• DOLAR 32.542
  • EURO 35.015
  • ALTIN 2434.24
  • ...
Sosyal Medya Dünyasına Dikkat!
Google News'te Doğruhaber'e abone olun. 

Bismillahirrahmanirrahim

“Eğer şeytandan gelen kötü bir düşünce seni dürtecek olursa, hemen Allah`a sığın. Çünkü O, işiten, bilendir.” (Fussilet: 36)     

“Onun (şeytan) hakkında şöyle yazılmıştır: Kim onu yoldaş edinirse bilsin ki (şeytan) kendisini saptıracak ve alevli ateşin azabına sürükleyecektir.” (Hac: 4)-

…..

Günah, gençlerin elinde bulunan akıllı telefonların bir tuşuna dokunmak kadar yakınlaşmıştır. Kadın olsun, erkek olsun, şahıs kendisini haramdan alıkoyan güçlü bir imana sahip değilse ve İslami terbiye almamışsa nefse hoş gelen, cezp eden, yakınların göremediği ve dolayısıyla ayıplayamadığı bir ortama girmesinin önünde engel kalmamaktadır. Sanal alemi oyun gibi görüp, tanımadığı ve görmediği meçhul şahıslarla kurulan irtibatlar çoğunlukla bozulmalara neden olmaktadır.

…..

Ahlaklarıyla, ibadetleriyle, tesettürleriyle ve İslami duruşlarıyla toplumu etkilemesi gereken genç kızlardan bir kısmı sanal dünyada resim ve videolarını paylaştıkça önemsendiklerini zannediyorlar. Böylece gerçek hayatla bağları zayıflamakta ve değerlerini bir bir kaybetmektedirler.

…..

Davetçi Müslüman kadın ve kızlar, bozulmaya başlayan toplumun ıslahı gibi büyük bir sorumluluk yüklendiklerinden, kendilerini toplumun normal bir ferdi gibi göremezler. Hareket, tavır ve davranışlarında konumuna uygun bir edayla hareket etmelidirler. İnternet kullanımında ve sosyal medyadan istifade edince de bu bilinç muhafaza edilmeli ve İslam`ın koyduğu helal ve haram ölçüsüne riayet edilmelidir. Çocuk sahibi bacılarımız, çocuklarının üzerinde ciddi bir kontrol mekanizması oluşturmalı, onları kontrolsüz bir şekilde internet ortamıyla baş başa bırakmamalıdırlar. Bu alanlarda dolaşan karanlık şahsiyetlerin her an cezp edici tuzaklarına düşme tehlikesinin bulunduğu akıldan çıkarılmamalıdır.

İnternet kullanan, sosyal medyadan istifade eden kızlarımız ve bacılarımız; eğlenme, zaman geçirme, gereksiz yere bir şeyler paylaşma gibi faydası bulunmayan, en başta zaman israfına yol açan ve başka günahlara yönlendiren davranışlardan uzak durmalıdırlar. Zamanımızı Kur`an–ı Kerim okuyarak, ibadet ederek, Allah Teâlâ`yı zikrederek, kitap okuyarak, insanlara İslam`ı tebliğ ederek… sorumlu olduğumuz alanlarda harcamamız gerekmektedir.…

Her anne, çocuğuna karşı sorumludur. Kız olsun erkek olsun, çocuklarını İslami ahlak üzere yetiştirmekle mükelleftir. Gerçek hayatta ya da sanal alanda her türlü haramdan ve günahtan uzak durmalarını sağlamak için çabalamalıdır….

….

Sanal alemde de olsa birbirlerine mahrem olmayan kadınlarla erkekler irtibat kurmaktan kaçınmalıdır. Zira bu, harama ve günaha açılan kapıdır. Müslüman kız ve kadınlar internet vasıtasıyla arkadaşlıklar kurmaktan kaçınmalıdırlar. İnternette muhatap, kadın ismiyle öne çıksa da o maskenin ardında kimlerin olduğu belli olmadığından bu tür irtibatlardan uzak durulmalıdır.

Sosyal medyadan en çok zarar gören kesimlerden biri de çocuklardır. Anne ve babaların bunu görmeleri ve çocukları için her türlü tedbiri almaları gerekir.

….

