Bitlis’te faaliyet yürüten Bitlis Eğitim Sağlık Yardımlaşma ve Dayanışma Derneği (BEST-DER)tarafından, merkez Ulu Camii’nde düzenlenen mevlit programına Bitlisliler yoğun katılım gösterdi.

Merkez Ulu Cami İmam Hatibi tarafından okunan Kur’an-ı Kerim tilavetiyle başlayan mevlit programı, derneğin küçük mevlithanları tarafından okunan mevlitle devam etti. Kürtçe ve Türkçe okunan mevlit ve üstadı metheden ilahilerin seslendirilmesiyle manevi hava doruğa çıktı.

Günün anlam ve önemine binaen konuşan Eğitimci Musab Dalga, Üstadın hayatından kesitler sunarak, yaptığı mücadeleler hakkında katılımcılara bilgi verdi. Ayet-i kerimenin beyanıyla Allah’tan en çok korkanların âlimler olduğunu hatırlatan Dalga, âlimlerin ise toplumları karanlıktan aydınlığa çıkaran Peygamber varisleri olduğunu ifade etti.

Üstad Bediüzzaman’ın 80 küsur yıllık ömrüne çok şeyi sığdırdığını dile getiren Dalga, şunları söyledi: “Üstad kısa ömründe çok işler başarmıştır. 32 yıl sürgün,  20 yılla aşkın da zindanlarda yaşayan Üstad, 22 kez zehirlenmiştir. Kendisine bunca yapılanlara karşı Üstad, dünya zevki namına hiçbir şey tatmamıştır. Kendisine verilen tüm mevki ve makamları elinin tersiyle itiyor. Üstadın gözünde ne Cennet sevdası ne de Cehennem korkusu vardı. Üstadın tek gaye ve amacı cemiyetin imanının selametiydi.” dedi.

Üstad Bediüzzaman’ın bin 400 yıl sora gelmesine rağmen sahabenin  şuuruna sahip olduğunu vurgulayan Dalga, Bediüzzaman başta olmak üzere İslam için hizmet eden âlimlerin yollarının takip edilmesi gerektiğini söyledi.

Dalga, “Bize düşen Üstadın bıraktığı eserler üzerinden, iman ve tevhid davasına sımsıkı sarılıp, hem dünya hem de ahretimizi kazanmaktır. Bizler onların davasına sahip çıkarsak, onlar kabirlerinde rahat yatacaklar. Üstad düşmanlarına karşı bile merhametkar davranarak, onların iman etmesini sağlamaya çalışmıştır. Bizler de elimizi açtığımız zaman doğru yolda olmayan Müslümanlara dua etmemiz lazım. Dolayısıyla bizim de ömrümüz kısa. Bu kısa ömürde Üstad gibi çok şeyler başarmamız gerekiyor.” diye konuştu.

Program, yapılan duanın ardından verilen ikramla sona erdi.(Şükrü Tontaş-İLKHA)