BİNGÖL - Bingöl  Baro Başkanı Av. Abdullah Alakuş, ‘Dünya Çocuk Hakları Günü’ münasebetiyle yayımladığı mesajda, “Bizler yemek sofralarımızda tıka basa yemeğimizi yerken, Somali ve diğer  Afrika ülkelerinde birçok çocuğun açlıkla burun buruna olduğuna ve birçoğunun açlıktan öldüğüne, hep beraber şahit olduk.”dedi.

Alakuş, “Bütün dünyada,  20 Kasım günü, Dünya Çocuk Hakları Günü olarak anılmaktadır. 20 Kasım 1989 tarihinde Birleşmiş Milletler Genel Kurulunda kabul edilen Çocuk Hakları Sözleşmesi tüm dünya çocuklarının insan hakları bildirgesi gibidir. Çocuk hakları sözleşmesinde; çocukların yaşama, gelişme, korunmaya ve katılıma ilişkin tüm haklarını hiç bir ayırım gözetmeksizin bütün çocuklara eşit olarak tanınması ilkesini getirmiştir.” diyerek sözleşmenin bir diğer önemli temel ilkesinin de çocuğun yüksek yararına öncelik verilmesi ilkesi olduğunu belirtti.

“Türkiye çocuk haklarını ciddi anlamda sınırlamıştır”
Türkiye,  çocuk hakları sözleşmesini 27 Ocak 1995 tarihinde imzaladığını belirten Alakuş, “ Ancak Türkiye bu sözleşmeyi imzalarken, çocukların eğitimi, ifade özgürlüğü, kendi kültürünü yaşatma ve kendi dilini özgürce kullanma haklarını içeren 17,29 ve 30. maddelere çekince koymuştur. Türkiye bu çekincelerle, çocuk haklarını ciddi anlamda sınırlamıştır. Biz  hükümeti, acilen bu çekince koyulan maddeleri derhal kabul etmeye davet ediyoruz.” ifadelerini kullandı.

“Dünyada mağdur milyonlarca çocuk bulunmaktadır”
Alakuş açıklamasına şöyle devam etti: “Bugün bütün dünyada, her türlü terör, işkence ve kötü muameleye maruz kalan, savaş ve silahlı çatışmalarda ölen, tecavüz ve işkenceye uğrayan, asker olarak kullanılan, göçe zorlanan, mülteci olan, boşanan anne ve babanın mağduru olan, açlık ve yoksulluk içinde milyonlarca çocuk bulunmaktadır.”

“Sofralarımızda tıka basa yemeğimizi yerken birçok çocuğun açlıktan ölüyor”
Özelikle bölgemizde ve orta doğuda yaşanan şiddet olaylarının ve savaşların ilk ve en önemli mağdurunun çocuklar olduğunu ifade eden Alakuş, “ Suriye’de, Mısır’da, Lübnan’da, Libya’da, Irak’ta ve Filistin’de yaşanan savaşlarda mağdur olan, ölen ve göç edenin çocuklar olduğunu gördük. Bizler yemek sofralarımızda tıka basa yemeğimizi yerken, Somali ve diğer  Afrika ülkelerinde birçok çocuğun açlıkla burun buruna olduğunu ve birçoğunun açlıktan öldüğüne, hep beraber şahit olduk.”  dedi.

Alakuş, herkesin kendi çocuğunun  üzerine titrediğini, saçının bir teline dahi zarar gelmesine katlanamadığını fakat, yanı başında ölen, zülüm gören, göçe zorlanan, işkence edilen çocukların dramına seyirci kaldığına dikkat çekti.

Son olarak Alakuş, Bingöl Barosu olarak gerek Türkiye’de ve gerekse de  dünyada, tüm çocukların, fiziksel, cinsel, sınıfsal, duygusal ve her türlü istismarlarının takipçisi olacaklarını, yaşam hakkını ihlal edenlerle karşı mücadele edeceklerini belirtti. (Nihat Kanat-İLKHA)