"Medya yılbaşı kutlamalarını teşvik ediyor"
Yılbaşı kutlamasının eski çağlardan kalma bir hurafe olduğunu belirten Prof. Dr. Hakan Olgun, ana akım medyanın yaptığı teşvik edici yayınlarla genç zihinleri dumura uğrattığını söyledi.
Yılbaşı anlayışının geleneğimizde yerinin olmadığını belirten Bingöl Üniversitesi Rektör Yardımcısı ve İlahiyat Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Hakan Olgun, İslam inancı ve ahlakına muhalif olan pek çok batıl davranış gibi yılbaşı kutlamalarının da İslam`da yerinin olmadığını söyledi.
Ana akım medyanın yaptığı teşvik edici yayınlarla genç zihinleri dumura uğrattığına dikkat çeken Prof. Dr. Hakan Olgun, İLKHA'ya yaptığı değerlendirmelerde, İslam`da yeri olmayan kutlama ve eğlencelerin Hristiyan geleneği olduğunu hatırlattı.
Olgun, “Dinimiz bayram günleri ile manevi değeri yüksek zamanları ilan etmiştir. Örneğin Kadir gecesinin değerini bin aylık bir süreye denk görmüştür. Şeytanların Ramazan ayında zincire vurulduğunu, bereket ve mağfiretin cömertçe bahşedildiği bir zaman dilimi olarak işaret edilmiştir. Yılbaşına gelince; piyango bileti, alkol ve eğlence ile pisliğe bulanmış ve şeytani amellerin yapıldığı bir gece olarak bilinmektedir. Şeytanların kol gezdiği böylesi batıl zamanlarda zihinsel hassasiyetimiz daha üst seviyede olmalıdır.” dedi.
“Yeni yıl anlayışı eski çağlardan kalma bir hurafedir”
Yılbaşı uygulamasının köklerinin putperestlik dönemlerine kadar gittiğini ifade eden Prof. Dr. Olgun, “Bu inanca göre gündönümünden sonra günler yeniden uzamaya başlayınca tabiatın canlanması adına yapılan kutlamalar günümüz yılbaşı kutlamalarının kökenini oluşturur. Ocak ayının başına denk gelen bu kutlama geleneği aynen Avrupa`da yayılan Hıristiyan geleneği içinde yerleşmiştir. Hıristiyanlar Hz. İsa`nın doğumu ile putperestlerin gündönümü bayramını birleştirerek bu uygulamayı kendilerine mal etmişlerdir. Maalesef ülkemizin batılılaşma politikaları ile önce putperest uygulaması sonra da Hıristiyan bayramı olan yeni yıl hurafesi Müslüman coğrafyalarda dahi taklit edilir olmuştur.” ifadelerini kullandı.
Ana akım medya yaptığı yayınlarla genç zihinleri dumura uğratıyor
“Esasen ülkemizin Müslüman halkının yaygın olarak yeni yıla girişi kutladığını söylemek doğru değil.” diyen Olgun, sözlerini şöyle sürdürdü: “Ancak ana akım medya unsurları yaptıkları yayınlarla halkımızı günler öncesinden yeni yıl kutlamalarına ve bu yöndeki heyecana doğru sevk etmektedir. Söz konusu medya unsurları İslam inancı ve ahlakına muhalif olan pek çok batıl davranışı, örneğin yılbaşı eğlenceleri, Noel babaları, çam ağaçları, yılbaşı yemekleri gibi ecnebi hurafelerini ekranlarında normal birer davranışlarmış gibi masum gösterip özellikle genç zihinleri dumura uğratmaktadır. İçinde yaşadığımız toplumun bütünü sanki bu hurafe ve çılgınlığın içinde yer alıyor algısı oluşturulmak isteniyor.”
Olgun, “Bu hususta kutsal kitabımız Kur`an-ı Kerim, İbrahim suresi 22`inci ayetinde bizi uyarmaktadır. Hesap günü insanlar şeytana uyup işledikleri günahlardan sorguya çekilince şeytandan yardım isteyecekler. Sana uyduk bu hale düştük; şimdi bizi kurtar dercesine. Ancak şeytanın cevabı çok manidardır; Ben sizi sadece harama çağırdım ama zorlamadım. Siz kendi rızanızla geldiniz. Şimdi ben de sizin gibiyim. Kendime faydam yok ki sizi kurtarayım.”
“Yılbaşının ertesi günü tatil olmasının anlamı ne olabilir?”
Yılbaşının ertesi günü neden tatil olduğunu da soran Olgun, “Yüce yaratıcı insanlara yeryüzüne dağılıp rızık aramak, helalinden kazanmak için her gün çalışmayı emreder. Esasen İslam geleneğinde cuma günü tatil değildir. Cuma suresinde cuma namazı için çağrıldığında Müslümanların işlerini bırakıp namaza koşmaları namazdan sonra yine rızıklarını temin etmek için yeryüzüne dağılmaları tavsiye edilmektedir. Ancak modern kurallar her fırsatta atalet arayan insanımıza bir tatil günü sunmaktadır. Yılbaşının ertesi günü tatil olmasının anlamı ne olabilir? Alkol ve günahkârca davranışlarla beyni dumura uğramış kişinin kendine gelme günü müdür? Yılbaşı kutlamasının bir gelenek olduğu Batı ülkeleriyle benzeşmek için, yani Batılılaşmak için bizde de ne yazık ki 1 Ocak günü tatil edilmiştir. İzaha muhtaç bir konu.” dedi.
Yılbaşı ve benzeri kutlamaların İslam`da yerinin olmadığını vurgulayan Olgun, “Hele yılbaşı gibi putperest ve Hıristiyan geleneğine dayalı kutlamalar daha da sakıncalıdır. Kutlamak bir yana bu gibi günlerde heyecan duymak dahi sorunlu bir zihin yapısını ifade eder. Ayrıca bir hurafe ile mücadele etmek o hurafeye alternatif başka bir hurafe ihdas etmekle olmaz. Dolayısıyla alternatif yılbaşı gibi tutum ve davranışlar içinde olmak aklı başında bir mümin davranışı değildir.” dedi.
Olgun, “Ne kendimiz, ne ailemiz, ne çocuklarımız… Kökü putperest geleneğe dayanan yılbaşı hurafesinden uzak duralım. Ömrümüzden bir senenin daha elimizden gittiğini, mezara biraz daha yaklaştığımızın titreyişinde olalım. Bu tür azgınlıklara sevk etmek için aklımızı çalan şeytanları da taşlayalım. İslam dışı inanç ve amellerden farklı olarak kendisine yabancı davranışları örnek alanlar Allah resulü tarafından şiddetle kınanmıştır. ‘Kim bir kavme benzemeye çalışırsa o, onlardandır.` ” şeklinde konuştu. (Nihat Kanat-İLKHA)