Diyanet-Sen Gaziantep Şube Başkanı Müslüm Göral, Demirtaş`ın Taksim`i Kâbe`ye benzetmesi ve zorunlu din dersinin kaldırılması gibi söylemlerinin, halkı Müslüman olan bir ülkenin gerçekleri ile alakalı olmayan söylemler olduğunu vurguladı.

Türkiye`de eğitim sisteminin durumunun içler acısı olduğunu belirten Göral, şu an ki mevcut eğitim sisteminin dahi halkın inancına cevap vermeyen ve halkımızın yapısı ile alakası olmayan bir eğitim sistem olmasına rağmen din düşmanlığı üzerinden bazı konuları gündeme getirmenin ülkeyi karıştırmaktan başka bir şey olmadığını söyledi.

“Şu anki eğitim sistemi halkın inancına cevap vermiyor”

Müslüman olan bir ülkede İmam Hatiplerin olmasının, din ve siyer derslerinin verilmesinin normal olduğunu belirten Göral, “Cumhuriyet kurulduğu tarihten bu yana yönetim ve söz söyleme hakkı sürekli azınlıkların elinde olmuştur. Ne yaparsak yapalım bu bir gerçektir. Ama her şey böyle geldi, böyle gidecektir diye bir kaide yoktur.” dedi.

İmam Hatiplerin kapatılması ve din dersinin kaldırılması gibi söylemleri gündeme getirmenin, bu ülkenin gerçekleri ile alakalı olmayan söylemler olduğunu belirten Göral, sözlerini şu şekilde devam ettirdi: Şu anki eğitim sistemi, halkın inancına cevap vermeyen ve halkımızın yapısı ile alakası olmayan bir eğitim sistemidir. Şu anda Avrupa ülkelerinin birçoğunda karma eğitimden vazgeçilmiş, kız ve erkek öğrencilere ayrı sınıflarda eğitim verilmektedir. Bu eğitim sisteminin de başarılı olduğu tespit edilmiştir. Bunların sürekli din düşmanlığı yaparak bazı konuları gündeme getirmeleri ülkeyi karıştırmaktan başka bir şey değildir. Zaten eğitim sistemimizin durumu içler acısı ve çok geri durumdayız.”

“Dinleri farklı ise Taksim onlar için kutsal olabilir”

Göral, Peygamberimizin ‘Üç mescid için yola çıkılır` hadisini hatırlatarak, bu üç mescidin Kâbe, Mescid-i Nebevi ve Müslümanların ilk kıblesi Mescid-i Aksa olduğunu söyledi.

Hiçbir yer ve mekânın Kâbe ile kıyaslanamayacağını vurgulayan Göral, “Bir yerin kutsal olabilmesi için bazı şartlar vardır. Eğer kendilerinin dini farklı bir din ise, inançları farklı bir inanç ise veya kendi ideolojileri kendileri için bir din ise Taksim meydanı kendileri için kutsal olabilir. Biz buna bir şey diyemeyiz. Hangi dine mensuplarsa, burası bizim için kutsal diyorlarsa, bunun ispatını yaparak desinler ki bizim dinimiz ve ideolojimiz budur. Bizim ideolojimize göre kutsaldır diyorlarsa, bunun ispatını yapsınlar. Ama biz Müslümanlar için Taksim`in bir kutsallığı yoktur. Fakat inançlarını açık bir şekilde dile getirsinler, halkımızı aldatmasınlar.” şeklinde konuştu.   (İbrahim Koçyiğit- İLKHA)