• DOLAR 32.525
  • EURO 35.041
  • ALTIN 2437.831
  • ...
Dünyanın İlk Üniversitesinin Kurucusu: Fatıma El Fihri
Google News'te Doğruhaber'e abone olun. 

Dünyanın ilk üniversitesinin kurucusunun bir kadın olduğunu biliyor muydunuz?

Fatıma El fihri, dünya üniversitelerinin en eskisi olan Fas'taki El Karaviyyun üniversitesinin kurucusu.

Dünyanın başlıca üniversitelerinden El Ezher'den, Harvard`dan, Oxford`dan çok önce kurulan bir üniversite. Sayısız Müslüman ve gayrimüslim âlim ve bilim adamının ilim yuvası. İlk başlarda bir camii iken dünyanın ilk yükseköğretim kurulu oldu.

Üstelik böylesi bir başarının mimarı Müslüman bir kadın. İslam`ın kadına değer vermediğini, Müslüman kadınlarının hiç bir başarıda imzasının bulunmadığını, ilim ve bilim ile alakasının olmadığını savunarak kadını aşağılayan zihniyete cevap niteliğinde bir misal.

Bir kadın ki, ilim ve bilim adına büyük bir başarıya imza atmış, takvasıyla ün salmış, iyi eğitilmiş cömert bir Müslüman kadın.

Tunus'ta Kayravan'da Hicri 145, miladi 800 yılında Abbasi halifeliği döneminde dünyaya geldi. Zengin ve ünlü iş adamı Muhammed El fihri'nin çocuklarından biriydi. Muhammed El fihri daha sonra işlerini genişletmek için Fas'a yerleşti. Fatıma İslam ilimlerini ve bilimi özellikle mimarlığı çok seviyordu, bu sevgisi İslam`ın eğitime verdiği önemden kaynaklanmış olup onun öğrenmeye olan tutkusunu şekillendirmiştir.

İslam`ın ilme ve öğrenmeye verdiği önem şüphesiz aşikârdır. Öyle ki Rasulullah (sav) bir hadisinde: "ilim öğrenmek kadın, erkek her Müslümana farzdır." Buyurmuştur. Bu hadisten anlaşılan İslam`ın ilim ve bilim adına yaratıcıya daha çok hamd edilmesi, toplumun kalkınmasına faydada bulunulması için ilim talep etmenin hem kadına hem erkeğe farz oluşudur. İslam`ın ilme verdiği bu önem Fatıma`yı da Fas'taki toplumu kalkındırmak için vizyonları ve misyonları olan bir şahsiyet haline getirdi.

Öyle ki Fatıma bu ilimlerin elde edilmesi için bir merkeze ihtiyaç olduğunu fark etti ve babasından, kocasından kendisine kalan mirası kullanarak Hicri 204, miladı 859 senesinde El karaviyyun camisini inşa ettirdi.  Yapı tamamlanıncaya kadar Fatıma her gün oruç tutup dua ve ibadetle meşgul olarak yapının hayırla tamamlanabilmesi için niyazda bulundu. İlk başlarda camii olarak inşa edilen El karaviyyun üniversitesinin faaliyetleri daha çok sohbet ve tartışma ortamlarından oluşup Kur`an ve fıkıh konuları işlenirdi. Zamanla öğretilenlere gramer Arapça, tıp, matematik, astronomi, kimya, tarih ve coğrafya eklenmeye başlandı. Bunlar yükseköğretim seviyesinde öğretilirdi.

Bu üniversiteden birçok âlim mezun olmuştur. İbn-i Haldun, İbn-i Arabi, El İdrisi gibi ilim dünyasında tanınmış zatlar bu üniversitede eğitim alarak ya da hocalık yaparak bir şekilde bulunmuşlardı.

Karaviyyun Üniversitesi sadece Müslümanlar için değildi. Yahudi ve Hıristiyan gençler de burada eğitim alabiliyorlardı. Yahudi felsefeci İbn-i Meymun, Avrupalı gezgin Leo Africanus, hatta Papa II. Silvester gibi ünlü isimler de gençlik dönemlerinde bu üniversitede eğitim almışlardır. "O" rakamı bu üniversitede eğitim alan Hıristiyan gençler tarafından Avrupa`ya götürülmüş ve öğretilmişti.

El karaviyyun üniversitesinin, İslam ilimlerinin, bilimin ve diğer akademik alanların gelişmesindeki katkısı hiç şüphesiz çok büyüktür. İşte bu Fatıma El fihri'nin asıl hayalinin sonucudur. Ve şüphesiz hayalini kurduğu insanlığa faydalı olma arzusunu en güzel şekilde yerine getirdi.

İslam`ın ve İslam medeniyetinin kadın ve ilme verdiği önem ortadayken bize düşen vazife çalışmak ve gayret etmektir elbette. O halde ilim ehli olmak için Fatıma El fihri misali biz kadınlar da bir seferberlik başlatmalıyız. Yine ve yeniden…                                         

ŞÜHEDA ŞAYIK

Bu haberler de ilginizi çekebilir