• DOLAR 32.377
  • EURO 34.98
  • ALTIN 2325.71
  • ...
Sezaryen doğum oranlarında Türkiye kaçıncı sırada?
Google News'te Doğruhaber'e abone olun. 

ANKARA (AA) - Türkiye'de geçen yıl Suriyeli sığınmacıların yaptığı doğumlar hariç bir milyon 248 bin 41 bebek dünyaya gelirken, bu doğumların 676 bin 152'si sezaryenle gerçekleştirildi.

AA muhabirinin Sağlık Bakanlığından edindiği bilgiye göre, İktisadi İşbirliği ve Gelişme Teşkilatının (OECD) ülkelerdeki sezaryen oranları ile Türkiye rakamları karşılaştırıldığında çarpıcı sonuçlar elde edildi.

OECD'nin rakamlarına göre, Türkiye sezaryen oranlarında dünya sıralamasında birinci durumda. Sezaryen sıklığında ikinci sırayı İtalya, üçüncülüğü İspanya alırken, bu ülkeleri İngiltere ve Fransa takip ediyor. Sezaryen sıklığında dünyada en az uygulamada İsrail başı çekerken, onu Finlandiya, İsviçre, Norveç izliyor.

Türkiye'de, yıllara göre sezaryen artış oranları 2002 yılından bu yana hızlı bir artış gösterirken, İtalya, İspanya, İngiltere ve Fransa'da ise mevcut oranlarda bir artış ya da azalmanın olmadığı dikkati çekiyor.

Geçen yıl doğan her iki bebekten biri sezaryen
Bakanlık verilerine göre, Türkiye'de geçen yıl Suriyeli sığınmacıların yaptığı doğumlar hariç bir milyon 248 bin 41 bebek dünyaya geldi ve bu doğumların 676 bin 152'si sezaryen ile yapıldı.

Sezaryen doğumlarda ilk sırayı özel hastaneler, ikinci sırayı üniversite hastaneleri ve üçüncü sırayı ise kamu hastaneleri aldı. Doğumların yüzde 44,5'i özel hastanelerde, yüzde 15,9'u eğitim ile araştırma hastanelerinde, yüzde 5,3'ü üniversite ve yüzde 34,4'ü devlet hastanelerinde gerçekleşti.

Sezaryende neden ısrar ediliyor?
Sağlık Bakanlığının doğum ve sezaryen yaklaşımına göre, dünyada anne isteğine ve hekim isteğine bağlı ilk sezaryen, tıbbi zorunluluk dışında yapılan sezaryenlerin (endikasyonsuz primer) artışında önemli rol oynuyor.

Sezaryen tercih edilmesi gerekçelerinde, yıllar içinde vatandaşlarca sezaryenin daha risksiz bir ameliyat olduğuna yönelik anlayış önemli yer tutuyor. Bunun yanı sıra, sezaryenle doğumun daha kısa sürede, daha kolay gerçekleşmesi, hekimlerin de doğumda risk almak istememeleri gerekçe olarak gösteriliyor.

 

Bu haberler de ilginizi çekebilir