• DOLAR 32.51
  • EURO 34.783
  • ALTIN 2498.11
  • ...
Olağanüstü Din Şûrası sonuç bildirgesiyle sona erdi
Google News'te Doğruhaber'e abone olun. 

15 Temmuz gecesinde gerçekleştirilen kanlı darbe girişiminden sonra süreci değerlendirmek üzere “15 Temmuz Darbe Girişimi ve Din İstismarına Karşı Birlik, Dayanışma ve Gelecek Perspektifi” başlıklı tek gündem maddesiyle tarihinde ilk defa olağanüstü toplanan şûranın sonuç bildirgesinde, FETÖ/PDY`nin dini bir yapı olmadığı, örgütün liderine atfedilen sıfatların ise İslam ile bağdaştırılamayacağı belirtildi.

Halk iradesine dayanan meşru bir yönetimi, din kisvesi altında örgütlenip silah zoruyla devirmeye teşebbüs etmenin milli iradeyi hiçe saymak ve bir hak gasbı olduğuna vurgu yapan Görmez, bunun dinen meşru görülemeyeceğini, bu girişimi şiddet ve nefretle tel`in ettiklerini söyledi.

Görmez Olağanüstü Din Şûrası`nın sonuç bildirgesini şöyle sıraladı:

“Gizli ve karanlık emellerine ulaşmak için her türlü yolu mübah gören, dini ve dinî duyguları istismar eden; milletimizin zekâtını, sadakasını, kurbanını çalan, evladını elinden alan, dinimizin temel değerlerini ve kavramlarını tahrif ve tahrip eden, gayr-i İslamî ve gayr-i ahlakî tutum ve davranışlarla fitne, fesat, yalan ve desiselerle kendine insan ve imkân devşiren, devletin tüm organlarına sızarak, milletin geleceğini ipotek altına almaya çalışan ve son darbe girişimiyle millet tarafından suçüstü yakalanan Fetullahçı Terör Örgütü (FETÖ/PDY) dinî bir oluşum olarak nitelenemez. Bu örgütün elebaşı “din âlimi” ya da “hocaefendi” olarak kabul edilemez.”

Peygamberlerden başka bir kişinin, özel, seçilmiş ve yanılmaz olduğu, beyan ve öğretilerinin kutsiyet arz ettiği iddiasının dinen kabul edilemez olduğuna vurgu yapan Görmez, “İslam`da davet, Allah`a ve Hz. Peygamber`in yoluna yapılır. Allah adı kullanılarak çeşitli kişilere, yapılara ve hiziplere yönelik davet, insanları din ve Allah diyerek aldatmaktır ve dine yapılmış en büyük haksızlıktır. Hiç kimse aklını, iradesini ve kişiliğini başka birine teslim edemez. Din adına, Allah adına insanların manevi duygularını istismar ederek kurulan yapıların İslam`dan onay alması mümkün değildir.” dedi.

Görmez, “Dini görünümlü eğitim faaliyetlerini bir güç ve çıkar ağına dönüştürerek dünyevî, siyasî ve ekonomik bir yapı oluşturmak, böylece her türlü gizli ve kirli ilişkilerini perdelemek, İslâm`ın temel ilkeleri ile hiçbir şekilde bağdaşmaz. Öte yandan din üzerinden menfaat elde etmenin ve nüfuz oluşturmanın da herhangi bir dinî temeli yoktur.” diye konuştu.

“FETÖ/PDY hareketi sahte bir mehdi hareketidir”

“FETÖ/PDY hareketi sahte bir mehdi hareketidir” diyen Görmez, tarih boyunca toplumun güvenliğini tehdit eden mehdici-mesihçi ve hurufi-bâtınî karakter arz eden pek çok fitne ve fesat hareketi ortaya çıkmıştır. Sır, gizem, adanmışlık, karizmatik kişilik gösterisi ve takiyyecilik/çift şahsiyetlilik bu hareketlerin en bariz özelliği olmuştur. Modern zamanlarda ise bu tür hareketler, uluslararası siyasal mühendisliklerin güdümünde İslam toplumlarının parçalanması ve sömürülmesinin birer aracı olarak kullanılmışlardır.” şeklinde devam etti.

FETÖ`nün dini bilgi kaynaklarının şaibeli olduğunu ifade eden Görmez, bu yapının sözde dini söylemlerinde, İslâm`ın temel bilgi kaynaklarından çok, rüyalar, gizemli hikâyeler revaç bulmuş, bunlar aracılığıyla masum kitleler aldatılıp efsunlanmış, hastalıklı bir zihniyet oluşturulmuştur. Bu amaçla özellikle medya kullanılarak sohbet, vaaz ve konferanslar yoluyla dinin tahrifine tevessül edilmiştir. Bu vaaz ve sohbetlere Hz. Peygamberin katıldığı iddia edilmiş, mensuplarına verilen emir ve talimatlar rüya yoluyla Peygambere dayandırılmaya çalışılmıştır. Bu şekilde insanları kandırarak kendi otoritesini tahkim etmeyi bir yöntem olarak kabul eden bir yapının dinden cevaz alması mümkün değildir.

Görmez, açıklamasında hakikati kendi tekeline alarak kendisinin dışında herkesi dışlayan bir yapının İslam geleneği ile bağdaşmayacağı, dolayısıyla İslam ümmetini parçalamayı esas alan hiçbir yapı, düşünce ve hareketin masum kabul edilemez olduğunu dikkat çekti.

Görmez şöyle konuştu: “FETÖ/PDY batılı kamuoyunun ilgi ve desteğini sağlamak, medeniyetler çatışması tezine karşı duyarlılık üretme adına ‘Dinler arası diyalog` ve ‘ılımlı İslam` diyerek şaibeli girişimler başlatmış, pek çok sırlı ve gizemli ilişkiyle uluslararası dünyada Müslümanların aleyhine oluşturulan karanlık projelerin bir parçası olmaktan çekinmemiştir. Hiç şüphe yok ki Allah katında hak din İslam`dır. Başka din mensuplarıyla dinî özgürlükleri zedelemeden barış içinde yaşamak esas olup insanlığın faydasına olacak her işte onlarla ortak zeminde yardımlaşma ve dayanışma mümkündür. Dolayısıyla dinler arası diyalog adı altında belli bir siyaset mühendisliği olduğu anlaşılan ortak bir dinî teoloji veya dinî kültür birliği oluşturma çabası hiçbir şekilde tasvip edilemez. İslam`ın temel esaslarından ödün vermek, söz gelimi kelime-i tevhidin ikinci kısmı olan Hz. Muhammed`in risaletini göz ardı etmek asla kabul edilemez.” (İLKHA)


 

Bu haberler de ilginizi çekebilir