Bütün bu tehlikelerinin yanında sosyal medyanın istifade edilebilecek iyi yönleri de vardır elbette. Ancak telefona sarılıp muhataplara şirin cümleler dizerek ya da fotoğraflar paylaşmak şeklinde istifade edilemez. İslami tebliği hedef edinmiş, Kur`an ve sünnete hassasiyetle bağlılığını sürdüren, söyledikleri sözlerin nereye varacağının bilincinde olan insanlar, tebliğ amacıyla sosyal medyadan istifade edebilirler.

Rabbim bizleri her türlü şerden muhafaza etsin.

Allah`a emanet olun.

Nisanur Dergisi Başyazısından

DAVETTE İHLASIN ÖNEMİ

“Ey İman edenler! Allah`a karsı takvalı olun ve dosdoğru söz söyleyin. Ki Allah işlerinizi düzeltsin ve günahlarınızı bağışlasın. Kim Allah ve Resulüne itaat ederse büyük bir kurtuluşa ermiş olur.” (Ahzab= 70-71)

İslam davetçileri davet işini boş zamanlarını doldurmak ya da bir partinin propagandasını yapmak, bir fikre ideolojiye davet etmek için yapmıyorlar.

İslam`a davet etmek dünyada yapılan tüm işlerden daha hayırlı ve daha faziletlidir. Çünkü bu iş Allah`a Resulüne ve kitabına davettir.  İslam`a inanmaya ve yaşamaya davettir.  Müslümanları ise İslam`a tabi olmalarına, sosyal ve siyasal alanda İslam`ı tekrar yaşatmaya çalışmaktır davetin amacı.

Sadece rıza-ı ilahi için çalışmak ve onun rızasını kazanmak için yapılacak iştir davet. Kişilerin yorumları ve beğenisi için yapılacak herhangi bir iş değildir. Ancak yapılan basit işler beğeni almak ister. Değerli ve önemli işin zaten beğeniye veya alkışlanmaya ihtiyacı yoktur.

 “Sizden hayra/İslâm`a davet eden, marufu emreden ve münkerden nehyeden bir ümmet / kitle olsun. İşte onlar kurtuluşa erenlerdir.” (Ali İmran=104)

Rumeysa SÜLÜN

TANIŞTIRAYIM, DEDEM BAY MAYMUN!

İnsanlar asırlar boyu insan soyunu belli bir yere dayandırma eğilimi içinde olmuştur. Ama bunun en çarpıcı ve günümüzde bir kesim tarafından çok tutulanı Charles Darwin`in “evrim teorisi” olmuştur.

İnsanların soyunun hayvanlara dayandırılarak (maymun gibi) oluştuğunu savunan bu teori tamamen zanlardan meydana gelmiştir. Darwin bir adaya düzenlediği gezi sırasında hayvanları incelemiş ve türlerin sabitliği konusunda şüpheleri oluşmaya başlamıştır. Bunların ardından şöyle bir iddia daha ortaya atarak her hangi bir ilmi kesinlik taşımayan bu iddiasına başkasını daha eklemiş ve “tabii ayıklanma görüşü” nü de ortaya atmış ve “insan zaman içinde ayıklanarak en güzel halini almıştır” demiştir.

Bunların hepsi ise günümüzde çürütülmüş hatta artık okul kitaplarından çıkarılmış iddialardır. Tabi soyunu maymuna dayandırmaktan hoşnut olan insanlar buna itiraz etmiş; ama yeterli desteği bulamamışlardır. Şüphesiz insan, akıllı ve bilinçli, Allah`ın yarattığı en güzel varlıktır. Ama tarih boyunca kendi atalarını ve kendi soyunu akılsız varlıklara dayandıran bu insanlar aslında kendi soylarını aşağılamaktan öteye geçememişlerdir.

Kuran`ı Kerim`e baktığımızda insanın yaratılışı ile ilgili çok fazla teferruat verilmemekle birlikte insan olarak soyunun nasıl başladığı ayetlerde belirtilmiştir. Darwincilik insanı hayvani bir boyuta indirgeyip davranışlarını hayvani grupların davranışlarına sokarken İslam dini ise insana değer vermiş ve ilk insan yaratıldığında Yüce Allah meleklerin ona secde etmelerini istemiştir.

Günümüzde insan aklıyla üretilen bu teorilerin çok tutmasının ve ön planda olmasının sebebi ise sözde modern insanların bu teorileri savunarak daha da ileri görüşlü olacaklarını düşünmelerinin bir sonucudur.

Şüphe yok ki sorularının cevaplarını Kuran ve Sünnette arayan insanların böyle yanlış görüşlere kapılıp inanmaları daha zor olacaktır.  

