• DOLAR 32.334
  • EURO 35.087
  • ALTIN 2296.392
  • ...
Şehid aileleri adalet istiyor
Google News'te Doğruhaber'e abone olun. 

PKK yandaşları tarafından Kobani olaylarında katledilen şehitlerin yakınları, Yargı ve Emniyetin davaları sulandırdığını ileri sürdüler.

Konuyla ilgili İlke Haber Ajansı`na konuşan Şehit Yasin Börü`nün amcası Mustafa Börü ile Şehit Hasan Gökgöz`ün babası Mehmet Gökgöz, davaların sonuna kadar takipçisi olacaklarını belirterek, asıl azmettirici olan siyasetçilerin de yargılanmasını istediler.

“Katillerin serbest bırakılması bizi endişelendiriyor”

PKK`nin gençlik yapılanmasından cezalı olan ve  cezaevinde olduğu bilinen  bir şahsın, Diyarbakır merkez Sur ilçesinde eylem yaparken sahte kimlikle suçüstü yakalandığının Diyarbakır Valiliğince   açıklandığını hatırlatan Mustafa Börü, “1994 yılında Murat Kurtboğan isimli şahıs, Bitlis cezaevinde yatması gereken bir vakitte, Tatvan`da 1 PKK`lı ile beraber cinayet işliyor. Bu olayı da göz önüne getirdiğimiz zaman, bu tip olayların, maalesef  hala da yaşandığını öğreniyoruz. 2009`da KCK muhbirlerinin yaptığı ihbarlardan dolayı birçok suçlu serbest kalıyor. Bu olaylar bizi endişelendiriyor. Bu olaylarla birlikte bu bölgede hala da gizli kapaklı olayların döndüğünü görüyoruz.  Yasin Börü ve arkadaşlarının dosyasına baktığımızda aynı durumu görüyoruz. Bu dosyanın içinde 2 kişi yakalanmış fakat 5 ay sonra bazı mazeretler ile biri cezaevinde, diğeri de askerde olduğunu söyleyip serbest kalıyor.” diye konuştu.

“HDP yöneticilerinin yargılanması gerekiyor”

Özellikle Gülten Kışanak, Selahattin Demirtaş ve Zübeyde Zümrüt`ten davacı olduklarını kaydeden Börü, sözlerini şöyle sürdürdü: “Bunların yargılanmasını istiyoruz. Çünkü bunlar halkı sokağa döken asıl müsebbiplerdir. Hiçbir adım atılmadı. Bunlar hakkında tutanak tutulmadı ve mahkemeye de çağrılmadılar. İfadeleri de alınmadı. Bu olayı kendi üzerlerinden atıp provokatörlere attılar. Ama sonra da meydana çıkıp, bu katillerin avukatlığını yaptılar. Bunların savunmalarına giri,p onlar için her yola başvurdular. Hatta bizim ailemize de adam gönderip bizi tehdit etiller.  Katilleri savunup onları haklı çıkarmaya çalıştılar. O zaman asıl provokatör bunlardır. Bu insanları sokağa döküp katliamlara neden olanlar yargılanmalıdır.Dosyalar farklı mecralara çekiliyor.”

“Devletin içindeki organlar davayı sulandırıyor”

Diyarbakır`da yargılanması gereken insanların İzmir`e nakledildiğini ve Devletin birkaç çete üyesine sahip çıkamayıp onları İzmir`e gönderdiğini ifade eden Börü, son olarak şunları söyledi: “Burada aciz olduklarını itiraf ediyorlar. Devlet ise, aciz olmadığını ve olaylara müdahale ettiğini ileri sürüyor. Ama birkaç çete üyesine nasıl diş geçiremiyorlar. Güvenlik açısından davayı gönderdiler. Devlet maalesef birkaç kişinin güvenliğini alamayacak kadar aciz durumdadır. Bununla beraber Cumhurbaşkanı onlara hiçbir olay yaptırmayacağını söylüyor. Seçim sürecinde polisin insanları koruyacağını dile getiriyor. Ama buna da inanmıyorum. Çünkü Kobani olaylarında bunu gördük. Suçlular sokağa döküldüğü halde, neden müdahale edilmedi? Cumhurbaşkanı ve Başbakan, kimse halkı tehdit edip gerginlik çıkaramaz diyorlar. Fakat 6-8 Ekim`de bu katillerin insanları öldürmelerine bir şey yapılmadı. Olayda yaralı olan insanlar, şahısları polise gösterdi ama onlar da yakalanmadı. Polis, Yargı ve derin devletin tamamı birleşmiş, bu dosyayı kapatmak ve geçiştirmek için çalışıyorlar. Biz buna karşıyız ve bu olayın hesabını soracağız.”

“Katiller bırakılırsa başka katliamlar olur”

6-8 Ekim olaylarında tutuklanan bir kişinin kendini cezaevinde göstererek serbest bırakıldığını hatırlatan Şehit Hasan Gökgöz`ün babası Mehmet Gökgöz ise şunları söyledi:

“Son günlerde 2 PKK`li de cezaevinde göründüğü halde dışarıda, başka kimliklerle gezerken yakalanmış. Acaba 6-8 Ekim davasında serbest bırakılan adam, sahte kimliklerle mi bırakıldı. Bunlar araştırılsın. Biz şüpheliyiz. HDP yöneticileri buna benzer oyunlar yapıyor. Serbest bırakılan 2 kişi sahte kimlikle dışarıdaymış. Demek ki diğerleri de dışarıda olabilirdi. Devlet araştırsın, içimiz rahat değil. Devlet sorumludur olacaklardan. Bugün suçluları bırakırlarsa, yarın başka katliamlar yaparlar. Devlet, suçluları İzmir`e götürdü. Biz nasıl gideceğiz oraya. Davanın oraya gitmesine ne gerek vardı. Devlet koruyamıyor mu bir kaç kişiyi? Bizim imkânımız yok oralara gitmeye.” (M.Sıddık Bilge/Ali Fidancı - İLKHA)





 

Bu haberler de ilginizi çekebilir