• DOLAR 32.368
  • EURO 34.974
  • ALTIN 2325.402
  • ...
Emek sarf edilmeyen kazanç
Google News'te Doğruhaber'e abone olun. 

Emek vermeden şans oyunları, hırsızlık vb. yollarla elde edilen yemek, doğrusu helal olmaz. Günümüz şartları böylesine şeytanın hile ve tuzaklarına alet olmuşken elbette bu konu da şeytan tarafından ihmal edilmedi. Türlü şans oyunları almış başını gidiyor, durduran yok bu böyle sürüp gidiyor…

Milyonlarca lira bir bilet karşılığında sunulunca insana baldan tatlı geliyor, asıl oyun o parayı aldıktan sonra başlıyor. Birçok insan şans oyunlarından aldığı paradan hayır göremiyor… Kazandığı para demiyorum, aldığı para diyorum çünkü o kişi o para uğruna ter akıtmıyorsa, çaba harcamıyorsa, emek harcamıyorsa kazanıldı demek pekte uygun olmaz..

Muhammed Hamdi Yazır, Hak Dini Kur`an Dili tefsirinde şöyle diyor:   “Cahiliye devrinde müşrik Arapların da bugünkü piyangoya benzeyen bir kumarları vardı ki bununla övünç duyarlardı. Mesela: Bir deve keser, 28 hisseye ayırırlardı. İştirakçiler devenin parasını verir ve aralarında çekiliş yapıldı. On tane okları vardı. Bunlardan üçü boş, yedisi dolu idi. Bu oklar bir torbaya doldurulur ve güvenilir bir kişi her iştirakçi namına bir kura çeker, boş çıkanlar hisse alamaz, dolu çıkanlar da hisselerini fakirlere verirlerdi. Dinimiz bunu kumar sayarak yasaklamıştır.” (c. l, s. 764-765)

Hırsızlık da emek verilmeden beklenen yemek çeşitlerinden birisi ve en mühimidir bazen. Emek çalmaktır para ve eşyadan önce. Anıları çalmaktır çoğu zaman mücevherlerden daha çok. Hırsızın torbasına koyduğu para değil alın teridir. Kısacası uğrunda çabalamadan gayr-ı meşru yollarla kazanılan tüm paralar insana er ya da geç zarar verebilir. Zaten insan bu yola girdiğinde bile başlı başına bir zarar görmemiş midir? Allah`ın yapma dediğini yapmak, onun sözlerine ehemmiyet vermemek, bazen bu dünyada acı imtihanlarla neticelenir… Bazen de Rabbimiz hesabı ahret gününe biriktirir…

ŞEYDA ÜNAL

Bu haberler de ilginizi çekebilir