• DOLAR 32.6
  • EURO 34.85
  • ALTIN 2499.133
  • ...
`Bölgede kardeş kavgası yok, hak ve batıl kavgası var`
Google News'te Doğruhaber'e abone olun. 

Diyarbakır`da pkk çetelerinin kurduğu hain pusu ile  Şehit edilen Aytaç Baran için İstanbul Fatih Caminde gıyabi cenaze namazı kılındı. Cuma namazı sonrası Cami avlusunda bir araya gelen yüzlerce kişi pkk`ye lanet okudu. Kalabalık sık sık ‘Şehit Aytaç Yolun Yolumuz, Katil pkk, Zalimler İçin Yaşasın Cehennem, Kahrolsun pkk, Müslüman Uyuma Kardeşine Sahip Çık” sloganları attı. 

Şehidimiz sahabe ahlaklı bir insandı

Yaklaşık 8 ay önce Yasin Börü`nün ve arkadaşlarının katledilmesi üzerine Fatih Cmiinde bir araya geldiklerini ifade eden HÜDA PAR İstanbul İl Başkanı Erdal Elibüyük, “Yaklaşık 8 ay önce Kobani bahanesi ile katledilen Yasin Börü ve arkadaşları için bir araya gelmiştik. Aradan geçen zaman sürecinde yine buraya Şehidimiz Yasin Börü`nün hocası için tekrardan burada bir araya geldik. Onu tanıyanlar ahlakının Hz.Osman`ın, cesaretinin de Hz. Hamza`nın cesaretini temsil ettiğini söylüyorlar. Şehadetini tebrik ediyorum. Ailesi ve arkadaşlarına sabırlar diliyoruz” ifadelerini kullandı.

Müslümanlar İslam için canlarını ortaya koyuyor

Doğuda yaşananların kardeş kavgası değil, hak ve batıl kavgası olduğuna dikkat çeken Elibüyük, “Son olayları bölgede kardeş kavgası varmış gibi yansıtanlar var. Bu bir kardeş kavgası değildir. Nasıl ki Habil ve Kabil`in kavgası bu değildiyse, bu kavga da onun gibi hak ve batıl kavgasıdır. Müslümanlar şehit Aytaç gibi canlarını ortaya koyarak, İslam`ı ayakta tutmaya çalışıyorlar. Bu coğrafyada bize düşen, her zaman acı ve mahzunluk oldu. Bize düşen yetimlerin başını okşamak oldu. Bunlar neden bizim kaderimiz oluyor?” şeklinde sitemde bulundu.

500`den fazla saldırıya uğradık

Son yıllarda Müslümanlara yönelik 500`den fazla saldırı olduğunu ifade eden Elibüyük, “2005 yılından bu yana 10 yıllık süreçte, Müslüman kardeşlerimize yönelik 500`den fazla saldırı olmuştur. Yatak odalarına, çocukların odalarına bomba atmaya kadar bir sürü saldırılar olmuştu. Cizre`de evinde çocuğuyla mahsur kalan hamile bacımızı yakmak istemişlerdi. Bu tür saldırılarla karşı karşıya kaldık. 2011 yılında Ubeydullah Durna`nın şehadetinde tepkimizi gerektiği gibi ortaya koysaydık, şehit Yasin Börüler katledilmezdi. Yine Yasin Börüler katledildiğinde de sessiz kaldığımız için, zalimler bundan cesaret aldı. Kobani bahaneli Diyarbakır, Mardin, Adana ve Batman`da vahşetler yaşandı. Kürtlerin adet ve geleneklerinde olmayan bir vahşet sergilendi. Yasin Börü`nün katledilişinde zılgıt çeken kadınlara şahit olduk. Çok zaman geçmedi ki Cizre`de 10 saat boyunca asker ve polisin gözü önünde gece üçten günün saat 10`una kadar kardeşlerimiz eli kanlı pkk`nın insafına terk edildi. Bizler yine de burada gerekli tepkiyi ortaya koyamadık.” şeklinde konuştu.

Bize yapılanlar, yapanların yanına kar kalıyor

Çözüm süreci ile pkk`nın yılandan canavara dönüştürüldüğünü belirten Elibüyük, “Müslümanları bunların insafına terk edilmemesi yönünde çokça ziyaretlerde ve açıklamalarda bulunduk. Bize yapılan bazı saldırılar medyaya yansıdı, bazılarını da içimize attık. Yine Hakkari`de 2 üniversiteli öğrencimiz pkk tarafından kaçırıldı. Bu olayın hükümete pkk`ya, HDP`ye ve batıdaki Müslümanlara bakan boyutu var. Bu saldırıların hesabı elbette ahirette sorulacaktır. Ama buradaki Müslümanlar da ellerinden geleni yapmak zorundandır. Hükümete defalarca söyledik ama sözümüzü dinletemedik. 7 Haziran seçimi ne kadar haklı olduğumuzu göstermiş oldu. Bizler bölgede insanların sokak ortalarında infaz edilmesini istemiyoruz. 6-8 Ekim olaylarında kitleleri sokağa dökenlerden hesap sorulmadı. Bize yapılan onların yanına kar kalıyor. Yargı da, batıdaki Müslümanlar da bu konuda gerekli tepkiyi ortaya koymuyor” dedi.

