• DOLAR 32.414
  • EURO 35.705
  • ALTIN 2324.93
  • ...
ABD ve Türkiye`de Darbeler
Google News'te Doğruhaber'e abone olun. 

İttihat terakki, babıali baskını adıyla 1913 yılında ordu gücünü kullanarak hükümeti ele geçirdi.

1923`ten 1950` ye kadarki dönemde sözde batilılaşma ve medenileşme adı altında islam`ın kutsallarına, islami değerlere darbe üstüne darbe vuruldu. ülkede yeni düzene muhalefet edenler en ağır şekilde cazandırıldı. bu nedenle ülkede uzun zaman yeni yönetime muhalefet edebilecek kimse kalmadı.

Bu kötü şartlar 1950`ye kadar böyle devam etti.

1946`da kurulan ve halkın değerlerine kısmen de olsa sahip çıkan demokrat parti 1950, 1954, 1957 seçimlerinde tek başına iktidar oldu.

demokrat parti hem dış yardımları hemde içerideki berekeketli yılların kazanımlarını sanayii ve endüstriye yansıtınca emperyelist abd bundan rahatsız oldu. çünkü amerika her zaman kendine muhtaç olan bir Türkiye istiyordu. bunun üzerine ABD, DP`den ekonomik desteğini kesti ve darbecilere yanaştı. ülke içindeki iç dinamikleri harekete geçirdi. ülkede iç savaş havası estirilmeye çalışıldı. Olaylar hükümetin üstesinden gelemeyecek noktalara getirildi. Daha sonrada CHP ve ABD güdümlü STK`lar “ordu göreve”çağrıları yaptı.

yapılan darbe çığırtkanlığı sonucunda 1960 darbesi gerçekleştirildi. demokrat parti hükümeti düşürüldü. Cumhurbaşkanı Celal Bayar hakkında idam kararı verildi, yaş haddinden dolayı cezası müebbet hapse çevrildi. başbakan adnan menderes ve iki bakanı idam edildi. bütün demokrat parti milletvekilleri tutuklandı. Binlerce kişi gözaltına alındı. Yüzlercesi hapisle cezalandırıldı. Türkiye ekonemik olarak 60 yıl geriye gitti.

1965`te demokrat partinin mirası üzerine kurulan adalet partisi iktidara geldi. AP`nin, durumu toparlamaya ve ekonomik kalkınmaya başlaması ABD`nin tepkisini çekti.

AP`ni başından beri DP'nin devamı olarak gören silahlı kuvvetler de duruma tepkiliydi. ordu reform taleplerini bahane ederek hükümete 12 mart 1971`de muhtıra verdi. Başbakan Süleyman Demirel istifa etti.

1932`de kurulan halk evleri ve 1942`de kurulan köy enstitülerindeki solculuk eğitimi 1970`lere gelindiğinde meyvesini vermeye başladı. Sağ ve sol cepheden "faili meçhul" adı altında yüzlerce kişi öldürüldü.

mezhep eksenli olarak maraş ve çorum olayları çıkartıldı.

abd`nin ankara büyükelçisi, başbakan Demirel`i defalarca tütün ve afyon politikası başta olmak çeşitli nedenlerle tehdit etti.  ardından 12 eylül darbesi gerçekleştirildi.

ABD merkezi haberalma teşkilatı cıa Türkiye masası istasyon şefi darbenin yapıldığı gün, dönemin ABD başkanına giderek ‘bizim çocuklar başardı` demişti.

12 Eylül 1980 darbesinin ardından partiler lağvedildi, parti liderleri önce askeri üslerde gözetim altında tutuldu, ardından yargılandı.

Meclis kapatıldı, anayasa ortadan kaldırıldı, siyasi partilerin kapısına kilit vuruldu ve mallarına el konuldu.650 bin kişi gözaltına alındı.1 milyon 683 bin kişi fişlendi.

Açılan 210 bin davada 230 bin kişi yargılandı. 517 kişiye idam cezası verildi.

171 kişinin işkenceden öldüğü belgelendi.

Gazeteler 300 gün yayın yapamadı.

1995 yılına gelindiğinde ise refah partisi genel seçimlerde İ.parti oldu.

28 Şubat post monern darbe süreci Refah Partisi'nin sandıktan birinci parti çıkmasıyla başladı.

erbakan hoca başbakan olduktan sonra geleneği bozup ABD yerine önce İran ardından mısır, Libya ve Nijerya`ya gitti. Bu ziyaretler ABD`nin tepkisini çekti.

merhum erbakan`ın denk bütçe hazırlaması, havuz sistemini devreye koyması, bütün memur maaşlarına zam yaparak ekonomiyi canlandırması, ülkeyi dışa bağımlılıktan kurtarmaya çalışması ve islam birliğini kurma çalışmaları islam coğrafyası üzerinde hesabı olanları harekete geçirdi.

hükümet güvenoyu aldığında abd, Erbakanın siyonizm`e ve emperyalizm`e hizmet etmeyeceğini ve dolayısı ile hükümetin en kısa zamanda düşürülmesi gerektiğinin hesaplarını yaparak yerli uzantılarına erbakan hoca`nın önünü kesin talimatını verdi. yerli abd`liler durumdan vazife çıkardı.

Laiklik naraları, şeriata karşı kadın yürüyüşleri, karargâhta irtica prifingleri, siyasi cinayetler ve 9 saat süren mgk toplantısı sonrasında Erbakan hoca istifa etmek zarunda kaldı.

sonrasında on binlerce müslüman gözaltına alınarak işkencelerden geçirildi, binlercesi işkence altında imzalatılan ifadelerle hapis cezalarına çarptırıldı. Yüzbinlererce insan fişlendi. Başörtülü kızlar okullardan uzaklaştırıdı. Kuran kursları ve imam hatipler kapatıldı. Sekiz yıllık eğitim zorunlu hale geldi. Türkiye ekonomik olarak onlarca yıl geriye gitti. Türkiye kazandığı birçok kazanımını kaybetti. yolsuzluk, yoksulluk adaletsizlik ayyuka çıktı. bankaların içi boşaltıldı. yozlaşma aldı başını yürüdü.

 

Bu haberler de ilginizi çekebilir