• DOLAR 32.509
  • EURO 34.947
  • ALTIN 2439.223
  • ...
`Terörist` mi, `kurban` mı?
Google News'te Doğruhaber'e abone olun. 


Olay 30 Mart 2014'teki yerel seçimlerin hemen öncesinde Diyarbakır'da meydana geldi. AK Parti'nin seçim bürosunun önünde, o zaman 14 yaşında olan O.M'nin elindeki bomba patladı. O.M, patlamada elini kaybetti. Savcılık, hakkında 6 yıldan 13,5 yıla kadar hapis istemiyle dava açtı. Ama o, bombayı kendisine tanımadığı birinin tehditle verdiğini ve AKP binasına atması için zorladığını söylüyor.

O.M, okuldan Şehitlik Mahallesi`ndeki evine dönerken 20-22 yaşlarındaki bir kişi tarafından durdurulduğunu anlatıyor. Onun iddiasına göre kendisini durduran kişi, bantla sarılmış bir paketi verip, bunu AK Parti`nin seçim bürosuna atmasını ister. O.M, kendisinin korkup geri çekilmek istediğini ama yolunun kesen kişinin, onu kuytu bir noktaya götürüp önce bıçakla, sonra silahla tehdit ettiğini söylüyor:
“Çok korkmuştum, bıçağı bacağıma iki üç kere dürttü. Bacağım kanamaya başladı. Yapmayacağımı söyleyince belindeki silahı çıkardı. Kafama dayayarak paketi seçim bürosuna atmazsam beni öldüreceğini söyledi. Aldım paketi, ne yapacağımı bilemedim. Seçim bürosuna doğru yürümeye başladım. Silah elindeydi ve beni izliyordu.”
'Bebeğe zarar gelir diye bekledim'

Seçim bürosunun önüne geldiğinde aklından geçenin elindekini atıp kaçmak olduğunu anlatıyor. Ancak seçim bürosunun önünden tam o sırada geçen anne ve bebeğini görünce durduğunu söylüyor:

“Bir anne ve kucağında küçük bir bebek vardı. Geçmelerini bekledim. Paketi elime verene baktım, beni izliyordu ve eli silahındaydı. Anne ve bebeği geçti ama birden kendimi kaybettim. Saatler sonra gözümü hastanede açtığımda bombanın elimde patladığını söylediler. Bir elim artık yoktu.”

Annesi polisin kendilerine, bombayı verenin, PKK`nın gençlik örgütlendirmesi olarak bilinen YDG-H`li bir kişi olabileceğini söylediğini anlatıyor. Ama O.M'nin kendisine tehditle bombayı verdiğini iddia ettiği kişi hiç bulunamıyor.

‘Bombanın sesini duydum`
O.M, üç kardeşin en küçüğü. Anne Gülcan K. olay günü evde bomba sesini duyunca sokağa fırlamış:

“Bomba sesini duyduğumda çok korktum. Oğlumun okul çıkış saatiydi. Sokağa koştum. Kalabalık toplanmıştı. Biri ‘O.'nun elinde bomba patlamış` dedi. Dünyam başıma yıkıldı. Hemen hastaneye koştuk, Dicle Üniversitesi Hastanesi'nde ameliyata alındı. Polisler kopan elini bulup getirdiler. Parçalandığı için dikilmesi mümkün olmadı. O. tek oğlum, iki büyük ablası var. En büyük hayali pilot olmaktı. Şimdi bu hiçbir şekilde mümkün olamaz.”

Savcılık inandırıcı bulmadı
Olayın ardından Diyarbakır Emniyet Müdürlüğü Terörle Mücadele Şubesi tarafından yapılan araştırmada çocuğun bugüne kadar hiçbir eyleme katılmadığı tespit edildi. Oğlunun elini kaybetmesine neden olan kişiler hakkında şikâyetçi olan anne Gülcan K, oğlunun terör kurbanı olduğunu belirtip, Terör ve Terörden Doğan Zararların Karşılanması için Diyarbakır Valiliği bünyesinde kurulan Zarar Tespit Komisyonuna başvurdu.

Ama yeni evlerinde yeni bir başlangıç yapmak isteyen ailenin kapısını mahkeme evrakı ile postacı çaldı. Savcılık O.M. hakkında dava açmıştı. Suçlama, ‘Silahlı terör örgütüne üye olma, tehlikeli maddeleri izinsiz olarak bulundurma veya el değiştirme, korku ve kaygı yaratabilecek tarzda patlayıcı madde kullanma' idi. O.M şimdi, 6 yıldan 13,5 yıla kadar hapis istemiyle yargılanıyor.

İddianameyi hazırlayan Diyarbakır Cumhuriyet Savcısı Mustakim Türkyılmaz, O.M'nin savunmasının suçtan kurtulmaya yönelik olduğunu, soyut beyan dışında olayı doğrulayan somut bir delilin dosyada bulunmadığını ve savunmasına itibar edilmediğini belirtiyor.


Anne Gülcan K. oğlunun protezini çantasında taşıyor.

'Elini çantamda taşıyorum'
Anne Gülcan K. oğlunun suçlu değil, kurban olduğunu söylüyor. Ona 'bombayı zorla veren' kişinin bulunmasını istiyor. Oğlunun tüm hayatının bu olay yüzünden alt üst olduğunu anlatıyor:
“Oğlum sağ elini kullanırdı. Okula devam edebilmek için yeniden yazmayı öğrendi sol eliyle. Ama okulundaki arkadaşları alay etmişler. Biz de akrabalardan borç alıp protez kol yaptırdık. Ama takamadı. Elini çok rahatsız ediyor, üstelik ağır ve diğer eliyle renk farklılığı olduğu için daha çok göze batıyor. Ağlayarak çıkardı attı. Ben bir gün takar diye hep çantamda taşıyorum. Çıkarıp öpüyorum. Oğlumun kopan elinin yerine koydum protezi.”

‘Durumumuz perişan`
Gülcan K. olaydan sonra yaşadıklarının kendilerini perişan ettiğini söylüyor:
“Valilik olayların çok olduğu mahalleden çıkmamız için ev tuttu bize ve kira yardımında bulunacağını söyledi. Eşimin de İŞKUR`a başvuru yapmasını istediler. Eşim başvurusunu yaptı ancak haber çıkmadı henüz. Kira yardımı da üç aydır yapılmıyor. Ev sahibi her gün kapıda. Yetkililerimizden gelip elimizi tutmalarını bekliyoruz yoksa sersefil olacağız.”

Fırında çıraklığa başladı
Patlayan bomba ile elini yitiren O.M bir haftadan beri bir fırında çıraklık yapıyor. Önümüzdeki dönem lise birinci sınıfa devam edecek. Şimdi tek istediği el nakli:
"Gece rüyamda elimi görüyorum. Uyanıyorum bakıyorum yok. Alışamadım ve sol elimle yapabileceklerim sınırlı. Şu hayattan başka hiçbir şey istemem yeter ki elim olsun ve normal bir hayat sürdürebileyim. Ne kimse alay etsin benimle ne de yürüdüğüm zaman arkama saklayayım."

Kaynak: Al Jazeera

 

Bu haberler de ilginizi çekebilir