Hem Öldürüldük hem de baskınlara maruz kaldık

Taziyelerini sunanlara teşekkür eden Elibüyük son olarak şunları söyledi; “Bu saldırıdan sonra bizi ziyaret eden veya arayarak taziyelerini sunan kardeşlerimize teşekkür ediyoruz. Bugün aldığımız haberlere göre bölgede Müslümanlara yönelik baskınlar düzenleniyor. Şırnak`ta şehid edilen kardeşlerimizin evlerine baskınlar düzenleniyor. Hem öldük hem de baskına uğradık. Yine Aytaç kardeşimizin şehadetinin ardından bizlere yönelik baskınlar oldu. Yargıdan bu cinayetin arkasını bırakmamasını ve faillerini bularak gerekli cezayı vermesini istiyoruz.”

Bu kavga Kabil`den bu yana sürüyor

Bugün bir vefa borcu için burada toplandıklarını ifade eden Gazeteci Yazar Abdullah Aslan ise, “Bir kardeşimizi daha bu zalimler eliyle şehit verdik.Bu zalimler elbetteki görevlerini yapıyor. Kabil`den bu yana bu böyle sürüyor. Bizim şehitlerimiz cennete gidiyor İnşallah. Şehitlerin ölü olmayışlarının bir göstergesi de, bizlerin burada birlik olarak toplanmamız ve gerekil tavrımızı ortaya koymamızdır. Bölge Müslümanları saldırı altındandır. Bölge Müslümanları Kur`an dersleri vermek için şehitler veriyor, saldırıya uğruyor. Kur`an okumaya gönderilen çocuklara sokaklarda dayak atılıyor. Bizler buradan oradaki Müslümanların neler çektiğini anlayamayız. Cizre`deki saldırıda ortaya çıkan raporlar gösterdi ki, bir haneye iki binden fazla mermi sıkılmış. Diyarbakır`da 6-8 Ekim olaylarında bizler burada kurban bayramı kutlarken, orada Müslümanlar kurban eti dağıtırken çokça çileler çekildi. Saldırıya uğradılar, baskıya maruz kaldılar ve vahşice öldürüldüler” dedi.

Şehit Aytaç Kur`an hadimiydi

Cizre`de aylar öncesinden hendekler kazıldığını belirten Aslan, “Oradaki Müslümanlar baskı ve boykota maruz kaldı. Evlerine ekmek götüremeyen, çocuklarına oyuncak alamayan Müslümanlar oldu. Bizler onların durumunu ta ki son olayda 10 saat boyunca saldırı altında kalmasıyla öğrendik. Bizler buradan ifade ediyoruz ki, sizlere yapılan baskı ve zulümlere karşılık buradan araba, otobüs ve uçaklarla sizlerin yanında olacağız. Her zaman şehitlerin ve azizlerin yanında olacağız. Şehit Aytaç yaşayan bir şehitti. Bu kardeşimiz Kur`an hadimiydi. Yüzlerce çocuğa Kur`an öğretmiş bir Kur`an öğretmeniydi.” ifadelerini kullandı.

Müslümanlar zulme karşı her zaman hazırlıklı olacaklar

HDP ve PKK`nın baskılarını görmezden gelen sözde güvenlik güçlerine de seslenen Aslan, son olarak şunları söyledi:

Müslümanlar yönelik baskı ve zulümlere de son verin. Şırnak`ta iki şehit vermiş ailelerin evlerine askerle baskın yapmanız, buradaki biz Müslümanların dikkatinden kaçmamıştır. İki kardeşimizin şehadetinde o insanların elinde tek silah yoktu. Tek mermi atılmadı. Ama 15 dakika içerisinde asker oraya helikopterle çıkarma yaptınız. Yine katillere bir şey olmasın diye zırhlı araçlarla nöbet tuttunuz.  Belki de bunu yapmalıydınız.Ama bunu Müslümanlara karşı ortaya koymuyorsunuz. Son olarak da kardeşlerimizin evlerine katilin ifadesi üzerine baskınlar yaptınız. Tüm baskı ve zorbalıklarınıza rağmen ayet-i kerimede de ifade edildiği üzere saldırı altında olan kardeşlerimiz her zaman zalime karşı hazırlıklı olacaklardır.” (Erkan Yavuz / Adem Çiçek- İLKHA)
















 

Bu haberler de ilginizi çekebilir