Rejimin Kürd halkına yönelik inkârcı politikalarının bir eseri olarak, yıllardır Kürt halkı üzerine kirli bir savaş yürütülmektedir. Bunun son halkasında, Şırnak’ın Uludere ilçesine bağlı Ortasu (Roboski) Köyü’nde 35 sivil insan öldürüldü. Her ne kılıf bulunmaya çalışılırsa çalışılsın bu, devlet eliyle işlenen bir katliamdır. Sözüm ona sorunun sahibi olarak kendisini lanse eden temsilciler ve soruna çözüm bulmaya çalıştıklarını iddia edenlerin sahip oldukları zihniyet devam ettikçe, bu katliam ilk olmadığı gibi son da olmayacaktır. Yapılan bu büyük katliamı ve kör zihniyetlerinden vazgeçmeyen bu anlayış sahiplerini kınıyoruz.

 

Bu katliamın ardından itiraz sesleri yükselmeye, eleştirilerin dozu artmaya ve basın yayında sorunlar yüksek dozda yer almaya başladı. Diğerlerinde olduğu gibi, bu katliam da bir müddet gündemi işgal edecek, akabinde tekrar unutulmaya terk edilecek. Ne yazıktır ki, rejimin zulmü böylesi katliamlar olduğu zaman hatırlanmakta ve gündem olmaktadır. Bir kesim ise, kendi ideolojik çıkarlarını gözeterek bunun üzerinden nemalanma, karşıt veya rakip olarak gördüklerini suçlu gösterme yoluna gitmekte ve bunun üzerinden ideolojik mücadelelerini sürdürmeye çalışmaktadırlar. Aslında bu şekilde kamuoyu da yanıltılmaktadır. Hâlbuki sorunun asıl kaynağı, rejimin sahip olduğu zihniyet ve bu zihniyetin eseri olan yanlış politikalardır. Rejim karşıtı olduğunu iddia eden, ama zihniyet olarak onu aratmayan ve kendi ideolojik çıkarlarını halkın çıkarlarının üstünde görenlerin, rejim karşıtlığı adına yürüttükleri yanlış politika ve icraatlar da, rejimin söz konusu zihniyet ve politikalarını beslemektedir. Bunların zararlarını ise Müslüman Kürd halkı çekmekte, olan yine Müslüman Kürd halkına olmaktadır.

 

Her şeyden önce, Laik Kemalist Rejimin üzerine bina edildiği ve sözüm ona kendini işin sahibi olarak kabul edenlerin zihniyeti değişmelidir. Bu zihniyet sürdükçe, bunun neticesi olan zulüm ve dolayısıyla yasaklar da, eylem ve operasyonlar da katliamlar da devam edecektir.

 

Beşeri ideolojilerin sahip olduğu zihniyet ve bunun sunduğu bakış açısı, insanlığa ve sosyal sorunlara adil çözümler sunamamakta, huzur ve güveni mutlak manada temin edememektedir. İnsanlığa ve sosyal sorunlara, ancak beşeri zafiyetlerden ve beşeri ideolojik hesaplardan uzak olan ilahi nizam adil çözümler sunabilir, gerçek manada huzur ve güveni tesis edebilir.

 

Dolayısıyla, vahyin sunduğu ilahi bakış açısından uzak kalındığı müddetçe sorunlar devam edecektir. Çözümün kaynağı İslam’dır ve bunu icra edecek olanlar Müslümanlardır.

 

Tekrardan olayı şiddetle kınıyor ve vefat eden Müslüman kardeşlerimize Rabbimizden rahmet, yaralılara şifa, yakınlarına sabırlar diliyoruz.