Ceylanpınar'da Tarım İşletmeleri Genel Müdürlüğü (TİGEM) arazileri arasında sıkışıp kalan yaklaşık 30 köyde oturan göçerler, sıkıntılarının giderilmesini istedi. Zor şartlar arasında yaşamlarını sürdüren göçerler, yaşam şartlarının iyileştirilmesine yönelik başlatılan projenin bölgede yaşan tüm göçerlere uygulanmasını istiyor.

TİGEM tarafından etrafı kuşatılan ve geçimlerini hayvancılıkla sağlayan 30'a yakın köyde,  elektrik, su, okul, yol sıkıntısı yaşadıklarını belirten göçerler, bu sorunların çözülmesini isteyerek insan gibi yaşamak istediklerini ifade ettiler.

“Diğer vatandaşlara verilen imkânlar bize de verilmesini istiyoruz”

Devletin diğer vatandaşlara verdiği imkânların kendilerine de verilmesini isteyen 29 yaşındaki Yaşar Boğa, “Göçerlerde yaşıyorum 2000'den beri evliyim evim ayrı, benim yaşıtlarıma tapu hakkı verildi ama benim ismim çıkmadı bana hak tanınmadı. Yetkililerden bana hak verilmesini istiyorum. Bu yaşıma kadar göçerlerde olduğumuz için okul okumadım. Ben de diğer yaşıtlarım gibi okumak isterdim ama hep çalıştım ezildim. Hayatımı yaşayamadım. Okulu hiç görmedim. Bundan sonra yaşamak istiyoruz. Okulsuz, elektriksiz, susuz, yolsuz yaşamak istemiyoruz. Diğer vatandaşlara verilen imkânların bize de verilmesini istiyoruz.” dedi.

Kerbela gibi bir çölde yaşadıklarını söyleyen Feride Gülümse ise, “Biz 67 yıldır burada yaşıyoruz. Elektriksiz, susuz güzel olmayan bir yaşantı içerisindeyiz. Fare, yılan ve akrep gibi birçok hayvanla her gün karşılaşıyoruz. Burası Kerbela gibi bir yer. Bizim düzgün bir hayatımız, evimiz, tarlamız yok. Burada sefalet içerisindeyiz. Siz düşünün elektriksiz, susuz, banyosuz, buzdolapsız ve çamaşır makinasız bir hayatı. Bize bir çare bulunması gerekiyor biz de insanız biz de vatandaşız. Devletimizin bize de bakması gerekiyor biz de bu ülkenin vatandaşıyız. Biz burada susuz kalıyoruz. Tankerle komşu köylerden su getirmeye gittiğimizde bizlere su vermiyorlar.” diyerek içinde bulundukları sıkıntıları anlattı.

"Devlet bizim dertlerimize sıkıntılarımıza çare bulmuyorsa ne yapalım o devleti" diyen Gülümse, “Burada bizimle beraber hayvanlarımız da susuzluk yaşıyor. Çocuklarımız sefalet içerisinde. Devlet ne için vardır. Eğer bizim dertlerimize sıkıntılarımıza çare bulmuyorsa biz ne yapalım o devleti. Okul olmadığı için çocuklarımız okullara gidemiyor, eğitim alamadıkları için bir harf bile Türkçe bilmiyorlar. Biz de çocuklarımızın okumasını istiyoruz. Biz devlet büyüklerimizden bize bir çare bulmalarını istiyoruz.” diye konuştu.  (Mustafa Kaynak - İLKHA)