Dünya üzerinde 50 milyon çocuk, savaş, açlık ve çeşitli gerekçelerle kendi evinde yaşamak yerine sığınmacı olarak hayatını sürdürüyor. "Mülteci ve Göçmen Çocukların Giderek Ağırlaşan Krizi" başlığıyla yayınlanan raporda şu ifadeler yer alıyor:

"Evlerinden ayrılmak durumunda kalan mülteci çocuklar, gittikleri yerlerde ırkçı yaklaşımlara maruz kalıyor. Sığınmacı çocuklar, mülteci olmayan diğer çocuklara kıyasla gittikleri okulları en az 5 kere değiştirmek zorunda kalıyor"

UNICEF Genel Direktörü Anthony Lake mülteci çocuklar gerçeğine değinerek şöyle konuştu:

"İnsanlık, son zamanlarda asla hafızasından silemeyeceği mülteci çocuk fotoğraflarına şahit oldu. Minik bedeni sahile vuran Aylan, kanlar içinde sessizce hastaneye gitmeyi bekleyen Umran bebek onlardan sadece birkaçı..."

Lake, çocukların eğitim hayatlarına devam edebilmesi ve çocukluklarını yaşayabilmesi için uluslararası topluma çağrıda bulunarak, "Hepimiz üstümüze düşeni yapmakla yükümlüyüz" ifadelerini kullandı.

TÜRKİYE ÜSTÜNE DÜŞENİ YAPIYOR
Rapora göre, Türkiye son dönemin en çok sayıda mülteciye ev sahipliği yapan ülkesi, bu yüzden dünya üzerindeki en fazla çocuk mülteciyi de bünyesinde barındıran ülke. Ülke nüfusuna orantıya göre ise bu alanda açık ara en önde giden ülke Lübnan. Lübnan'daki her beş kişiden biri mülteci.

UNICEF Türkiye Temsilcisi Philippe Duamelle, Türkiye'nin, Suriyeli sığınmacılar konusunda üzerine düşeni yaptığını belirterek, "Türkiye tarafından Suriyeli çocukların eğitimi için olağanüstü çaba gösteriliyor ama bu maalesef yeterli değil. Buradaki her çocuğun örgün eğitime erişimi yok. Bizim de bu konuda olanaklar yaratmamız lazım." dedi.