• DOLAR 32.428
  • EURO 35.064
  • ALTIN 2325.979
  • ...
Elçilik mi Gizli Ordu mu?
Google News'te Doğruhaber'e abone olun. 

ABD makamları Washington-Bağdat anlaşması gereğince ordularını 2011’in sonu itibariyle Irak’tan çektiler. Amerikan elçiliğinin sözcüsü Michael Mc. Lilen, Irak’ta elçilik görevlileri olarak kalacak Amerikalıların önemsizliğini göstermek için çabalarken şunları dile getiriyordu: Bağdat’ta 15 bin ABD’li kalacak. Bunun dışındaki rakamlar abartmadır.

ABD, Bağdat elçiliği çalışanı adı altında bu kadar insanı Bağdat’ta bulundurmaya devam edecek. Elçiliğin devasa büyüklükte olması iki ülke arasındaki ilişkilerin gelişmişliğine bağlanmaktadır.

Konuyla ilgili konuşan ABD makamları burada kalacaklardan bazılarının ABD elçiliğini korumakla görevli olduğunu bildirdiler. Ancak bütün ısrarlara rağmen şu soruya cevap vermekten kaçındılar; Irak’ta binlerce insanın korumak için görevlendirildiği büyüklükte elçiliğin inşası hangi ihtiyaçtan kaynaklanıyordu? Oysa ABD, yoğun ilişkilerde bulunduğu ülkelerde bile bu genişlikte bir elçiliğe sahip değil. Ancak burası isim olarak elçilik, gerçek yönüyle ise ABD’nin Irak’ta ve bölgenin diğer yörelerinde plan ve programlarının yapıldığı ve fitnelerinin planlandığı bir merkezden başkası değildir.

“Time” dergisi konuyla ilgili şunları dile getirmektedir: ABD, elçilikteki görevli sayısını 17 bine çıkaracak. Bunlardan en az beş bini güvenliği sağlayan askeri güçlerdir. Bunlar, daha önce Irak’ın bazı şehirlerinde askeri operasyonlar düzenleyen “Blackwater benzeri güvenlik görevlileridir” Time, bu yoğunluktaki güçle ABD’nin Irak’ın siyasi sahnesinden çekilmesinin mümkün olmadığını ortaya koymaktadır.

Her ne kadar Irak hükümeti bu tabloya karşı muhafazakârca bir tutum sergilediyse de, Irak’taki siyasi kesimlerin bu gelişmelere muhalefetle ilgili sesleri her gün daha fazla çıkmaktadır. Irak İslami Yüksek Meclisi üyelerinden bunu Irak’ın işgalinin devamı olarak nitelendirip “Bir elçilik için bu kadar çalışanın olması kabul edilir bir şey değildir” diyerek tepkisini gösteriyordu.

ABD’nin Irak’ta elçilik çalışanı adı altında binlerce adamını bulundurması Irak’ı terk ettiğiyle ilgili sözlerin yalan olduğunu ortaya koymaktadır. Bu, ABD’nin uluslararası baskılara karşı göz boyamayla ilgili bir hilesidir. Washington’ın Irak’tan kolay kolay el çekmeyeceği görülmektedir. Yoksa neden bu ülkeye ordularını yığıp sekiz yıllık savaş masraflarını yüklensin ki? Amerikalılar Irak’taki bazı üslerden çekilmek zorunda kaldılarsa mecbur kaldıklarından kaynaklanıyordu.

Amerika hükümeti Irak savaşıyla ilgili hem Irak halkı hem de kendi halkı tarafından yoğun baskı altındaydı. Amerika halkı, bu ülkenin orduları için ölüm bataklığına dönüşen, paralarını çöllere gömen ve orduları için sıkıntıya yol açan savaştan yorulmuştu. Birkaç yıl önce Amerika kamuoyu Irak savaşını boş ve anlamsız olarak nitelendirmişti. Barack Obama’nın Cumhuriyetçileri yenip başkan olması ABD’deki hakim havayı gösteriyordu.

Baştan beri bu davetsiz misafirlere muhalif olan Irak halkı, bunların Irak’ta kalmalarının güvenliği bozduğunu, terör olaylarına sebep olduğunu, özgürlük ve bağımsızlıklarının zedelenmesine yol açtığını düşünüyordu. Bunu, Amerika ordu komutanı bir süre önce itiraf etmişti. Bu ülkede döktükleri kanlara ve sebep oldukları cinayetlere rağmen utanmadan Irak halkı tarafından varlıklarının destekleneceği beklentisini dile getiriyordu.

Amerikalılar, Irak’ı işgal etmeden önce, halkın diktatör Saddam rejimine duyduğu nefretten dolayı onları sevgiyle karşılayacağını ve kurtarıcılar olarak göreceğini bekliyorlardı. Ancak fazla geçmeden, Irak halkının saldırganlara karşı nefretini göstermesiyle, Amerikalıların bu rüyası kâbusa dönüştü. Hesaplarının yanlış olduğunu kısa sürede anladılar.

Bu arada Amerika makamları, Irak’tan mecburi çıkışlarıyla beraber varlıklarını sürdürmek için ciddi ciddi yerleşiyorlar. Elçilik örtüsü altında büyük bir yapı inşa ettiler. Başından itibaren birçok gözlemci ve halk, bu büyüklükteki bir yapının elçilik adı altında kurulmasını şüpheyle karşıladı.

Amerika’nın Bağdat elçiliği Vatikan büyüklüğündedir. Bir şehir büyüklüğündeki bu komplekste dinlenme binaları ve alış-veriş merkezleri bulunmaktadır. 400 bin metrekare büyüklüğündeki bu alan Bağdat’ın en güzel yerinde inşa edilmiş. İçinde 600 den fazla bina ve 1000’in üzerinde büro bulunmaktadır. Yüksek duvarlara sahip elçilik denilen bu şehrin yapımı için bir milyar dolar harcandığı söylenmektedir.

Amerika ile ilişkileri geliştirme ve kendilerine verilecek destek karşısında Irak yöneticilerinin bu büyüklükteki bir yapıya göz yummaları mümkün olabilir. Ancak Irak halkı, “elçilik çalışanı” gibi aldatmaca söylemlerle ülkelerinin gizli orduların işgali altında olmasını kabul etmez. Bu yeni oyun ve entrikalara karşı asıl görev, bağımsız şahıs, grup ve siyasetçilerin omuzundadır. Binlerce yabancının Irak’ta kalmaya devam etmesi, bu ülkenin emniyetini ve bağımsızlığını tehdit etmektedir. Washington’un inşa ettiği bu elçilikle ikili ilişkilerden çok daha büyük hedefler peşinde olduğu kesinlik kazanmıştır.

Kaynak: Cumhuriyé İslami Gazetesi

Çeviren: Hanefi Aydın / Doğruhaber

Bu haberler de ilginizi çekebilir