• DOLAR 32.514
  • EURO 34.846
  • ALTIN 2475.501
  • ...
Kalplerin Huzuru: Zikir
Google News'te Doğruhaber'e abone olun. 

Doğruhaber

Allahu Tealâ Ankebut Suresi 45. Ayetinde

" Gerçekten Allah'ı zikretmek ise en büyük ibadettir." buyurmakla; dil, kalp ve amellerle aynı anda, yapılan bir zikrin en büyük ibadet olduğu gerçeğini bizlere bildirmektedir.

Zikir ile ilgili en büyük hakikatlerden birisi de, yeryüzünde insanı gerçek manada mutlu ve huzurlu yapan tek şey olmasıdır. Bir insan gerçek anlamda Allah'ı bilip tanımadan,  Allahu Tealâ'yı kalp, dil ve amel bütünlüğü içinde zikretmeden, kim olursa olsun, hangi işle meşgul olursa olsun, maddi olanakları ne kadar geniş olursa olsun, asla gerçek manada mutlu ve huzurlu olamaz. Sürekli içinde bir boşluk hisseder. Stres hastalığı ile boğuşur. Sıkıntılar onu bunalımlara sürükler. Oysa Allah'ı bilen ve hakkıyla zikreden bir insan, hangi maddi zorlukları yaşarsa yaşasın, hangi zor şartlar altında olursa olsun, işkenceler altında veya kuytu zindan köşelerinde olsa bile veya idam sehpalarına götürülse dahi, mutmaindir. Çünkü o anda dahi Allah ile beraber olup Allah'ı zikretmektedir. Allah`ın sevgisini, yakınlığını ve muhabbetini yüreğinde hissedebilmektedir.

Bu hakikati Rabbimiz Kur`an`ı Kerim`de bizlere şöyle bildirmektedir.

"Dikkat! Kalpler ancak Allah 'ı zikretmekle huzura kavuşur." (Rad: 28) Öyleyse bir müminin özellikle de İslam davetçilerinin, davet yolunda karşılaştığı sıkıntılardan, zorluklardan, gördüğü eziyetlerden etkilenmemesi için ve bunlardan huzursuz olmaması için muhakkak zikir silahına sarılması ve kalbini Allah'ın zikri ve yakınlığı ile doldurması, böylece huzur ve mutluluğu her şart altında yakalaması çok önemli ve gereklidir.

Hadislere baktığımızda Peygamberimizin zikir üzerinde çok durduğunu görüyoruz. İki örnek verecek olursak:

1. “Müferridler çoktan öne geçip gittiler. "Müferridler de kimdir,  ey Allah'ın Resulü diye sordukları zaman şöyle cevap verdi: "Onlar Allah'ı çokça zikreden erkekler ve kadınlardır."dedi.

2. Sahabeden Hz. Muaz b. Enes (radıyallahu anh) anlatıyor. Bir adam, Allah Rasulüne:

"Hangi mücahitlerin mükâfatı da ha fazladır?" diye bir soru sordu. Rasulü Ekrem şöyle buyurdu:

"Allah'ı en çok zikredenlerin" Bu kez soru soran kişi: "Hangi salih kulların mükâfatı daha çoktur?" diye sordu. Allah Rasulü yine: "Allah'ı en çok zikredenlerin." buyurdu. Adam aynı soruyu; namaz kılanlar, zekât verenler ve hacca gidenler için de sordu, Rasulullah (sav) hepsine de; "Allah'ı en çok zikredenlerin." cevabını verdi. Bunun üzerine, Hazreti Ebu Bekir, Hazreti Ömer'e: "Ya Ebâ Hafs! Allah'ı zikredenler, bize hiç sevap bırakmadılar." deyince Efendimiz (sav), "Evet doğru" buyurdu.

 

Bu haberler de ilginizi çekebilir