Rumeysa ÜLSEN

ÇOCUĞUN YETİŞTİRİLMESİNDE ANNE VE BABANIN EĞİTİM DURUMU ÖNEMLİ MİDİR?

Işık saçmak için önce yanmak gerekir. Eğitim verebilmek için de önce eğitim almak gerekir. Olmayan bir eğitimin aktarılması söz konusu değildir. Eğitim denilince direk olarak akla okul gelmemelidir. Eğitim çok yönlüdür, hangi yönüne bakarsak bakalım ailenin önemli bir faktör olduğunu görürüz. Özellikle İslami eğitim konusunda… Çünkü her çocuk İslam fıtratı üzerine doğar. Çocuğu bu fıtrat üzerine yetiştirmek ailenin görevidir. Ailenin de bu görevi en iyi şekilde yapabilmesi için eğitimli olması gerekir. ( Semiha Demir)

Çocuk eğitiminde anne ve babanın eğitimi çocuğa rol model olduğu için çok önemlidir. Çocuk eğitimi anne karnında başlar ve ömür boyu süren bir süreçtir. Bu yüzden eğitimli anne ve babaların çabası çocuğun eğitimini ciddi şekilde etkiler. Önce anne ve baba bilinçlenmeli ve iyi bir araştırmadan sonra titizlikle çocuğun eğitimiyle ilgilenmeli. Terzi yanlış biçer; ama yeni kumaş alır; aşçı yemek yapar çöpe atar yenisini yapar; fakat anne baba hata yaparsa ömür boyu düzeltilmez. (Sabuha Kayaalp)

Evet, önemlidir çünkü ebeveyn ne kadar eğitimli ise çocuğun eğitiminde o kadar iyi yol gösterir. Bu eğitimi sadece okul eğitimi olarak görmek yanlış olacaktır; eğitimin en önemli noktası çocuğu yetiştirme tarzı ve güzel terbiye vermektir. Aynı zamanda çocuğun ilk öğretmenleri de kendileridir. Öğretmen ne kadar iyi, güzel ve yüksek bir eğitim modeline sahipse çocuğun yetiştirilmesinde o kadar iyi bir etkiye sahip olacaktır. Bir çocuk yetiştirmek bir nevi bir toplum yetiştirmek olduğundan onu en iyi şekilde eğitmek gerekmektedir. ( Remziye Akan)

Rabia KÜLTER

BEBEĞİNİZİN EMEKLEMESİ İÇİN FIRSAT VERİN

Her bebekte emekleme farklı olabilir. Bir bebek öne doğru emeklemeyi öğrenirken, bir başkası arkaya doğru emekleyebilir. Bir bebek elleri ve dizleri üstünde emeklemeye çalışırken bir başkası ayakları ve elleri üstünde emeklemeye çalışır. Emekleme için bebeğin desteksiz oturabilmesi, el ve dizleri üzerinde durabilmesi gerekir. Dizlerini bir öne bir arkaya hareket ettirmeye başladığında artık yer değiştirmek onun için kolay olacaktır. Bebekler 6-9. Aylar arasında emeklemeye başlayabilirler. Bazı bebekler emeklemeyi es geçer ve direkt yürümeye başlayabilirler. Ama emeklemenin birçok faydası vardır. Emeklemek, bebeklerin bacaklarını güçlendirir ve böylece ilerleyen zamanlarda yürümeye başlarlar. Bebekler emeklemek için biraz cesarete ve ortama ihtiyaç duyarlar. İşte siz ebeveynlere yardımcı olacak birkaç teknik:

* Bebeğinizin en iyi destekçisi yine kendisidir. Bebeğinizin önüne bir ayna koyun ve oyun arkadaşına doğru emeklemesini izleyin.

* Bebeğinizin göbeğinin altına tıpkı bir salıncakmış gibi banyo havlusu koymak bacaklarının ve kollarının ihtiyacı olan desteği sağlar. Biraz daha az çaba ve ileride duran, uzanmak istediği bir oyuncakla en kısa zamanda emekleyemeye başlayacaktır.

 

* Bazen bebeğinizin tek ihtiyacı biraz yardımdır. Ellerinizi, bebeğiniz göbeğinin üzerindeyken, ayaklarının arkasına yerleştirin ve kendisini itebileceği bir alan sağlayın. Böylelikle işin sırrını anlayacaktır İnşALLAH...                     

 Kübra GÜNDÜZ                                       

Bu haberler de ilginizi çekebilir