlı eriyip tükenmektedir. Eriyen buzların sahibine bir sermayesi olmayacağı gibi zamanını boş şeylerle harcayan kimseye de ömür sermayesi kalmayacaktır. Bu yüzden Müslüman kişi ömür sermayesini muhafaza etmeli ve mâlâyâni şeylerle tüketmemelidir.

“Hevaya düştün ey gönül, Meclis-i takvaya gelmezsin.

Gözün aç gafil olma, bir daha bu dünyaya gelmezsin.   

“Geldi geçti ömrüm benim, şol yel esip geçmiş gibi,

Hele bana şöyle geldi, Bir göz yumup açmış gibi.”  Yunus Emre.

Selam ve Dua ile.

 

Bu haberler de ilginizi çekebilir