• DOLAR 32.334
  • EURO 35.087
  • ALTIN 2296.392
  • ...
"Diyarbakır Belediyesi köyümüzde hayvancılığı bitirecek"
Google News'te Doğruhaber'e abone olun. 

Çınar`a bağlı 140 haneli Sevindik (Xecita) köyünde yaklaşık bin 200 dönümlük (1 milyon 200 bin metrekare) meranın Diyarbakır Büyükşehir Belediyesinin köylülere iş vaadiyle attırdığı imzalarla Katı Atık Yönetimi Projesi kapsamına alındığı ileri sürüldü. Büyükşehir Belediyesinin, kendilerini aldattığını iddia eden köy sakinleri ise projenin iptal edilmesini istedi.

Meralarının ellerinden alınmasıyla köyde hayvancılığın bitme aşamasına geldiğine dikkat çeken halk, 19 bin küçük ve büyükbaş hayvanlarının köye adeta hapsolduğunu söyleyerek yetkililere tepki gösterdi.

Diyarbakır Büyükşehir Belediyesinin kendilerini aldattığını ileri süren köy halkı, 200 bin metrekarelik bir alanda yapılması düşünülen projenin daha sonra 1 milyon 200 bin metrekarelik bir alanı kapsadığını öğrendiklerinde defalarca belediyeye itiraz ettiklerini söyledi.

Belediye ile yaptıkları görüşmelerin sonuç vermemesinin ardından köy halkı, şantiye alanına yürüdü. Jandarmanın güvenlik önlemleri aldığı şantiyede, jandarma ile köylüler arasında arbede yaşandı. Jandarmanın güvenlik önlemi aldığı köyde toplanan halk, haklarını alana kadar direneceklerini söyledi.

Hayvancılık ve tarımdan başka gelirlerinin olmadığını ifade eden köylüler, söz konusu projenin iptal olmaması durumunda halkın perişan olacağını belirttiler. Katı Atık Projesinin yerine Nükleer Santral kurulacağını da iddia eden köy halkı, belediyenin bu alanı çok yüksek bir meblağ karşılığında yabancılara sattığını ileri sürdü.

"Bize sadece çöp atık tesislerinin yapılacağını söylemediler"

Diyarbakır Büyükşehir Belediyesinin kendilerini aldattığını ifade eden köy sakinlerinden Neşet Aker, “Büyükşehir belediyesi yetkilileri köyümüz gelip 400 dönüm arazi istediler. Orada çöp atık tesislerini yapacaklarını ve karşılığında bizleri de işe alacaklarını söylediler. Bugün ise bu arazi bin 200 dönüm araziye çıkarılmış durumda. Bize sadece çöp atık tesislerinin yapılacağını ve bu kadar büyük olacağını söylemediler. Bize, imza karşılığında işe alınacağımızın sözünü verdiler.   Köylülerden 100 imza toplatılması gerektiği için burada olmayanların imzasında atmışlar. Sonra da şu an gördüğünüz alanda tesis kuruyorlar.” diye konuştu.

"Köyümüzde hayvancılık bitecek"

Köylerinin 140 haneli olan köyün geçimini hayvancılıkla sağladığını belirten Aker, "Bu bölgede en çok küpeli hayvan sayısı bizde var. Bu projenin hayata geçmesi durumunda 15 bin küçükbaş, 4 bine yakın büyükbaş hayvan bulunan köyümüzde hayvancılık bitecek."

"Bundan sonra gerekli yerlere başvuracağız"

Söz konusu proje ile ilgili farklı iddiaların gündeme geldiğini, kendilerinin de burada tam olarak ne yapılacağını bilmediklerini söyleyen Aker, sözlerine şöyle devam etti: “ Öğrendiğimiz kadarıyla sarı metal gazı, gübre ve doğal gaz yapılacağını ve termik santralin kurulacağını öğendik.  Bu durumun yeni farkına vardık ve bundan sonra gerekli yerlere başvuracağız.”

"Tesis bu yörenin tamamına zarar verecek"

Tesisin köyde yapılmasına karşı olduğunu söyleyen Mikail Arbaş, “Radyasyon, sarı metal gazları gibi zararlı maddeler üreten tesislerin ekili tarlalara zarar vereceğini biz çok iyi biliyoruz.  Bunların sinevizyon gösterimlerini de bize göstermiyorlar. Bunu internetten de araştırdık. Bu tesis bu yörenin tamamına zarar verecek. Hem tarıma zarar verecek hem de hayvancılığa zarar verecek.  Bizlere katı atık geri dönüşüm tesisini 100 veya 150 dönüm arazi üzerine yapacaklarını söylediler ancak sonrasında civar köylerden de imza alarak bin 200 – bin 300 dönüme çıkarıldığını öğrendik.  Şu an bile bizim hayvanlarımız komşu köylerin arazilerine gittiği zaman sıkıntı yaşıyoruz. Bu kadar dönüm arazisi yok edildikten sonra hayvancılığımızda zarar görecek.” diye belirtti.

Belediyenin kendilerinden habersiz çalışma yaptığını ifade eden Arbaş, tesisin yapılmaması için direndikleri zaman jandarmanın kendilerine engel olduğunu söyledi.

“Belediye meramızı Fransızlara, Hristiyanlara, Ermenilere satmış”

Belediyenin meralarını yabancılara sattığını iddia eden Nedim isimli köylü ise şöyle konuştu: “Başımızı da koparsalar biz bu davamızdan asla vazgeçmeyeceğiz. Biz belediye ile olan bu davamızı gerekirse Cumhurbaşkanına ya da meclise kadar götüreceğiz. Savcı ve asker gelip bizi tehdit etse de yine biz davamızdan vazgeçmeyiz. Biz bu saatten sonra bizi aldatan belediyeye karşı duracağız ve mücadelemize sonuna kadar devam edeceğiz. Belediye, meramızı 50 trilyona Fransızlara satmış, Hristiyanlara satmış Ermenilere satmış.”

Köy alanına toplanan kadınlar ise meralarını hiçbir zaman belediyeye terk etmeyeceklerini, erkek kalmazsa bile kadınlar olarak haklarını geri almaya çalışacaklarını söyledi.

Katı Atık Projesinin evinin hemen yanında olduğu için hayvanlarını dışarı çıkaramadığını belirten Osman Kaçan ise hayvancılık dışında hiç biri gelirinin olmadığını bu projenin uygulanması durumunda hayvanlarını götüreceği yerin kalmayacağını söyledi. (İLKHA)














































 

Bu haberler de ilginizi çekebilir