`Doğru Temeller Üzerinde Yeni Bir Çözüm Süreci Başlatılmalı`
Yaşanan çatışma sürecinin bölgeyi olumsuz yönde etkilediğini ifade eden Vanlı siyasiler ve sivil toplum kuruluşu yöneticileri doğru temeller üzerinde ve doğru muhataplarla yeni bir çözüm sürecinin başlatılması gerektiğine vurgu yaptı.
Yaklaşık iki haftadır devam eden çatışma sürecinin bölgeyi olumsuz yönde etkilediğini ifade eden Vanlı siyasiler, akademisyen ve sivil toplum kuruluşu yöneticileri doğru temeller üzerinde yeni bir çözüm sürecinin başlatılması gerektiğine vurgu yaptı.
İlke Haber Ajansına (İLKHA) değerlendirmelerde bulunan HÜDA-PAR GİK Üyesi Avukat Mehmet Mehdi Oğuz, Memur-Sen Van Temsilcisi Hikmet Bilgin, MÜSİAD Van Şube Başkanı Kerem Baynal ve VASİAD Genel Sekreteri İskender Sezek, şiddetin bir çözüm yöntemi olarak kullanılmaması gerektiğini ifade etti.
Yaklaşık iki buçuk yıldır PKK ile devlet arasında devam ettirilen sürecin iki tarafın da samimiyetsizliğinden dolayı çıkmaza girdiğini ve yeni bir çatışma süreciyle sonuçlandığını ifade eden Hür Dava Partisi Genel İdare Kurulu (GİK) üyesi Avukat Mehmet Mehdi Oğuz, buna en büyük örneğin 6-8 Ekim olayları olduğunu söyledi.
“İki tarafın dayatacağı bir şiddet kesinlikle çözüm olmaz”
Oğuz; “Bu saatten sonra bütün Kürtlerin muhatap alınacağı, Kürtlerin siyasi ve sivil toplum kuruluşlarının masada olacağı bir oluşumun olması gerekir. Burada biz şuna inanıyoruz; şiddet bir çözüm yöntemi değildir. 100 yıldır bölgemizde devam eden bir şiddet söz konusudur. Özellikle 35 yıldır devam eden bir şiddet var. Bu milletin kanı üzerinde çok ciddi anlamda oyunlar oynandı. Geldiğimiz noktada şiddetin, ölümlerin, kan ve gözyaşının hiçbir çözüm üretmediğini gördük. Dolayısıyla iki tarafın da dayatacağı bir şiddetin kesinlikle çözüm olmayacağını düşünüyoruz.” dedi.
Bu aşmada PKK`nin silahı bir yöntem olarak kullanmasının meşru olmadığını aktaran Oğuz, “PKK`nin silahlarını kesinlikle bırakması gerekiyor. Sorunların siyasi yollardan halledilmesi gerektiğine inanıyoruz. Tabi hükümetin de örgütün saldırılarını bahane ederek, tekrar memleketi 90`lı yıllara döndürecek girişimlerde bulunmaması gerekir. Neticede memleketteki bütün halklar olarak, tüm Müslümanlar olarak bu sorunu bir şiddet ortamına yol açmadan çözmemiz gerektiğine inanıyoruz.” diye konuştu.
“Barış seçeneği hiçbir zaman masadan kalkmamalı”
Doğru temeller üzerinde yürütülecek bir çözüm sürecinin bu bölge için hayat suyu olduğunu aktaran Müstakil Sanayici ve İş Adamları Derneği (MÜSİAD) Van Şube Başkanı Kerem Baynal, “Burada 30 -35 yıldır devam eden çatışmaların tekrar alevlenerek sürmesi, bu bölgenin huzuruna, ekonomisine, geleceğine dair çok ciddi sıkıntılar yaşanmasına neden olmaktadır. 30 yıldır devam eden çatışma ortamında sadece silah tüccarları ve bu bölge üzerinde oyun oynamak isteyen güçler kar elde ettiler. Onun dışında Burada yaşayan Kürtler, Türkler, Araplar kısacası bu bölgeyle ilişiği olan herkes zarar görmeye devam ediyor. Barış seçeneği hiçbir zaman masadan kalkmamalı, barış alternatifi her zaman masada olmadır.” ifadelerini kullandı.
Süreçte hem HDP/PKK`nin hem de hükümetin yanlışları olduğunu ifade eden Memur-Sen Van Temsilcisi Hikmet Bilgin ise, bu yanlışlardan dönülerek doğru temeller ve doğru muhataplarla masaya tekrar oturulması gerektiğini ifade etti.
“Bu sorun ancak İslami temellerde çözülebilir”
Bilgin; “Bu yapılan yanlışlardan dolayı gerek hükümet gerekse PKK`nin aklını başına alması gerekir. Bu güne kadar hiçbir savaşın insanlara fayda sağlamadığı gerçeğini unutmamaları gerekir. Tam tersi savaşların insanları onursuzlaştırdığı unutulmamalı. Sorunun çözümü ümmet anlayışındadır. Çünkü bu anlayışta herkes kendi kimliğini özgür bir şekilde dillendirebiliyor. Kendini özgürce ifade edebiliyor. Bu sorun İslami temellerde çözülebilir.” ifadelerini kullandı.
Yaşanan çatışma ortamında insanların hayatlarını kaybettiğine değinen VASİAD Genel Sekreteri İskender Sezek de, Türkiye`nin, Ortadoğu siyasetini gözden geçirmesi gerektiğini belirterek, “Kanla kan temizlenmez. Bizim bu minvalde bölgede faaliyet gösteren bütün STK`lara, kanaat önderlerine ve cemaat liderlerinin tamamından çağrımız bir barış dili oluşturmalarıdır.” diye konuştu. (Murat Dalgın - İLKHA)