Çatışmalardan kaçan aile yardım eli bekliyor
Diyarbakır`ın Sur ilçesinde yaşanan çatışmalar nedeniyle evlerini terk etmek durumunda kalan 7 nüfuslu aile, yetkililerden yardım bekliyor.
Diyarbakır`ın Sur ilçesinden, yaşanan çatışmalar nedeniyle evlerini terk etmek durumunda kalan 7 nüfuslu Ün ailesi, daha önce sokağa çıkma yasağının olduğu ilçede oturdukları evde daha huzurlu olduklarını söyleyerek, kendilerine yetkililerden ve hayırseverlerden yardım eli uzatılmasını bekliyorlar.
Sokağa çıkma yasağının 86`ıncı gününe girdiği Sur ilçesinde çatışmalar devam ederken, çatışmalardan zarar gören on binlerce aile göç etmek zorunda kaldı.
Göç edenlerden imkânı olanlar başka ilçelerde tuttukları evlere yerleşirken, durumu düşük olan aileler ise yakınlarının yanına yerleşti. Kimi aileler ise tutunacak bir dal bulamadıkları için büyük mağduriyetler yaşıyor.
Agahan Ün ve ailesi Savaş Mahallesi Büyüksürgü Sokak'taki evlerinin, çatışmaların ortasında kalmasında dolayı ilçeyi terk ettiler.
İlk başta bir yer bulamadığı için Selahattin Eyyübi Devlet Hastanesi'ne sığınan Ün ailesi, daha sonra Kaymakamlık tarafından otele yerleştirildiklerini, fakat çocuklarından dolayı kiraya çıkmak zorunda kaldıklarını belirtti.
Ün, “Kiraladığım ev zemin katı ve korkuluğu olduğu için tuttum. Bize bir hayırsever yardım eli uzatarak, birkaç halı, tencere ve birkaç mutfak eşyası verdi. Ben Sur`daki 2 odalı evimden de razıydım. Çünkü huzurum vardı. Şu an kaldığım evde lavabonun üst katında pis su damlıyordu ve biz o haldeyken bile çocuklarım ve biz aç kalmayalım diye yemek yapmak zorunda kalıyoruz. Biz bunu ev sahibine ilettik lakin kendisi ilgilenmeyeceğini söyledi. Ev sahibi benden 2 kira ve bir aylık depozito aldı. Kira yaklaştı paramız yok vereyim.”dedi
Ailece psikolojilerinin bozulduğunu belirten Ün, “Buna bir çare bulsunlar. Aldığım maaş yetmiyor. Kime vereceğimi bilmiyorum. Huzurumuz vardı. Orada eşyalarımız eksik değildi. Sur`daki evin ne hale geldiğini bile bilmiyoruz. Evimizi terek ederken sadece iki valizle çıktık. Cumhurbaşkanından, Başbakandan, Vali ve Kaymakamdan yardım bekliyoruz.” diyerek yetkililerden seslendi.
“Biz çatışmadan kaçarken başka bir çatışmaya daha girdik”
Agahan`ın eşi Sultan Ün ise şunları ifade etti:
“Biz çatışmadan kaçarken bir çatışmaya daha girdik. Sur`dan geldiğimizde gidecek hiçbir yerimiz yoktu. Kaymakam bizi otele yerleştirdi. Ama çocuklarım orada durmayınca hem onlar mahcup olmasın, hem de biz olmayalım dedik. Bir ev tuttuk geldiğimizde evde hiç bir şey yoktu ve durulacak halde değildi. İnsanın kendi evi gibi yok. Yardım severler biraz yardım edip perde, halı, çarşaf getirdiler. Kaldığımız evde ısınmak için hiçbir şey yoktu. Bize söz verdiler kömür gelecek diye, o da gelmedi. Çocuklarımız dışarıda buldukları eşyaları getirip yakalım diyorlar, benim de yüreğim buna dayanmıyor.”ifadelerini kullandı.
Ün, “Biz Sur`dan geldik diye günah mı işledik? Biz de sıkıntılar yaşadık nereye kadar böyle devam edecek, biz artık barış ve huzur istiyoruz. Bize kötü davranmasınlar, biz Sur`dan geldik diye çocuklarım durmuyor diye, apartman sakinleri bizi şikâyet etmişler. Ben buradan nereye gidiyim. Ben bu bayan halimle ne yapayım. Hastalığım var hastaneye gidemiyorum. Param olmadığım için üstümüze giyecek bir kıyafetimiz yok. Dışarıya çıkamıyoruz, eski kıyafetlerimizi giydiğimizde insanlar bizi hor görüyor. Çocuklarımın giyecek kıyafetleri yok.” şeklinde konuştu.
“Eşim çöplerin içine giriyordu”
Sur`dan çıkmadan öncede mağdur olduklarını ve kimseye dertlerini anlatamadıklarını ifade eden Ün, “Biz Sur`dayken de mağdurduk. Kimseye derdimizi anlatamıyorduk, bazen aç kalıyorduk. Eşim çöplerin içine giriyordu. Çocuklarım açlıktan ölecek duruma geliyorlardı. Şimdi ise çocuklarımı farklı okula sürekli gönderiyorum, psikolojileri bozuldu. Çocuklarım derslerinden geri kaldılar. O kadar emek verdik. Kendimi aç bıraktım, okumalarını istedim ve her dediklerini yaptım. Artık bu yaştan sonra gücüm kalmadı. Kızım hala korkuyor, onu lavaboya götürdüğümde korkuyor bomba var diyor. Kendime göre eşya alabileceğim bir evim olmasını istiyorum. Zaten çektiğimiz kadar çektik. El uzatan olmasa artık dilencilik yapmak zorunda kalacağız. Sonra demesinler bize neden böyle yapıyorsunuz. Yolda yürüdüğümde insanlar tuhaf bakıyor. Ama biz oradakilerden değiliz. Çocukları okumadıklarında, ya kötü yola düşserler diye çok korkuyorum. Cumhurbaşkanından Başbakandan ve hayırseverlerden yardım eli uzatılmasını bekliyorum.” ifadelerine yer verdi.(Emrah Deniz/M. Hüseyin Temel-İLKHA)