• DOLAR 32.478
  • EURO 34.942
  • ALTIN 2428.724
  • ...
Fransa`da Brexit`ten sonra Frexit tehdidi
Google News'te Doğruhaber'e abone olun. 

Fransa`da ilk turu 23 Nisan`da yapılacak cumhurbaşkanlığı seçimlerine günler kala, anketler dört adayın az farkla sıralandığını gösteriyor.

10 kamuoyu araştırma şirketinin 121 anketine göre aşırı sağı temsil eden Ulusal Cephe`nin Genel Başkanı Marine Le Pen ile merkez sol ve sağı bir araya getiren eski ekonomi bakanı bağımsız aday Emmanuel Macron yüzde 22 oy oranlarıyla ilk iki sırayı paylaşıyor.

Bu iki isim daha iki hafta öncesine kadar yüzde 25 dolayındaki oy oranlarıyla 7 Mayıs`taki ikinci tura kalacak banko adaylar olarak görülüyordu.

Ama son haftalarda sürpriz bir atakla seçmen desteğini yüzde 20`ye çıkararak, Cumhuriyetçiler'in adayı François Fillon`u geride bırakan aşırı solcu bağımsız aday Jean Luc Mélenchon bu denklemi bozmuş görünüyor.

TAVANDA BİRLEŞEMEYEN SOLUN SOLU

Mélenchon`un oylarındaki hızlı artış, aslında Sosyalist Parti`nin ön seçimden çıkan adayı Benoît Hamon`un aynı hızla oy kaybetmesinden kaynaklanıyor. Hamon, partinin ideolojik olarak Mélenchon`a çok da uzak olmayan sol kanadını temsil ediyor. Bu nedenle Hamon, partinin adayı olmasının akabinde Mélenchon`a güçlerini kendi adaylığı altında birleştirme çağrısı yapmıştı.

Ancak Mélenchon da Sosyalist Parti'den çok daha kapsamlı bir politika değişikliği öngören kendi programını işaret ederek birleşmenin Asi Fransa hareketi bünyesinde olmasını önermişti. Sonuçta ‘solun solu` Hamon-Mélenchon işbirliğiyle tavanda birleşememişti.

Ne var ki PS`nin sağ kanadını oluşturan, aralarında sosyalist hükümetin Savunma Bakanı Jean-Yves Le Drian ve eski Başbakanı Manuel Valls gibi şahsiyetlerin de olduğu siyasetçilerin Emmanuel Macron`a destek açıklamaları, partinin resmi adayı Hamon`un ikinci tura kalma şansını ortadan kaldırdı. Bu gelişme aşırı solcu seçmenin Mélenchon etrafında birleşmesine yol açtı. Sonuç olarak yola yüzde 15`lik destekle çıkan Hamon`un oy oranı yüzde 10`un altına düşerken, Mélenchon`un yüzde 12`den 20`ye kadar fırlaması, tabandaki bu birleşmeyi son derece net bir şekilde ortaya koyuyor.

ORTAK GELECEK PROGRAMI

2008`deki Reims kongresine kadar Sosyalist Parti`nin (PS) sol kanadını temsil eden, daha sonra Sol Parti`yi (PG/Parti de Gauche) kuran Jean Luc Mélenchon bu seçimlere 10 Şubat 2016`da oluşturduğu Asi Fransa (FI/La France Insoumise) hareketi ve “Ortak Gelecek” (L`avenir en commun) adını verdiği oldukça iddialı bir programla katılıyor.

Ortak Gelecek programının öncelikli 10 önleminden ilki, Fransa`yı V. Cumhuriyet`ten (1958) VI. Cumhuriyet`e taşıyacak olan yeni bir anayasa yapılması. Yarı-başkanlık sistemine dayalı bugünkü sistemi cumhurbaşkanının sahip olduğu “halk tarafından denetlenemeyen” yetkiler nedeniyle “başkanlık monarşisi” (monarchie présidentielle) olarak adlandıran program, yeni anayasa için bir kurucu meclis toplanmasını öneriyor.

PARA POLİTİKASINI DEĞİŞTİRECEK

Programın bir başka öncelikli hedefi ise Avrupa Birliği (AB) kurucu anlaşmalarının yeniden müzakere edilerek para politikası, ortak tarım politikası ve çevre politikasında değişiklik yapılmasının sağlanması. Fransa`da aylar süren sokak gösterilerine neden olan yeni iş yasasına (Loi Travail) yönelik protestoları yönetmiş olan Mélenchon, AB`nin yoksul kesimlere dayattığı kemer sıkma politikalarına da karşı çıkıyor.

FREXIT TEHDİDİ

İşaret edilen önlemlerin anlaşmaların yeniden müzakere edilmesine yetmemesi halinde Birlik'ten anlaşmalı olarak çıkmak için halkoyuna gitmek de programda var. B Planı Fransa`nın Birlik üyeliği hakkında Birleşik Krallık`takine benzer bir referanduma gidilmesini öngörüyor. Dolayısıyla AB`nin de sonunu getirebilecek bir Frexit de gündeme geliyor. Mélenchon geçen Ağustos`ta Le Monde`a verdiği mülâkatta, “B planınız yoksa A planınız da işlemez” tespitini yapmıştı. Birleşik Krallık`ta yapılan referandumdan Brexit kararı çıktıktan sonra da “AB`yi ya değiştirir ya da terk edersiniz” demişti.(

Akın Özçer-Anadolu Ajansı

 

Bu haberler de ilginizi çekebilir