Burada Bir Muhabbet Ortamı Oluştu
Basın ilan kurumunun Medya Merkezinde yerel basını ziyaret eden Mardin Kızıltepe`li STK lardan Mustazaf-Der ile İrfan-Der yöneticileri ve Van`da yaptığı yardım faaliyetleri ile isminden sıkça söz ettiren Van Rahmeteli Gıda Bankası`ndan oluşan bir heyet Van İnönü İlköğretim okulunun bahçesine kurulan Medya Merkezinde basın mensuplarını ziyaret etti.

Basın İlan Kurumu çalışanı Âdem Bozkır, kendilerini ziyaretlerinden duydukları memnuniyeti dile getirerek, "Burada basın ilan kurumu aracılığıyla 11 yerel gazete ortak yayın yapıyorlar. Tabi bu da gazeteciler açısından hem erdemli bir davranıştır, hem de çıkan gazetenin daha zengin ve daha kaliteli olmasını sağlıyor. Umudumuz kısa süre içerisinde tekrar toparlanıp eski günlerine dönmeleridir. Elbette bu Allah`tan gelen bir felakettir. Buna rıza göstermemiz gerekir. Arkadaşlarda biliyor, çok farklı ortamlardan geldik. Burada bir muhabbet ortamı oluştu. Tabi bu da bu felaketin rahmet yönüdür." dedi.

Eğer Bizim Ecelimiz Gelmiş Olsaydı Biz de Ölmüş Olacaktık
Bölgenin kanaat Önderlerinden A.Rahim Timurtaş hoca yaşanan felakette, inanan inanmayan her kesimin etkilendiğini dile getirerek, "Bu öyle bir felakettir ki hiçbir insanın gücü, bilimi ve silahı bunu önlemeye yetmez illa, Allah`a dönmek gerekir" dedi. Hepimizin büyük dersler alması gerektiğini söyleyen Timurtaş hoca, "Hepimiz yeni bir hayat hakkı kazandık. Burada hayatını kaybedenler bizden daha zengin veya daha fakir değillerdi, belki bizden daha bilinçsiz de değillerdi. Ancak kimin eceli gelmiş ise o gitti. Eğer bizim ecelimiz gelmiş olsaydı biz de ölmüş olacaktık. Biz geride kalanlar sanki ölüp tekrar dirildikçesine hayatımıza yeniden başlamışçasına, geriye kalan hayatımıza çeki düzen vererek ona göre hareket etmemiz gerekir." dedi.

Başımıza Gelen Musibetler İlahi Bir Uyarıdır
Mustazaf-Der Kızıltepe Şube Başkanı Şehmus Karaalp ise, depremin olumsuzluklarının sürekli konuşulduğuna dikkat çekerek, depremin olumlu etkilerinin de olduğuna işaret etti. Karaalp, "Üstad Bediüzzaman`ın deyimiyle dünyada başımıza gelen musibetlerin en büyüğü dine gelen musibettir. Dünyada başımıza gelen bu tür musibetler ise ya bir ihtarı ilahi yani ilahi bir uyarıdır, ya da `kefaretül zunup` yani günahlara kefarettir. Bu bilinçle hareket edersek inşallah hakkımızdan daha hayırlı olur." dedi. Bizler Allah`ın mülküyüz hatırlatmasında bulunan Karaalp, "Bizler kendi irademizle dünyaya gelmedik. Kadın erkek, fakir zengin, Türk Kürt, siyah beyaz gibi özelliklerimizi seçme özgürlüğü bize verilmemiş. Yaratıcımız böyle istemiş bizde onun bir ayeti olarak dünyaya geldik. Bizden tek bir isteği vardır. O da Rabbimizin istediği şekilde bir hayat sürmemizdir" dedi. Bu tür felaketlerin tesadüfî olmadığını söyleyen Karaalp yine Üstad Bediüzzaman`ın döneminde yaşanan bazı depremlerden örnekler vererek, " bunun sebebi Üstad`a sorulunca üstadın cevabı `yeryüzünde Allah`u Teâlâ`nın izni olmaksızın bir yaprak bile daldan düşmezken kaldı ki yeryüzünün sarsılması tamamıyla Allah`ın izni iledir. Ya da üstadın tabiriyle, bazen yeryüzü cezbeye gelebiliyor. Bu da yeryüzünde işlenen günahların çokluğundan olabilir. Bizler için bu da bir rahmet ve uyanmamız için ilahi bir tokattır." dedi.

Rabbim Bizi Ahmaklardan Eylemesin
Allah Resulü`nün buyurduğu gibi `Akıllı insan ölümden ibret alan insandır ` diyerek bu musibetten hepimizin payımıza düşen dersi almamız gerektiğine işaret eden Karaalp, "Ahmak insan ise birkaç günlük ölümün etkisinden sonra yine kendi heva ve heveslerinin peşinden koşar. Rabbim bizi ahmaklardan eylemesin bizi ibret alan şuurlu Müslümanlardan eylesin. Bu tür musibetler karşısında sabırlı olan Müslümanlardan eylesin. Şunu da belirtmekte fayda var; depremde en çok korkan dünyayı en çok sevenlerdir. Rabbimizden dileğimiz bize hakkı hak olarak bilip hakka tabi olmayı batılı batıl olarak bilip batıldan içtinap etmemizi sağlaması ve batıldan uzaklaşıp hakka tabi olmayı bize nasip etsin" diyerek duada bulundu. (Murat Dalgın-İLKHA)