• DOLAR 32.508
  • EURO 34.813
  • ALTIN 2490.215
  • ...
Yeni Yalçın Küçük Kim?
Google News'te Doğruhaber'e abone olun. 
Hüseyin Kaya / doğruhaber
 
Yalçın Küçük’ü ve ne iş gördüğünü biliyorsunuz.
Ben yine de kısaca özetleyeyim.
Yalçın Küçük, Türkiye’de “teorisyen” olarak kabul edilen üç marksistten biriydi.
Diğer ikisi (Murat Belge ve İdris Küçükömer) bu ünvanı hak edecek derecede bir birikime sahiptiler. Ama Yalçın Küçük ismini bunların arasına kimin soktuğu hiçbir zaman tam olarak anlaşılamadı.
 
Akademisyenliği şişirme ve biraz da kendinden menkuldü. Değerlendirmeye tabi tutulduğunda bir paçavraya dönüyordu. “Aydın üzerine tezler”de her şeye ve herkese yüklenmiş ve bunun havasıyla dolaşırken, Alev Alatlı tarafından fark edildi.
 
Alatlı, onun romancı Latife Tekin ile ilgili değerlendirmesine –değerlendirme değil, eleştiri değil, sadece yıpratma- öylesine oturaklı bir cevap verdi ki, Küçük, soluğu Beka Kampında aldı.
 
Slogansever Küçük ile kendinde tanrısal özellikler vehmeden Öcalan iyi anlaştı.
Öcalan “Ben, ben” dedikçe Küçük, gaz verip “Tabi ki sen!” dedi.
 
Pkk’nin yayın organlarında yazılar yazmaya başladı.
Öcalan, sevinç içinde göbeğini kaşırken proje yürürlüğe girmişti.
Evet, Türk solunu rayından çıkarıp birbiriyle çatıştırarak zayıf düşüren “teorisyen”, Kürd solunun başına tebelleş olmuştu.
Öcalan’la yaptığı görüşme kayıtlarını sınırda istihbarata teslim ederken “çalışmalarıma el koydular” çığlıkları koparıyor, böylece kimliğini deşifre etmemeye çalışıyordu.
 
Bu kayıtlar TRT’de parça parça kesiliyor ve tepe tepe kullanılıyordu.
Sonra bir süre gündemden düştü.
 
Onu Ergenekon operasyonlarında farklı bir yerde, farklı bir ideolojik kimlikte gördük.
Herkes şaşkındı; ama o nerede durduğunu biliyordu.
Onunla yan yana gözüken ulusalcı laik Kemal Gürüz “şimdi ben bu … ile aynı örgütten miyim?” diyerek şaşkınlığını gizleyemiyordu.
 
Yani orijinal bir tiptir Küçük.
Doğu Perinçek ile beraber Pkk - Hizbullah çatışmasının başlamasında ve yayılmasında önemli rol aldıkları artık gizlenemeyecek kadar açık bir gerçektir.
 
Şimdilerde artık açık açık Pkk ile iş göremiyor.
Birileri onun gördüğü işi yapıyor.
Görevini kim devralmış belli değil; ama aynı süreç yeniden işletilmek isteniyor.
Dernekler yakılıyor, taşlanıyor, bombalanıyor.
Bir Müslüman, dernekte şehid edildi.
Şimdi işyerlerine saldırılar düzenliyorlar.
“Madde bağımlısı, vandalist eğilimli bir grup serseri” diyerek işin içinden çıkabilirsiniz; ama mesele bu kadar basit değil.
Yeni Yalçın Küçükler devreye girmiş anlaşılan.
 
Devletten yedikleri darbelerin öfkesiyle salyalar akıtarak pisleyecekleri cami duvarı arıyorlar.
Bu arada telsizli magandalar çıkıyor sokaklara.
 
Van’da mağdurlara yardım eden İslami bir derneğin üyesi “polis olduğunu söyleyen” şehir magandaları tarafından darp ediliyor.
 
Onlar emri kimden alıyorlar   belli değil.
Amaç yıkmak, bozmak, tahrip etmek olunca emir verecek karanlık odak çok olur.
Herkes bir hesap yapıyor.
 
Tüm derin mahfiller, Allah’a verecekleri hesabı, mezarın dünya malını götürmeye elverişli olmadığını düşünmeden planlar yapıyorlar.
 
İman edenler Allah’a dayanırlar.
“Bize yollarımızı göstermişken neden biz Allah’a dayanıp güvenmeyelim? Elbette bize yaptığınız eziyetlere katlanacağız. Tevekkül edenler yalnız Allah’a tevekkül etsinler” (İbrahim:12)
 

Bu haberler de ilginizi çekebilir