• DOLAR 32.59
  • EURO 34.792
  • ALTIN 2489.05
  • ...
Gafletle geçen ömür
Google News'te Doğruhaber'e abone olun. 

İLİM İRFAN

Gaflet pişmanlığa yol açar. Gaflet nimetin elden gitmesine sebep olur. Gaflet faydalılığı engeller. Gaflet kınanmaya ve nedamete sebep olur.

Hikaye edilir ki, salihlerden biri rüyasında hocasını görür ve ona, “En çok pişman olduğunuz şey nedir?” diye sorar. Hocası da ona,”En büyük pişmanlığım gafletimdendir.” diye cevap verir.

Şair bu konuda şöyle der: “Kendin gaflettesin, kalbin yanılmada ömür geçti, günahlar olduğu gibi.”

Zehril Riyazda rivayet edildiğine göre Hazreti Yakub (as) ölüm meleği ile dosttu. Bir gün Azrail, Yakub (as)`ı ziyarete geldi. Yakub (as) O'na “Ey Azrail, görüşmeye mi geldin, yoksa canımı almaya mı” diye sordu. Azrail “Gelişim ziyaretiçindir.” cevabını verdi.

Hazreti Yakub (as) “Senden bir ricam var” dedi Azrail`e, “Ölümümün yaklaştığını, canımı almaya hazırlandığını bana önceden haber vermeni istiyorum.” dedi. Azrail “Sana iki veya üç haberci gönderirim.” karşılığını verdi.

Yakub (as)`ın vakti dolunca, bir gün yine ölüm meleği karşısına dikildi. Yakub (as) yine sordu: “Ziyaretçi misin, yoksa canımı almaya mı geldin?” Azrail, “Canını almaya geldim” dedi. Yakub (as): “Sen bana daha önce iki veya üç haberci göndereceğini söylemedin mi?” diye sordu. Azrail, “Söylediğimi yaparak sana üç haberci gönderdim. Önce siyah iken sonra ağaran saçların, güçlü iken halsizleşen vücudun ve dimdik iken kamburlaşan vücudun… Ey Yakub, işte bunlar benim Ademoğullarına gönderdiğim habercilerdir.” diye cevap verdi.

Şair bu durumu şöyle tasvir eder:

“Geçti yıllar, günler, günahlar çoğalmakta

Geldi ölüm habercisi, fakat kalp gafil

Dünyadan nasibin aldanmak ve pişmanlık

Dünyada kalman ise imkânsız ve boş kuruntu…”

Ebu Ali ed-Dekkak anlatıyor: “Hasta olan salih bir dostumu ziyaret etmeye vardım, büyük bir zâttı. Etrafını talebeleri çevirmişti. Durmadan ağlıyordu. İyice yaşlanmıştı. “Ey şeyh! Neye ağlıyorsun, yoksa dünyaya mı?” diye sordum.

“Asla! Kaçırdığım namazlara ağlıyorum.” diye cevap verdi. “Nasıl olur, sen namazını kaçırmazdın” dedim. Bana şu cevabı verdi: “Şu günüme kadar geldim, ne gafletsiz secdeye vardığım oldu, ne de gafletsiz secceden başımı kaldırdığım var. İşte şimdi de gaflet içinde ölüyorum.”

Uyun-ul Ahbar adlı eserde Şakık el-Belhî'nin şu sözleri nakledilir: “İnsanlar şu üç sözü söylerler, ama davranışları sözlerine ters düşer. Birincisi, biz Allah'ın kuluyuz derler fakat başıboşlar gibi davranırlar, bu durum sözlerine ters düşer. İkincisi, Allah bizim rızkımıza kefildir derler, fakat kalpleri yalnız dünya ile dünya varlığı biriktirmekle tatmin olur. Bu davranış da sözlerine ters düşer. Üçüncüsü ise ölümden kurtuluşumuz yoktur derler fakat hiç ölmeyecekmiş gibi yaşarlar, bu durumda hiç şüphesiz sözlerine ters düşer. Ey kardeşim… Sen kendine bak! Hangi vücudla Allah'ın huzuruna dikileceksin, hangi dille O'na cevap vereceksin, her şeyi inceden inceye sana sorduğunda ne cevap vereceksin. Sorulara cevap ve cevaplara doğruluk hazırla, Allah'dan kork, çünkü Allah iyi ve kötü bütün davranışlardan haberdardır.”

İMAM GAZALİ – KALPLERİN KEŞFİ

Bu haberler de ilginizi çekebilir