• DOLAR 32.449
  • EURO 34.49
  • ALTIN 2476.23
  • ...
Kayseri  kMM`de İç Güvenlik Sorunu ve Çözüm Süreci  konuşuldu
Google News'te Doğruhaber'e abone olun. 

KAYSERİ – Kocasinan belediyesi Meclis salonunda gerçekleşen Kayseri Küçük Millet Meclisi (KkMM) Kasım ayı toplantısına Yıldırım Beyazıt Üniversitesi Öğretim Üyesi Prof. Dr. Bilal Sambur ve Kayseri’de faaliyet gösteren Parti İl Başkanları, Dernek, Vakıf ve Sivil Toplum Kuruluşları  yöneticileri katıldı.

Toplantını açılış konuşmasını yapan Prof. Dr. Bilal Sambur, Türkiye’nin otuz yıldır düşük yoğunluklu bir savaşın içinde olduğunu belirterek, otuz yıllık savaş ve çatışma ortamının bıraktığı sosyal, siyasal, ekonomik ve psikolojik şartlar altında ülkeyi normalleştirmenin çok kolay olmadığını, çözüm sürecinin ülkenin her açıdan rehabilitasyonu için büyük bir fırsat sunduğunu söyledi.

Sambur konuşmasında, “Toplumda farklı kimlikler ve inançlar, birbirinin ötekisi haline getirildi. Bu negatif algılanmanın aksine, Kürt Türk’ün ötekisi olmadığı gibi, Alevi’de Sünni’nin ötekisi değildir. Başörtülü bir kişi, başı açık seküler yaşam tarzını benimsemiş bir kişinin hasmı değildir. Farklılıklarımız, bizi birbirimize öteki ve hasım yapmamaktadır. Ötekileştirme obsesyonu, insani ilişkilerimizi zehirlemekte ve bizi nefretlerine teslim olmuş tehlikeli varlıklara dönüştürmektedir. Toplumda hiç kimsenin bir diğerinin ötekisi olmadığını kavramalıyız.” İfadelerine yer verdi.

Toplantıda söz hakkı alan Kayseri Miraç Kültür Merkezi Onursal Başkanı Furkan Yılmaz Altunöz Türkiye’deki Güvenlik sorununda ve Devletin Çözüm sürecinde bölgeyi tanıyan, Mollaların desteğini alan ve bölgenin nabzını tutan Hür Dava Partisi’ni muhatap almadığına değinerek, “Güvenlik, İnsanlığın sorunu ile karşımıza çıkar. Yasalar güvenliği sağlamak için yapılır, ancak insanların ortaya koyduğu yasalar görsel bir tecrübeyi beraberinde getirmediği için, hep ağır taslak şeklinde ortaya çıkmıştır. En iyi yasa tecrübe sonucu yapılan yasalardır. Bu çerçeve içerisinde insanlığın ortaya çıkardığı kavgaları sonuçlandırma adına en iyi yasa ilahi yasadır. Türkiye’deki sorunlar şüphesiz ki Türkiye’de yaşayan halkların oluşturduğu sorunlar değildir. Türkiye cumhuriyeti kurulduğunda bu ülkede Şeyh Said isyanı olmuştur ve sonucunda Kürtlere karşı bir operasyon yapılmıştır. Dersim katliamı olmuştur, bir operasyon yapılmıştır, ama bu ülkede istiklal mahkemeleri kurularak bu ülkedeki Müslümanlara karşı dini bir hayat isteyen, İslami bir hayat isteyen insanlara karşı bir operasyon yapılıp, nice sarıklı insanlar şehirlerin meydanlarında asılmıştır.” İfadelerini kullandı.

“Devlet Hüda-Par’ı ciddi anlamda muhatap kabul etmesi gerekir”

Devletin Kürt sorunu için sadece PKK’yı muhatap aldığını belirten Altunöz, “Türkiye’deki Kürt sorunu için Devlet sadece PKK’yı Muhatap almaktadır. Eksiklik olduğunu düşünüyorum. Devlet, Bölgenin en güçlü görünmeyen yaygın Derneklerinden olan ve Siyasi Partiye dönüşen Hüda-Par’ı ciddi anlamda muhatap kabul etmesi gerekir. Devletin Hüda-Par’ı muhatap kabul etmesi, aslında Doğu ve Güneydoğuda bulunan Kürtlerin vicdanlarının sesi olarak ve çözüm sürecini kolaylaştıracağını düşünüyorum. Çünkü PKK bir noktada dış dünyanın ve egemen güçlerin, bu ülkedeki bir elidir. Ama yerel olarak ,halkın bağrından çıkan İslami bir duyarlılık sahibi, bölgeyi tanıyan, mollalarla birlikte iş birliği yapan ve bölgenin nabzını tutan bu partinin, Hükümet tarafından muhatap olarak kabul edilmesi, daha güzel günlerin yaşanmasına sebep olacağına inanıyorum.” İfadelerini kullandı.

Hür Dava Partisi Kayseri İl teşkilatı Başkanı Mahmut Sami Göktaş da yaptığı konuşmada,  Kemalizm’in 90 yılda getiremediği ahlaksızlığı, PKK’nın 20 Yılda getirdiğine ve PKK’nın Doğu ve Güneydoğudaki tek amacının İslam’ı o bölgeden silmek olduğunu dile  getirdi.

Göktaş, son Kobane olaylarında en çok mağdur olan kurum Hür Dava Partisi’dir

Göktaş konuşmasının devamında,  son Kobane olaylarında en çok mağdur olan kurum Hür dava partisi olduğunu belirterek, “Sadece Hüda-Par kurulduktan sonra değil, Hüda-Par kurulmadan önce  de Doğu ve Güneydoğuda dernek ve vakıflarımıza saldırılar yapılıyordu.Bugüne kadar yaklaşık üç yüzden fazla saldırı olmuştur, bu saldırıların hiç bir faili bulunmadı ve bu saldırılar hakkında hiçbir dosya açılmadı, adeta  bu saldırıların üzerleri örtüldü.Çözüm süreci için sadece HDP/PKK muhatap alındı. Akil insan heyeti bölgeye gittiğinde veya çözüm süreci adı altında bölgede yapılan çalışmalarda, orada bulunan bazı dernekler, vakıflar ve sivil toplum kuruluşları ile görüşüldü ama, Hüda-Par ve ona yakınlığıyla bilinen hiçbir Sivil Toplum Kuruluşları ile görüşülmedi.”dedi.

PKK’nın bölgede yapmak istediği tek şey İslam’ı o bölgeden silmektir.

Göktaş, son olarak “Doğu ve Güneydoğuda Ak parti binalarına yapılan saldırıların failleri 24 saat içerisinde bulunuyor ama,  nedense yapılan üç yüz saldırı hakkında hiçbir fail bulunmuyor. Bırakın binalarımıza yapılan saldırıları, ama şehit edilen kardeşlerimiz var ve hiç birisinin failleri bulunmadı.PKK’nın bölgede yapmak istediği tek şey, İslam’ı o bölgeden silmektir. Bunlar Kemalizmin doksan yılda yapamadığı ahlaksızlığı 20 yılda bölgeye getirdiler. Kürt halkı Müslüman bir halktır. Kürtlerin kendi dilini açıkça konuşmak, yazmak istemesi Kürtçülük değildir.” diyerek konuşmasına son verdi.                                                               
(Fatih Gültekin –İLKHA)


 

Bu haberler de ilginizi çekebilir