• DOLAR 32.383
  • EURO 35.107
  • ALTIN 2326.38
  • ...
"Babamın idam edilmesi Esma`sına kavuşması demek"
Google News'te Doğruhaber'e abone olun. 

 

KONYA - Mısır'da "casusluk" davasında idama mahkum edilen İhvan yöneticilerinden ve Hürriyet ve Adalet Partisi (HAP) Genel Sekreteri Muhammed el-Biltaci'nin oğlu Ammar el-Biltaci, "Babamın idam edilmesi Esma'sına kavuşması demek" dedi.

Mısır'da Hüsnü Mübarek dönemi ve sonrasındaki darbe sürecinin karşısında yer alan Biltaci ailesi, olaylarda Esma Biltaci'nin hayatını kaybetmesinin ardından baba Muhammed el-Biltaci hakkındaki idam kararıyla karşılaştı.

Mısır'da darbe sonrası sınır dışı edilen ve İstanbul'a yerleşen Muhammed el-Biltaci'nin oğlu Ammar el-Biltaci, kardeşi Esma'nın acısı tazeliğini korurken, babasının idama mahkum edildiği süreci tedirginlikle izliyor.

Yaşadıklarını AA muhabirine anlatan Ammar el-Biltaci, Türkiye'den giden Mavi Marmara gemisiyle tarihin seyrinin değiştiğini söyledi. Kudüs'ün özgürlüğü anlamında bu hareketin tarihi anlam taşıdığını ifade eden Biltaci, babasının da bu yolculuğa katıldığını anımsattı.

 "Devrimin intikamı alınıyor"

Biltaci, babasının Gazze'nin özgürleşmesi için verdiği bu mücadele uğruna yargılandığını, uydurma davalarla idama mahkum edildiğini, Mısır'da adaletli bir yargı kurumu bulunmadığını bildirdi.

İdam mahkumiyetlerinin doğrudan doğruya Gazze'nin maruz kaldığı ambargonun kaldırılması düşüncesine yönelik verildiğini dile getiren Biltaci, "Bu insanların idama mahkum edilmesinin nedeni de Gazze'ye yönelik kuşatmayı kabul etmemeleridir. Gazze ve Kudüs'ü özgürlüğüne kavuşturmak istemeleridir" dedi.

Biltaci, alınan kararların siyasi olduğunu, devrimci ve direnişçilerin ortaya koyduğu devrimin intikamının alınmaya çalışıldığını söyledi.

Tek başına hücrede tutulan, ailesi ve avukatıyla görüştürülmeyen babasına ulaşma imkanı bulunmadığına işaret eden Biltaci, yargılama sürecinde yaşananları "mazlum Mısır halkının iradesinin çalınması" şeklinde nitelendirdi.

 "Esma'yı defalarca rüyamda gördüm"

Biltaci, kız kardeşi Esma el-Biltaci'nin hayatının mücadelelerle dolu olduğunu anlatarak, "Onun tek davası vardı, mazlumların yanında durmak ve onların ellerinden tutmak. Mübarek döneminde Tahrir'de ve sonrasında Rabia Meydanı'nda hep bu amaçla bulundu. Zalimlerin karşısında durmayı hayat tarzı olarak benimsemişti ve hep öyle yaşadı. Ümit ediyorum ki Cenabıhak katına onu şehit olarak almıştır" diye konuştu.

Esma'yı vefatının ardından birçok kez rüyasında gördüğünü belirten Biltaci, "Ailem de defalarca rüyasında gördü. Bu rüyalar gösterdi ki o huzurlu bir ortamda. Bulunduğu manevi yer konusunda kalbimiz mutmain durumda. Allah şehitlerin ölü olmadığını buyuruyor, biz de onun Allah katında rızıklandırıldığını ümit ediyoruz" ifadelerini kullandı.

Biltaci, Mısır'da idama mahkum edilenlere ilişkin şunları kaydetti:

"Onların panik ve tereddüt içinde olduklarını düşünmüyorum. Hayatı almak da vermek de Allah'a mahsustur. Böyle yaşayanların elbetteki maneviyatı yüksek olur. Babamın idam edilmesi Esma'sına kavuşması demek. Hayatını, düzenini bu davaya veren Mısır halkı bunu anlayacak. Canlarını ortaya koyan, düzenli hayatlarından vazgeçen ve bu uğurda kurbanlar veren halk, bu davayı anlayacaktır. Bu insanlar özgürlük mücadelesine baş koydu. Binlerce şehit verildi. Mısır zindanlarında 40 bini aşkın mahkum var. Mısır halkı bunları unutmayacak ve sahipsiz bırakmayacaktır."

Olayın geçmişi

Mısır mahkemesi, "hapishaneler baskını" davasında, darbeyle görevinden uzaklaştırılan seçilmiş Cumhurbaşkanı Mursi, Müslüman Kardeşler Teşkilatı (İhvan) Rehberlik Konseyi Başkanı Muhammed Bedii ve Dünya Müslüman Alimler Birliği Başkanı Yusuf el-Karadavi'nin de aralarında bulunduğu, daha önce idam konusunda görüş için dosyaları müftülüğe gönderilen 100 kişiye idam cezası vermişti.

Mahkeme "casusluk" davasında ise Mursi ve Bedii'nin de aralarında bulunduğu 17 kişinin müebbet hapsine, HAP Genel Sekreteri Muhammed el-Biltaci, İhvan Rehberlik Konseyi Başkan Yardımcısı Hayrat Şatır ve 14 kişinin idamına hükmetmişti.

Bu haberler de ilginizi çekebilir