Her karne döneminde bazı velilerin düşük notlar nedeniyle çocuklarına karşı bir takım ceza yöntemlerine başvurmasının sakıncalarına dikkat çeken uzmanlar, bu tarz yaklaşımlardan kaçınılmasını tavsiye ediyor.

Çocuğu karne alacak velilere önemli uyarılarda bulunan Balcalı Hastanesi Çocuk Ruh Sağlığı ve Hastalıkları Ana Bilim Dalı Öğretim Üyesi Doç. Dr. Ayşegül Yolga Tahiroğlu, cezalandırıcı yöntemlerin sorunu çözmekten daha çok içinden çıkılmaz hale getireceğini belirtti.

Çocuğunun karnesini beğenmeyen bir ebeveynin bu konuyu ele alırken amacının çocukla iletişime geçtiğinde ona yansıyan davranışlar, sözler, duyguların dozajının iyi ayarlanması gerektiğini ifade eden Tahiroğlu, “Temel amaç çocuğun başarı düzeyini iyileştirmek olmalı. Notları için çocuğa ceza vermek, kıyaslamak, rencide etmek onun başarısını artırmaktan çok başarmak için gereken motivasyonunu ve kendine olan güvenini yok edecektir. Olumsuz yaklaşımlar amaca destek değil köstek olur.” dedi.

Çocuğun başarısı için uzun süreli motivasyonun önemine dikkat çeken Tahiroğlu, “Yani çocuktan amaca yönelik davranışı sürdürmek için üst düzey bir organizasyon ve iç denetim talep edilmektedir.  Peki, bu talebini ceza ile çocuğu hırpalayarak dile getiren ebeveyn ona nasıl bir model sunmaktadır? Amaç başarıyı yükseltmekse, böyle davranan bir ebeveynin amaca yönelik davranış gösterdiği söylenemez. Karne ile ilgili çocuğa olumlu-olumsuz tepkiden bahsediyorsak bu öyle aylar sürecek, üst düzey bir iç denetim-motivasyon gerektiren bir durum da değildir. Unutmayalım ki, çocuklar dediklerimize değil yaptıklarımıza bakarak öğrenirler. Çocuğumuzdan sorumlulukları hakkında disiplin ve motivasyon bekliyorsak, kendi sorumluluklarımız karşında yaptıklarımız en önemli şeydir. Bana göre bir ebeveynin en büyük sorumluluğu çocuğudur. Çocuk sorun yaşadığında çözüm araştırmak ve model oluşturmak yerine onu hırpalayan ebeveyn, çocuğuna sorumluluklarını ele almak konusunda ne öğretmiş olabilir.” diye belirtti.

“Karneye ödül dozunu aşmamalı”

Velinin sadece kötü karneye değil iyi karneye de nasıl tepki verdiğinin önemli olduğunu dile getiren Doç. Dr. Tahiroğlu, karne için büyük-maddi değeri yüksek ödüllerden-hediyelerden kaçınmak gerektiğini vurguladı. Bu konuda pazarlık etmemeye özellikle dikkat edilmesinin önemli olduğunu ifade eden Tahiroğlu, “Sonuçta çocuğun kendi sorumluluklarını özenle ve başarıyla yerine getirmiştir. Bu durumun elbette övgüyü, ödülü hak ettiğini, ancak bunun dozu çok önemli. En büyük ödül sevgi ile yakın iletişim ve ilgi” diye konuştu. Tahiroğlu, “Karneyle ile ilgili memnuniyetimizden bahsederken notlara odaklanmak yerine; bir dönem boyunca gösterdiği çaba ve emeğe odaklanmak; elinden geleni yaptığı için hissettiğimiz gururdan bahsetmek gerekir. Bu tutum başarı ve motivasyonun devamı için en pahalı hediyeden çok daha yararlıdır.” ifadesini kullandı.

Tatil tatil demektir!

Tatilin tatil gibi değerlendirilmesi gerektiğinin altını çizen Tahiroğlu, “Karne nasıl olursa olsun, adı üstünde çocuklar bir tatile girdi. Çocuk açısından dinlenmek, eğitim döneminin yorucu ve stresli yükünden sıyrılıp biraz rahatlamak ikinci döneme daha istekli ve sağlıklı başlamasına yardım edecektir. Ailelere yarıyıl tatili boyunca çocuklarıyla bol bol kaliteli zaman geçirmelerini tavsiye ediyoruz.” dedi. (İLKHA)